Glokomda Lazer Tedavisi: Kimler İçin Uygundur ve Süreç Nasıldır?
Göz içi basıncının yükselmesiyle optik sinirde hasara yol açabilen ciddi bir göz hastalığı olan glokom, halk arasında “göz tansiyonu” olarak bilinir. Erken teşhis ve doğru tedavi yöntemleriyle kontrol altına alınabilen bu hastalık, tedavi edilmediğinde kalıcı görme kaybına neden olabilir. Glokom tedavisinde genellikle göz damlaları ilk tercih olsa da, bazı durumlarda lazer tedavisi önemli bir alternatif veya tamamlayıcı yöntem olarak karşımıza çıkar. Peki, glokomda lazer tedavisi tam olarak nedir, kimler için uygundur ve süreç nasıldır?
Glokom Nedir ve Lazer Tedavisi Neden Gerekli Olabilir?
Glokom, göz içindeki sıvının (aköz hümör) dışarı atılımının bozulması sonucu göz içi basıncının artmasıyla karakterize bir hastalıktır. Yüksek göz içi basıncı, görme sinirine zarar vererek görüş alanında kayıplara yol açar. Genellikle sinsi ilerlediği ve başlangıçta belirti vermediği için düzenli göz kontrolleri büyük önem taşır. Detaylı bilgi için Wikipedia'daki glokom makalesini inceleyebilirsiniz. Göz damlalarıyla göz içi basıncı yeterince düşürülemediğinde, hastanın damla kullanmakta zorlandığı durumlarda veya belirli glokom tiplerinde lazer tedavisi devreye girebilir.
Glokomda Kullanılan Lazer Tedavisi Yöntemleri
Glokom tedavisinde kullanılan çeşitli lazer türleri, etki mekanizmalarına göre farklılık gösterir. En yaygın uygulanan lazer tedavileri şunlardır:
Seçici Lazer Trabeküloplasti (SLT)
SLT, açık açılı glokom tedavisinde kullanılan modern bir yöntemdir. Gözün drenaj sistemindeki (trabeküler ağ) pigmentli hücreleri hedef alarak çalışır. Lazer enerjisi, bu hücreleri ısıtmadan uyarır, böylece vücudun doğal iyileşme mekanizmalarını tetikleyerek sıvının drenajını artırır. Bu yöntem, göz damlası kullanımını azaltabilir veya tamamen ortadan kaldırabilir. SLT genellikle tekrarlanabilir ve göze kalıcı bir hasar vermez.
Argon Lazer Trabeküloplasti (ALT)
ALT de açık açılı glokomda kullanılan bir diğer lazer tedavisidir. SLT'ye benzer şekilde trabeküler ağı hedefler ancak daha yüksek enerji kullanır ve dokuda küçük yanıklar oluşturur. Bu yanıklar, drenaj sistemini açarak sıvı akışını artırır. SLT kadar seçici olmadığı için genellikle bir veya iki kez uygulanabilir; tekrarlanan uygulamalarda etkililiği azalabilir.
Lazer İridotomi (LPI)
LPI, kapalı açılı glokom veya dar açılı gözlerde, akut açı kapanması krizi riskini azaltmak için uygulanır. Bu yöntemde, iris (gözün renkli kısmı) üzerinde küçük bir delik açılarak göz içindeki sıvının ön ve arka kameralar arasındaki akışını kolaylaştırır. Böylece, göz içi basıncının aniden yükselmesini engeller ve açı kapanması riskini ortadan kaldırır. LPI genellikle profilaktik bir tedavidir ve kalıcı bir çözümdür.
Lazer Tedavisi Kimler İçin Uygundur?
Glokomda lazer tedavisi, her hasta için uygun olmayabilir. Uygunluk, glokomun türüne, evresine, hastanın genel sağlık durumuna ve diğer tedavi yöntemlerine verilen yanıta göre değişir. Genellikle şu durumlarda tercih edilebilir:
- Açık Açılı Glokomda: SLT ve ALT, özellikle ilk tedavi seçeneği olarak veya damlalara yanıt vermeyen ya da damla kullanmakta zorlanan hastalar için düşünülebilir.
- Dar Açılı veya Kapalı Açılı Glokomda: LPI, açı kapanması riski taşıyan veya akut açı kapanması krizi geçirmiş hastalarda önleyici veya tedavi edici olarak kullanılır.
- İlaçlara Karşı Toleranssızlık: Göz damlalarının yan etkilerini tolere edemeyen hastalarda.
- İlaç Uyumsuzluğu: Düzenli damla kullanmakta zorlanan hastalarda.
- Daha Invaziv Bir Ameliyattan Önce: Bazı durumlarda cerrahi öncesinde bir ara basamak olarak uygulanabilir.
Hangi lazer tedavisinin sizin için uygun olduğuna, göz doktorunuz detaylı muayene ve değerlendirmeler sonucunda karar verecektir.
Glokomda Lazer Tedavisi Süreci Nasıldır?
Lazer tedavisi genellikle ayakta tedavi prosedürü olarak yapılır ve kısa sürer.
Tedavi Öncesi Hazırlık
Tedavi öncesinde, göz doktorunuz gözünüzü detaylı bir şekilde muayene edecek, göz tansiyonunuzu ölçecek ve gerekirse bazı testler yapacaktır. İşlemden önce gözünüze uyuşturucu damlalar damlatılır. Bazı durumlarda, göz bebeğini küçültmek için ek damlalar da kullanılabilir.
Tedavi Sırasında
Hasta, bir mikroskop benzeri cihaza başını yaslar. Doktor, özel bir lens kullanarak lazer ışınlarını gözün ilgili bölgesine yönlendirir. İşlem sırasında hafif bir basınç veya parlak ışık hissi olabilir, ancak genellikle ağrısızdır. Birçok lazer tedavisi 5-15 dakika içinde tamamlanır.
Tedavi Sonrası Bakım ve Takip
İşlem sonrası görüşünüz kısa bir süre bulanık olabilir. Genellikle aynı gün evinize dönebilirsiniz. Doktorunuz, enfeksiyonu önlemek veya iltihabı azaltmak için size göz damlaları reçete edebilir. Tedavinin etkinliğini ve göz içi basıncınızı kontrol etmek için belirli aralıklarla kontrole gelmeniz gerekecektir. Lazer tedavisinin etkisinin tam olarak ortaya çıkması birkaç hafta sürebilir. İŞKUR gibi kurumlar sağlık hizmetleriyle doğrudan ilişkili olmasa da, genel sağlık politikaları hakkında bilgi sağlayabilir.
Lazer Tedavisinin Avantajları ve Potansiyel Riskleri
Lazer tedavisinin en önemli avantajı, ilaç kullanımına bağımlılığı azaltabilmesi ve hatta bazı durumlarda tamamen ortadan kaldırabilmesidir. Cerrahiye göre daha az invazivdir ve iyileşme süreci daha kısadır. Ancak her tıbbi işlemde olduğu gibi lazer tedavisinin de potansiyel riskleri vardır. Bunlar arasında geçici göz içi basıncı yükselmesi, iltihaplanma, ağrı veya bulanık görme sayılabilir. Nadiren de olsa, görme kaybı gibi daha ciddi komplikasyonlar görülebilir. Doktorunuz bu riskleri sizinle detaylı olarak paylaşacaktır.
Sonuç
Glokomda lazer tedavisi, göz içi basıncını düşürmek ve görme sinirinin korunmasına yardımcı olmak için etkili ve önemli bir seçenektir. SLT, ALT ve LPI gibi farklı yöntemler, glokomun türüne ve hastanın bireysel ihtiyaçlarına göre uygulanır. Tedavinin kimler için uygun olduğuna ve sürecin nasıl işleyeceğine dair en doğru bilgiyi, göz doktorunuzla yapacağınız detaylı bir görüşme ve muayene sonucunda edinebilirsiniz. Unutmayın, glokomda erken teşhis ve düzenli takip, kalıcı görme kaybını önlemenin anahtarıdır.