İşteBuDoktor Logo İndir

Subklavyen Arter Darlığı Belirtileri: Ne Zaman Tedaviye İhtiyaç Duyulur?

Subklavyen Arter Darlığı Belirtileri: Ne Zaman Tedaviye İhtiyaç Duyulur?

Vücudumuzdaki her damar, hayati fonksiyonlarımız için kritik öneme sahiptir. Kalpten çıkan ana atardamarlardan biri olan subklavyen arter de kollarımıza, omuriliğimize ve beynimize kan taşıyan önemli bir yapıdır. Ancak bu damarda meydana gelen daralmalar, yani subklavyen arter darlığı, göz ardı edilmemesi gereken ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu durum, özellikle kollarınızda hissettiğiniz ağrı, uyuşma veya güçsüzlük gibi subklavyen arter darlığı belirtileri ile kendini gösterebilir. Peki, bu belirtiler ne anlama gelir ve ne zaman tedaviye ihtiyaç duyulur? Bu yazımızda, subklavyen arter darlığını tüm yönleriyle ele alacak, belirtilerini, tanı yöntemlerini ve güncel tedavi seçeneklerini detaylandıracağız.

Subklavyen Arter Darlığı Nedir?

Subklavyen arter, vücudumuzun üst kısmında, köprücük kemiğinin altında yer alan ve her iki kola kan taşıyan büyük bir atardamardır. Ayrıca bu damardan ayrılan vertebral arterler de beyne giden kan akışının önemli bir kısmını sağlar. Subklavyen arter darlığı, işte bu damarın iç yüzeyinde, genellikle ateroskleroz (damar sertliği) nedeniyle plak birikmesi sonucu çapının daralması durumudur. Bu daralma, kola ve/veya beyne giden kan akışını kısıtlayarak çeşitli şikayetlere yol açabilir. Çoğu zaman yaşla birlikte artan kolesterol yüksekliği, diyabet, sigara kullanımı ve yüksek tansiyon gibi risk faktörleri darlığın oluşumunda büyük rol oynar.

Subklavyen Arter Darlığı Belirtileri Nelerdir?

Subklavyen arter darlığı, başlangıçta hiçbir belirti vermeyebilir veya belirtiler hafif seyredebilir. Ancak daralma ilerledikçe, kola ve beyne giden kan akışındaki azalmaya bağlı olarak belirgin semptomlar ortaya çıkar. En sık görülen subklavyen arter darlığı belirtileri şunlardır:

Kolda Ağrı ve Güçsüzlük

  • Egzersizle Tetiklenen Ağrı (Kladikasyo): Özellikle kol veya omuz egzersizi yaparken ortaya çıkan, dinlenmekle geçen ağrı, kramp veya yorgunluk hissi. Bu durum, bacak damar hastalıklarında görülen kladikasyoya benzer.
  • Uyuşma ve Karıncalanma: Etkilenen kolda his kaybı, uyuşma veya iğnelenme hissi yaşanabilir.
  • El ve Parmaklarda Soğukluk: Kan akışının azalması nedeniyle el ve parmaklar soğuk, soluk veya morarmış görünebilir. Nadiren, Raynaud fenomeni benzeri semptomlar ortaya çıkabilir.
  • Güçsüzlük: Kolu kaldırmakta veya güçlü kavrama hareketleri yaparken zorluk çekme.

Nörolojik Belirtiler (Subklavyen Çalma Sendromu)

Subklavyen arterdeki ciddi darlık, beynin arkasına kan taşıyan vertebral arterden kanın ters yöne, yani kola doğru “çalınmasına” neden olabilir. Bu duruma Subklavyen Çalma Sendromu denir ve beyne giden kan akışındaki bu azalma şu belirtilere yol açabilir:

  • Baş Dönmesi ve Vertigo: Özellikle kol egzersizi sırasında veya başın belirli pozisyonlarında ortaya çıkan dengesizlik hissi.
  • Senkop (Bayılma): Nadiren, beyne yeterli kan gitmemesi sonucu geçici bilinç kaybı yaşanabilir.
  • Geçici İskemik Atak (GİA) Benzeri Belirtiler: Konuşma bozuklukları, geçici görme kaybı, çift görme veya yüzün bir tarafında uyuşma gibi felç öncüsü olabilecek belirtiler görülebilir.

Diğer Belirtiler

  • İki Kol Arasında Kan Basıncı Farkı: Etkilenen kolda kan basıncı, diğer kola göre 20 mmHg veya daha fazla düşük olabilir. Bu, darlığın önemli bir göstergesidir.
  • Nabız Zayıflığı: Etkilenen kolda nabız zayıf hissedilebilir veya hiç alınamayabilir.

Tanı Yöntemleri: Darlığın Belirlenmesi

Subklavyen arter darlığı tanısı, detaylı bir fizik muayene ve çeşitli görüntüleme yöntemleriyle konulur. Doktorunuz, kollarınızdaki nabızları kontrol eder, tansiyonunuzu her iki kolunuzdan da ölçer ve farklılıkları değerlendirir. Ardından, aşağıdaki testlerden bir veya birkaçı istenebilir:

  • Doppler Ultrasonografi: Damarlardaki kan akışını ve darlığın derecesini değerlendirmek için hızlı, ağrısız ve non-invaziv bir yöntemdir.
  • Bilgisayarlı Tomografi (BT) Anjiyografi: Damarların detaylı görüntülerini oluşturarak darlığın yerini ve şiddetini gösterir.
  • Manyetik Rezonans (MR) Anjiyografi: BT anjiyografiye benzer şekilde, kontrast madde kullanarak damarların görüntülerini sağlar.
  • Konvansiyonel Anjiyografi: Genellikle tedavi öncesinde darlığı daha net değerlendirmek için kullanılan invaziv bir yöntemdir. Damar içine ince bir kateter yerleştirilerek kontrast madde verilir ve röntgen görüntüleri alınır.

Ne Zaman Tedaviye İhtiyaç Duyulur?

Subklavyen arter darlığı olan her hastanın hemen tedaviye ihtiyacı olmayabilir. Tedavi kararı, genellikle belirtilerin şiddetine, darlığın derecesine ve hastanın genel sağlık durumuna göre verilir. Uzmanlar, aşağıdaki durumlarda aktif tedaviye geçilmesini önermektedir:

  • Şiddetli Kol Belirtileri: Günlük yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyen, egzersizle artan veya dinlenmekle bile geçmeyen şiddetli kol ağrısı, güçsüzlük veya uyuşma varsa.
  • Nörolojik Belirtiler: Subklavyen çalma sendromu nedeniyle baş dönmesi, vertigo, bayılma veya GİA benzeri nörolojik semptomlar yaşanıyorsa. Bu durumlar, felç riskini artırabilir.
  • Mesleki veya Yaşam Tarzı Etkilenimi: Kol fonksiyonlarının mesleki performansı veya günlük aktiviteleri (örneğin araba kullanma) engellediği durumlarda.
  • İlaç Tedavisine Yanıtsızlık: Yaşam tarzı değişiklikleri ve ilaç tedavisine rağmen belirtilerde düzelme olmuyorsa.

Asemptomatik (belirtisiz) hastalarda genellikle düzenli takip ve risk faktörlerinin kontrolü yeterli olabilir. Ancak bu kararlar her zaman doktorunuzla birlikte alınmalıdır.

Tedavi Seçenekleri: Nasıl Bir Yol İzlenir?

Subklavyen arter darlığının tedavisi, darlığın şiddetine ve hastanın genel durumuna göre değişir. Başlıca tedavi seçenekleri şunlardır:

1. Medikal Tedavi ve Yaşam Tarzı Değişiklikleri

  • Risk Faktörlerinin Kontrolü: Sigarayı bırakmak, kolesterolü düşürmek, kan basıncını ve kan şekerini kontrol altında tutmak esastır.
  • İlaçlar: Kan sulandırıcılar (aspirin gibi), kolesterol düşürücüler (statinler) ve tansiyon ilaçları, darlığın ilerlemesini yavaşlatmak ve komplikasyon riskini azaltmak için kullanılabilir.

2. Minimal İnvaziv Yöntemler (Endovasküler Tedavi)

  • Anjiyoplasti ve Stent Uygulaması: En sık tercih edilen yöntemlerden biridir. Kasıktan veya koldan küçük bir kesiyle girilerek damara ince bir kateter ilerletilir. Daralmış bölgeye bir balon şişirilerek damar açılır (anjiyoplasti) ve genellikle damarın açık kalmasını sağlamak için bir stent yerleştirilir.

3. Cerrahi Tedavi

  • Bypass Ameliyatları: Endovasküler tedavinin uygun olmadığı veya başarısız olduğu durumlarda cerrahi bypass düşünülebilir. Bu ameliyatta, daralmış damar bölümünü atlayarak kan akışını yeniden sağlamak için bir başka damar veya yapay greft kullanılır.
  • Endarterektomi: Nadiren, damarın içindeki plak cerrahi olarak çıkarılabilir.

Sonuç

Subklavyen arter darlığı, kollarınızda hissettiğiniz ağrı, uyuşma veya beyne giden kan akışındaki azalmaya bağlı olarak baş dönmesi gibi önemli subklavyen arter darlığı belirtileri ile kendini gösterebilen bir durumdur. Bu belirtileri hafife almamak, erken tanı ve doğru tedavi için hayati önem taşır. Eğer yukarıda bahsedilen semptomlardan bir veya birkaçını yaşıyorsanız, mutlaka bir kalp damar cerrahı veya kardiyoloji uzmanına başvurmalısınız. Unutmayın, erken müdahale ile hem belirtilerinizi kontrol altına alabilir hem de olası ciddi komplikasyonların önüne geçebilirsiniz. Sağlıklı bir yaşam için damar sağlığınıza özen göstermek, atılacak en değerli adımlardan biridir.

Son güncelleme:
Paylaş:

Kanser İçerikleri