İşteBuDoktor Logo İndir

Onkoplastik Cerrahi Teknikleri: Hangi Yöntem Hangi Hastaya Uygundur?

Onkoplastik Cerrahi Teknikleri: Hangi Yöntem Hangi Hastaya Uygundur?

Meme kanseri tedavisinde cerrahi, hastalığın seyrini belirleyen en kritik adımlardan biridir. Ancak günümüzde tedavi süreci sadece tümörü temizlemekle kalmıyor, aynı zamanda hastanın yaşam kalitesini ve psikolojisini de gözeten estetik kaygıları ön planda tutuyor. İşte tam bu noktada, Onkoplastik Cerrahi Teknikleri devreye giriyor. Bu yaklaşım, kanserli dokuyu tamamen çıkarmayı hedeflerken, memenin doğal görünümünü ve bütünlüğünü korumayı veya yeniden oluşturmayı amaçlar. Peki, bu teknikler nelerdir ve hangi yöntem hangi hastaya uygundur? Bu kapsamlı rehberde, onkoplastik cerrahinin inceliklerini, farklı tekniklerini ve doğru hasta seçimi kriterlerini detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.

Onkoplastik Cerrahi Nedir ve Neden Önemlidir?

Onkoplastik cerrahi, onkolojik prensiplerle estetik cerrahi tekniklerini birleştiren multidisipliner bir yaklaşımdır. Geleneksel meme koruyucu cerrahide (lumpektomi) büyük tümörlerin çıkarılması memede şekil bozukluklarına, asimetriye veya çöküntülere yol açabilirken, onkoplastik cerrahi bu potansiyel estetik sorunları en aza indirmeyi hedefler.

Geleneksel Cerrahiye Karşı Onkoplastik Yaklaşım

Geleneksel lumpektomi sonrasında memede kalan boşluk, iyileşme sürecinde büzülerek kozmetik olarak tatmin edici olmayan sonuçlar doğurabilir. Onkoplastik cerrahi ise, tümör çıkarıldıktan sonra memenin kendi dokularını kullanarak (örneğin, yağ dokusu veya glandüler doku kaydırılarak) boşluğu doldurur ve memeye daha doğal bir görünüm kazandırır. Bu sayede, hastalar hem onkolojik olarak temizlenmiş olur hem de memeleriyle barışık bir şekilde yaşamlarına devam edebilirler.

Onkoplastik Cerrahinin Temel Amaçları

  • Kanserli dokuyu tamamen temizleyerek onkolojik güvenliği sağlamak.
  • Meme şeklini ve simetrisini koruyarak veya iyileştirerek estetik memnuniyeti artırmak.
  • Hastanın psikolojik iyilik halini desteklemek ve tedavi sonrası yaşam kalitesini yükseltmek.
  • Geniş tümörlerde dahi meme koruyucu cerrahi seçeneklerini genişletmek.

Başlıca Onkoplastik Cerrahi Teknikleri ve Uygulama Alanları

Onkoplastik cerrahi teknikleri, temel olarak meme koruyucu cerrahi kapsamında uygulanan yeniden şekillendirme ve mastektomi sonrası rekonstrüksiyon olmak üzere iki ana kategoriye ayrılabilir.

Meme Koruyucu Onkoplastik Teknikler (Tümör Çıkarılması ve Şekillendirme)

Bu teknikler, kanserli doku çıkarılırken memenin kalan kısmının yeniden şekillendirilmesini içerir. Genellikle daha büyük tümörlerde veya memenin belirli bir bölgesinden çıkarılan doku miktarının fazla olduğu durumlarda tercih edilir.

  • Redüksiyon Mamoplasti Teknikleri: Özellikle büyük memelerde, tümörün çıkarılmasıyla oluşan boşluğu doldurmak için memenin diğer bölgelerinden doku kaydırılır ve meme küçültülerek yeniden şekillendirilir. Bu, aynı zamanda memenin genel boyutunu küçülterek hastaya ekstra bir estetik fayda sağlayabilir.
  • Lifting (Dikleştirme) Mamoplasti Teknikleri: Sarkık memelerde tümörün çıkarılması sonrası memenin kaldırılması ve yeniden konumlandırılması esasına dayanır. Meme başı ve areola kompleksi genellikle yukarı taşınır.
  • Lateral, Medial, Superior veya İnferior Pediküllü Teknikler: Tümörün yerleşimine göre, memenin farklı bölgelerinden (yan, orta, üst veya alt) sağlam meme dokusu, kan dolaşımı korunarak boşluğa doğru hareket ettirilir.

Mastektomi Sonrası Onkoplastik Rekonstrüksiyon Teknikleri

Mastektomi (memenin tamamen alınması) gerektiğinde, onkoplastik cerrahi memenin yeniden oluşturulması için çeşitli rekonstrüksiyon teknikleri sunar.

  • Protez Bazlı Rekonstrüksiyon: Silikon veya salin içerikli implantlar kullanılarak meme yeniden oluşturulur. Genellikle iki aşamalı bir süreçtir; ilk aşamada doku genişletici (ekspander) yerleştirilir, sonraki aşamada ise kalıcı protez takılır.
  • Otolog Doku Rekonstrüksiyonu (Kişinin Kendi Dokusuyla): Hastanın kendi vücudundan (karın, sırt, uyluk veya kalça gibi bölgelerden) alınan doku (yağ, deri ve kas içerebilir) kullanılarak meme oluşturulur. Bu yöntemler arasında en popüler olanlardan bazıları şunlardır:
    • DIEP Flep (Derin İnferior Epigastrik Perforatör Flep): Karın bölgesinden alınan deri ve yağ dokusu ile meme oluşturulur. Kas dokusu korunur, bu da karın bölgesinde daha az komplikasyon anlamına gelir.
    • LAT Flep (Latissimus Dorsi Flep): Sırt kasından alınan doku ile rekonstrüksiyon yapılır. Genellikle daha küçük veya orta boyutta memeler için uygundur.
    • SGAP/IGAP Flep (Superior/İnferior Gluteal Arter Perforatör Flep): Kalça bölgesinden alınan doku kullanılır.
    • TRAM Flep (Transverse Rectus Abdominis Myocutaneous Flep): Karın kasının bir kısmının da alındığı, eski ancak hala kullanılan bir yöntemdir.
    Bu yöntemler, memenin daha doğal bir his ve görünüm kazanmasını sağlar, ancak daha uzun ve karmaşık ameliyatlar gerektirebilir. Florence Nightingale Hastaneler Grubu'nun sağlık rehberi gibi kaynaklarda bu teknikler hakkında daha detaylı bilgilere ulaşabilirsiniz.

Hangi Yöntem Hangi Hastaya Uygundur? Hasta Seçimi Kriterleri

Onkoplastik cerrahi tekniklerinin seçimi, birçok faktöre bağlı olarak kişiye özel belirlenir. Bu kararda hem onkolojik gereklilikler hem de hastanın bireysel özellikleri ve beklentileri önemli rol oynar.

Tümörün Boyutu ve Yerleşimi

Küçük tümörlerde meme koruyucu onkoplastik teknikler daha kolay uygulanabilirken, büyük veya memenin birden fazla bölgesine yayılmış tümörlerde mastektomi ve ardından rekonstrüksiyon gerekebilir. Tümörün meme başı-areola kompleksine yakınlığı da seçimde etkilidir.

Meme Boyutu ve Şekli

Büyük memelerde redüksiyon mamoplasti teknikleri, hem tümör çıkarılması hem de estetik küçültme/dikleştirme avantajı sunarken, küçük memelerde ise daha minimal yeniden şekillendirme veya otolog doku transferi daha uygun olabilir.

Hastanın Genel Sağlık Durumu ve Beklentileri

Kronik hastalıklar, sigara kullanımı gibi faktörler iyileşme sürecini etkileyebilir. Hastanın beklentileri, ameliyat sonrası meme görünümü hakkında ne kadar gerçekçi olduğu ve olası riskleri anlama düzeyi de önemli bir kriterdir. Otolog doku rekonstrüksiyonu daha uzun bir iyileşme süreci ve farklı bir vücut bölgesinde iz bırakma potansiyeli taşırken, protez bazlı rekonstrüksiyon daha kısa sürede sonuç verebilir ancak proteze bağlı komplikasyon riskleri bulunur.

Radyoterapi İhtiyacı

Meme koruyucu cerrahi sonrası genellikle radyoterapi uygulanır. Eğer rekonstrüksiyon yapılacaksa, radyoterapinin implant veya flep üzerindeki potansiyel etkileri de göz önünde bulundurulmalıdır. Radyoterapi, implant etrafında kapsüler kontraktür riskini artırabilirken, otolog dokuların radyoterapiye tepkisi daha doğal olabilir.

Onkoplastik Cerrahinin Avantajları ve Potansiyel Riskleri

Avantajlar (Kozmetik, Psikolojik)

Onkoplastik cerrahi, onkolojik güvenliği sağlarken hastaların memelerinin görünümünden duyduğu memnuniyeti artırır. Bu durum, hastaların tedavi sonrası özgüvenlerini yeniden kazanmalarına, psikolojik olarak daha iyi hissetmelerine ve yaşam kalitelerinin yükselmesine yardımcı olur. Daha doğal bir meme görünümü ve simetrisi elde edilmesi, vücut imajı üzerindeki olumsuz etkileri azaltır.

Riskler ve Komplikasyonlar

Her cerrahi işlemde olduğu gibi, onkoplastik cerrahinin de bazı riskleri vardır. Bunlar enfeksiyon, kanama, yara iyileşme sorunları, meme asimetrisi, his kaybı, protez bazlı rekonstrüksiyonlarda kapsüler kontraktür veya flep bazlı rekonstrüksiyonlarda flep kaybı (doku ölümü) olabilir. Bu riskler, cerrahın deneyimi, hastanın genel sağlık durumu ve seçilen tekniğe göre değişkenlik gösterir.

Sonuç: Onkoplastik Cerrahiye Bütüncül Yaklaşım

Onkoplastik cerrahi, meme kanseri tedavisinde devrim niteliğinde bir yaklaşım sunmaktadır. Amacı, sadece hastalığı ortadan kaldırmak değil, aynı zamanda kadınların tedavi sonrası hayatlarına estetik ve psikolojik olarak güçlü bir şekilde devam etmelerini sağlamaktır. Doğru onkoplastik cerrahi teknikleri seçimi, tümörün özelliklerinden hastanın yaşam tarzına kadar birçok faktörü içeren kişiselleştirilmiş bir süreçtir. Bu nedenle, deneyimli bir meme cerrahı ve multidisipliner bir ekiple detaylı bir değerlendirme yaparak hangi yöntem hangi hastaya uygundur sorusuna en doğru cevabı bulmak hayati önem taşır. Unutulmamalıdır ki, başarılı bir onkoplastik cerrahi, hem onkolojik olarak güvenli hem de estetik olarak tatmin edici sonuçlar sunar.

Son güncelleme:
Paylaş:

Kanser İçerikleri