İşteBuDoktor Logo İndir

Tükürük Bezi Kanseri: Kapsamlı Rehber – Belirtiler, Tanı ve Güncel Tedavi Yöntemleri

Tükürük Bezi Kanseri: Kapsamlı Rehber – Belirtiler, Tanı ve Güncel Tedavi Yöntemleri

Vücudumuzdaki önemli bezlerden olan tükürük bezleri, sindirim sistemimizin ilk adımı olan tükürük üretiminden sorumludur. Ancak ne yazık ki, bu bezlerde de kanser gelişebilir. Tükürük bezi kanseri, nadir görülen ancak ciddiye alınması gereken bir durumdur. Bu kapsamlı rehberde, tükürük bezi kanseri belirtileri nelerdir, doğru tanı yöntemleri nasıl konulur ve güncel tedavi yöntemleri hakkında bilmeniz gereken her şeyi doğal ve anlaşılır bir dille ele alacağız. Erken teşhisin önemi ve tedavi süreçleri hakkında değerli bilgiler sunarak, bu konuda farkındalığınızı artırmayı hedefliyoruz.

Tükürük Bezleri ve Fonksiyonları

İnsan vücudunda büyük ve küçük olmak üzere iki tip tükürük bezi bulunur. Büyük tükürük bezleri; kulak önünde yer alan parotis, çene altında yer alan submandibular ve dil altında yer alan sublingual bezlerdir. Bu bezler, besinlerin ıslatılması, sindirimin başlatılması ve ağız hijyeninin sağlanması gibi hayati görevleri olan tükürüğü üretirler. Küçük tükürük bezleri ise ağız ve boğazın çeşitli yerlerinde dağınık halde bulunur.

Tükürük Bezi Kanseri Nedir?

Tükürük bezi kanseri, tükürük bezlerinde kontrolsüz hücre büyümesiyle ortaya çıkan malign (kötü huylu) bir tümördür. Bu kanserler, bezin bulunduğu yere ve hücre tipine göre farklı özellikler gösterebilir.

Türleri

Tükürük bezi tümörlerinin büyük bir kısmı iyi huyludur (benign), ancak önemli bir kısmı kötü huylu (malign) olabilir. Malign tümörler arasında en sık görülenler mukoepidermoid karsinom, adenoid kistik karsinom ve adenokarsinomdur. Her bir türün kendine özgü büyüme hızı ve tedaviye yanıtı farklılık gösterebilir. Örneğin, mukoepidermoid karsinom genellikle en sık rastlanan tür olup, adenoid kistik karsinom sinirler boyunca yayılma eğiliminde olabilir.

Risk Faktörleri

Tükürük bezi kanserinin kesin nedenleri tam olarak bilinmese de, bazı risk faktörleri tanımlanmıştır. Bunlar arasında ileri yaş, baş ve boyun bölgesine geçmişte uygulanan radyasyon tedavisi, bazı kimyasallara maruz kalma (özellikle kauçuk ve ağaç işçiliği gibi mesleklerde) ve belirli genetik sendromlar yer alabilir. Sigara ve alkol tüketiminin doğrudan bir risk faktörü olduğu kanıtlanmamış olsa da, genel olarak ağız ve boğaz sağlığı üzerinde olumsuz etkileri olduğu bilinmektedir.

Tükürük Bezi Kanseri Belirtileri

Tükürük bezi kanserinin belirtileri, tümörün büyüklüğüne, yerine ve tipine göre değişiklik gösterebilir. Erken evrelerde fark edilmesi, başarılı tedavi için kritik öneme sahiptir.

Erken Belirtiler

  • Boyunda veya Çenede Ağrısız Şişlik: Genellikle kulak önünde, çene altında veya ağız içinde fark edilen, giderek büyüyen ve çoğu zaman ağrı yapmayan bir kitle en yaygın belirtidir.
  • Yüzde Uyuşma veya Karıncalanma: Tümörün yüz sinirlerine baskı yapması durumunda ortaya çıkabilir.
  • Tek Taraflı Ağız Köşesinde Sarkma: Yine yüz sinirlerinin etkilenmesiyle oluşabilir.

İlerlemiş Belirtiler

  • Yüz Felci: Tümörün yüz sinirlerine ciddi zarar vermesiyle yüzün bir tarafında kas güçsüzlüğü veya felç görülebilir.
  • Yutma Güçlüğü (Disfaji): Özellikle dil altı bezleri veya ağız içindeki küçük bezlerdeki tümörlerde yutkunmada zorluk yaşanabilir.
  • Ağız Açmada Zorluk: Tümörün çene eklemi veya çevresindeki kaslara baskı yapmasıyla çiğneme ve ağız açma kısıtlanabilir.
  • Ses Kısıklığı: Nadiren, tümörün gırtlak sinirlerine yayılması durumunda ortaya çıkabilir.
  • Ağrı: Genellikle ileri evrelerde, tümör büyüyüp çevre dokulara yayıldığında şiddetli ağrı hissedilebilir.

Tanı Yöntemleri

Doğru ve erken tanı, tükürük bezi kanserinde başarılı tedavi için hayati öneme sahiptir. Tanı süreci genellikle birkaç aşamadan oluşur.

Fizik Muayene ve Öykü Alma

Doktor, hastanın şikayetlerini dinler, tıbbi geçmişini alır ve baş-boyun bölgesini dikkatlice muayene eder. Şişliğin yeri, büyüklüğü, hareketliliği ve ağrılı olup olmadığı değerlendirilir. Bu ilk adım, tümörün varlığına dair önemli ipuçları sunar.

Görüntüleme Yöntemleri

  • Ultrasonografi (USG): Bezlerdeki kitlelerin boyutunu, yapısını ve sıvı içeriğini değerlendirmek için hızlı ve ağrısız bir yöntemdir.
  • Bilgisayarlı Tomografi (BT) ve Manyetik Rezonans (MR): Tümörün boyutu, komşu dokulara yayılımı ve lenf bezlerine sıçrayıp sıçramadığını ayrıntılı olarak gösterir. özellikle MR, yumuşak doku görüntülemesinde üstünlüğü sayesinde detaylı bilgi sağlar.
  • PET/BT (Pozitron Emisyon Tomografisi/Bilgisayarlı Tomografi): Kanser hücrelerinin vücuttaki metabolik aktivitesini göstererek, hastalığın evrelemesi ve uzak metastazların tespiti için kullanılabilir.

Biyopsi

Kesin tanı için tek yol biyopsidir. Biyopsi ile tümörden bir doku örneği alınarak patolojik incelemeye gönderilir.

  • İnce İğne Aspirasyon Biyopsisi (İİAB): En sık kullanılan yöntemdir. İnce bir iğne ile şişlikten hücre örneği alınır. Genellikle ultrason eşliğinde yapılır. Minimal invazivdir ve hızlı sonuç verir.
  • Açık Biyopsi (İnsizyonel veya Eksizyonel Biyopsi): İİAB ile yeterli tanı konulamayan veya tümörün yapısı hakkında daha fazla bilgiye ihtiyaç duyulan durumlarda, cerrahi olarak tümörün bir kısmı (insizyonel) veya tamamı (eksizyonel) çıkarılarak incelenir.

Tükürük Bezi Kanseri Tedavi Yöntemleri

Tükürük bezi kanseri tedavisinde multidisipliner bir yaklaşım benimsenir. Tedavi, kanserin tipine, evresine, hastanın genel sağlık durumuna ve tümörün konumuna göre kişiselleştirilir.

Cerrahi

Tükürük bezi kanserinin birincil ve en etkili tedavi yöntemi cerrahidir. Tümörün ve çevresindeki bir miktar sağlıklı dokunun çıkarılmasını içerir. Parotis bezindeki tümörler için parotidektomi (parotis bezinin çıkarılması), submandibular bezdeki tümörler için submandibulektomi gibi spesifik ameliyatlar uygulanır. Kanser lenf bezlerine yayılmışsa, boyun diseksiyonu adı verilen lenf bezlerinin çıkarılması da gerekebilir. Tükürük bezi kanserleri hakkında daha fazla bilgiye Wikipedia'dan ulaşabilirsiniz.

Radyoterapi

Yüksek enerjili ışınlar kullanılarak kanser hücrelerinin yok edilmesi veya büyümesinin durdurulmasıdır. Cerrahi sonrası, kanserin tekrarlama riskini azaltmak için adjuvan tedavi olarak veya ameliyat edilemeyen tümörlerde ana tedavi olarak uygulanabilir. Özellikle tümörün sinirlere yakın olduğu veya cerrahi sınırların pozitif olduğu durumlarda radyoterapi önemli bir rol oynar.

Kemoterapi

Kanser hücrelerini öldürmek için ilaçların kullanılmasıdır. Tükürük bezi kanserinde genellikle ileri evrelerde, uzak metastaz yapmış veya diğer tedavilere yanıt vermeyen tümörlerde tercih edilir. Tek başına etkili olmamakla birlikte, bazı durumlarda radyoterapi ile birlikte kullanılabilir.

Hedefe Yönelik Tedaviler ve İmmünoterapi

Bu yeni nesil tedaviler, kanser hücrelerinin büyümesini sağlayan spesifik molekülleri hedef alır veya vücudun bağışıklık sistemini kanserle savaşması için güçlendirir. Özellikle diğer tedavi seçeneklerinin başarısız olduğu durumlarda veya belirli genetik mutasyonlara sahip tümörlerde umut vadeden yaklaşımlardır. Bu tedaviler, hastanın genetik profilinin detaylı incelenmesini gerektirebilir ve kişiye özel bir tedavi planının parçası olabilir. Kanser tedavileri genelinde T.C. Sağlık Bakanlığı'nın bilgilerini inceleyebilirsiniz.

Tedavi Sonrası İzlem ve Yaşam Kalitesi

Tedavi sonrası düzenli takip randevuları, hastalığın tekrarlamasını erken evrede tespit etmek ve olası yan etkileri yönetmek açısından hayati öneme sahiptir. Hastalar, ilk birkaç yıl daha sık olmak üzere belirli aralıklarla fizik muayene ve görüntüleme testlerine tabi tutulur. Tedavinin yan etkileri arasında ağız kuruluğu, yutma güçlüğü, yüzde uyuşma veya asimetri olabilir. Bu yan etkilerle başa çıkmak için destekleyici tedaviler, fizyoterapi ve yaşam tarzı değişiklikleri önerilebilir. Erken teşhis ve uygun tedavi ile tükürük bezi kanseri hastalarının önemli bir kısmı uzun ve sağlıklı bir yaşam sürebilir.

Sonuç

Tükürük bezi kanseri, nadir görülse de ciddiye alınması gereken bir hastalıktır. Vücudunuzda fark ettiğiniz herhangi bir ağrısız şişlik veya diğer belirtiler karşısında zaman kaybetmeden bir uzmana başvurmak, erken tanı ve başarılı tedavi yöntemleri için altın anahtardır. Modern tıp, cerrahi, radyoterapi ve kemoterapinin yanı sıra hedefe yönelik ve immünoterapilerle bu hastalıkla mücadelede önemli ilerlemeler kaydetmiştir. Unutmayın, bilgi güçtür ve erken müdahale hayat kurtarır. Sağlıklı bir yaşam için düzenli kontrollerinizi ihmal etmeyin.

Son güncelleme:
Paylaş:

Kanser İçerikleri