Burkulma mı Kırık mı? Ayırt Etme Yolları ve Acil Durumda Yapılması Gerekenler
Hayatın hızlı akışında, bazen hiç beklemediğimiz anlarda düşmeler, çarpmalar veya spor kazaları yaşayabiliriz. Böyle bir durum sonrası hissettiğimiz şiddetli ağrı, şişlik ve hareket kısıtlılığı akla hemen iki olasılığı getirir: burkulma mı kırık mı? Bu iki durum, belirtileri açısından birbirine benzese de, altında yatan hasar ve gerektirdiği acil durumda yapılması gerekenler birbirinden oldukça farklıdır. Doğru müdahale için bu ayrımı yapabilmek hayati önem taşır. Bu makalede, burkulma ve kırık farkını anlamak için belirtileri karşılaştıracak ve her iki durumda da uygulamanız gereken ilk yardım adımlarını detaylandıracağız.
Burkulma Nedir? Belirtileri Nelerdir?
Burkulma, eklemleri birbirine bağlayan bağların (ligamentlerin) aşırı gerilmesi veya yırtılması sonucunda ortaya çıkan bir yaralanmadır. Genellikle düşmeler, ani bükülmeler veya spor aktiviteleri sırasında meydana gelir. Wikipedia'ya göre burkulma, eklemlerin normal hareket sınırının ötesine zorlanmasıyla oluşur.
Burkulma Belirtileri:
- Ağrı: Genellikle yaralanma anında şiddetli olabilir, ancak kırık kadar sürekli keskin bir ağrı hissedilmeyebilir. Hareketle artar.
- Şişlik: Yaralı bölgede hızlıca şişlik oluşur.
- Morarma: Bağ dokusundaki hasara bağlı olarak birkaç saat veya gün içinde morarma görülebilir.
- Hareket Kısıtlılığı: Ağrı nedeniyle eklemi hareket ettirmekte zorlanma.
- Hafif Duyarlılık: Yaralı bölgeye dokunulduğunda hassasiyet.
Kırık Nedir? Belirtileri Nelerdir?
Kırık, kemiğin bütünlüğünün bozulması, yani kemikte meydana gelen çatlak veya tamamen ayrılma durumudur. Yüksek enerjili travmalar (trafik kazaları, yüksekten düşmeler) veya kemik zayıflığına (osteoporoz) bağlı düşük enerjili travmalar sonucu oluşabilir. Kırıklar hakkında Wikipedia, farklı kırık türleri ve mekanizmaları hakkında bilgi sunar.
Kırık Belirtileri:
- Şiddetli ve Kalıcı Ağrı: Genellikle burkulmaya göre çok daha keskin, dayanılmaz ve sürekli bir ağrıdır. Hareketle inanılmaz derecede artar.
- Deformite (Şekil Bozukluğu): Kemikte gözle görülür bir eğilme, kısalma veya anormal bir açı oluşumu.
- Anormal Hareketlilik: Normalde hareket etmemesi gereken bir noktadan kemiğin hareket etmesi.
- Morarma ve Şişlik: Kırık etrafında belirgin şişlik ve geniş alana yayılan morarma.
- Kemik Sesi: Kırılma anında veya hareket ettirme denemesinde duyulabilen 'çıt' veya 'kıtırtı' sesi.
- Açık Kırık Durumunda: Kemik ucunun deriyi delerek dışarı çıkması.
- Uyuşma veya Karıncalanma: Sinir hasarı oluşmuşsa görülebilir.
- Fonksiyon Kaybı: Yaralı uzvu kullanma veya ağırlık taşıma yeteneğinin tamamen kaybı.
Burkulma ve Kırığı Ayırt Etme Yolları: Detaylı Karşılaştırma
Bu iki durumu ayırt etmek bazen zor olsa da, aşağıdaki noktalar size yol gösterebilir:
- Ağrı Şiddeti: Kırıkta ağrı genellikle çok daha keskin, yoğun ve dayanılmazdır. Burkulmada ağrı şiddeti değişebilir ve hareket kısıtlılığı daha çok ağrıya bağlıdır.
- Deformite: Kırıkların en belirgin özelliklerinden biri, kemikteki şekil bozukluğudur. Burkulmalarda bu tür bir deformite görülmez, sadece şişlik olabilir.
- Anormal Hareketlilik: Kırık durumunda, kemik normalde eklem olmayan bir noktadan hareket edebilir. Burkulmada bu olmaz, eklem hareketleri ağrılı olsa da normal sınırlarda kalmaya çalışır.
- Ses: Kırık anında veya kırık bölge hareket ettirildiğinde kemik sürtünmesine bağlı 'çıtırtı' sesi duyulabilir. Burkulmada böyle bir ses genellikle olmaz.
- Destek Alma Yeteneği: Kırık olan bir uzuv (özellikle bacak veya ayak), genellikle üzerine basılamaz veya kullanılamaz. Şiddetli burkulmalarda da bu zor olabilir, ancak genellikle bir miktar destek alınabilir.
- Morarma ve Şişlik Hızı: Kırıkta morarma ve şişlik daha geniş bir alana yayılır ve bazen çok daha hızlı gelişir.
Acil Durumda Yapılması Gerekenler: İlk Yardım Adımları
Bir yaralanma sonrası burkulma mı kırık mı olduğundan emin olamıyorsanız, her zaman en kötü senaryo olan kırık olasılığına göre hareket etmelisiniz. Şüphe durumunda tıbbi yardım almak esastır.
Şüpheli Kırık Durumunda Yapılması Gerekenler:
- 112'yi Arayın: En önemli adım profesyonel sağlık ekibini çağırmaktır. Yaralıyı mümkün olduğunca az hareket ettirmeye çalışın.
- Yaralı Bölgeyi Sabitleyin (Atelleme): Kemiklerin daha fazla yerinden oynamasını önlemek için kırık şüphesi olan uzvu hareketsiz hale getirin. Bunun için sert bir cisim (tahta, rulo gazete) ve sargı bezi veya eşarp kullanabilirsiniz. Eklemi değil, kırık bölgesini çevreleyen iki eklemi de sabitlemeye çalışın.
- Açık Kırıkta Yara Bakımı: Kemik dışarı çıkmışsa, steril bir bezle üzerini örtün. Kemik ucunu içeri sokmaya çalışmayın.
- Soğuk Uygulama: Ağrı ve şişliği azaltmak için yaralı bölgeye buz torbası (bir beze sarılı olarak) uygulayın. Doğrudan cilde temas ettirmeyin.
- Nabız ve Duyuyu Kontrol Edin: Yaralı uzvun uç kısmında (parmaklar gibi) nabzın olup olmadığını ve duyu kaybı olup olmadığını kontrol edin.
Şüpheli Burkulma Durumunda Yapılması Gerekenler (RICE Prensibi):
Daha hafif burkulmalar için evde uygulayabileceğiniz etkili bir yöntem olan RICE prensibini unutmayın:
- R (Rest - Dinlenme): Yaralı uzvu hareket ettirmeyin ve üzerine yük bindirmeyin. Dinlenmek, iyileşme sürecinin hızlanmasına yardımcı olur.
- I (Ice - Buz Uygulaması): İlk 24-48 saat boyunca, her 2-3 saatte bir 15-20 dakika süreyle buz uygulayın. Buz, şişliği ve ağrıyı azaltır. Buza doğrudan temas etmemesi için bir bezle sarın.
- C (Compression - Baskı/Sargı): Şişliği kontrol altında tutmak ve destek sağlamak için elastik bir bandajla yaralı bölgeye hafifçe baskı uygulayın. Sargıyı çok sıkı yapmamaya dikkat edin, kan dolaşımını engellememelisiniz.
- E (Elevation - Yüksekte Tutma): Yaralı bölgeyi kalp seviyesinin üzerinde tutmak, şişliğin azalmasına yardımcı olur. Bir yastık kullanarak bu pozisyonu sağlayabilirsiniz.
Ne Zaman Doktora Gitmeli?
Eğer aşağıdaki durumlardan biri mevcutsa, mutlaka bir sağlık kuruluşuna başvurmalısınız:
- Yukarıda bahsedilen kırık belirtilerinden herhangi biri mevcutsa.
- Ağrı çok şiddetliyse ve dinlenmeyle, buz uygulamasıyla geçmiyorsa.
- Yaralı uzuv üzerine hiç basılamıyorsa veya hareket ettirilemiyorsa.
- Şişlik ve morarma hızla artıyorsa.
- Yaralı bölgede uyuşma, karıncalanma veya his kaybı varsa.
- Deformite (şekil bozukluğu) gözlemliyorsanız.
- İlk yardım uygulamalarına rağmen belirtilerde düzelme olmuyorsa veya kötüleşiyorsa.
Unutmayın, bu tür yaralanmalarla karşılaştığınızda en doğru teşhis ve tedavi için her zaman bir uzmana danışmak en güvenli yoldur. Erken ve doğru müdahale, iyileşme sürecini olumlu yönde etkiler ve olası komplikasyonların önüne geçer. Kendi kendinize teşhis koymaya çalışmak yerine, profesyonel yardım almaktan çekinmeyin.