İşteBuDoktor Logo İndir

Glokom Ameliyatı Rehberi: Türleri, Süreci ve Bilmeniz Gereken Her Şey

Glokom Ameliyatı Rehberi: Türleri, Süreci ve Bilmeniz Gereken Her Şey

Göz sağlığımız, yaşam kalitemizi doğrudan etkileyen en değerli varlıklarımızdan biridir. Ne yazık ki, glokom gibi sinsi hastalıklar, erken teşhis edilmediğinde kalıcı görme kaybına yol açabilir. Glokom, halk arasında "göz tansiyonu" olarak bilinen, göz içindeki sıvı basıncının artması sonucu optik sinire zarar veren ilerleyici bir hastalıktır. İlaç tedavisine yanıt vermeyen veya hastalığı ilerleyen vakalarda glokom ameliyatı bir seçenek haline gelebilir. Bu kapsamlı rehberde, glokom ameliyatının türleri, operasyonun süreci ve bilmeniz gereken her şeyi adım adım inceleyeceğiz. Amacımız, bu kritik tedavi seçeneği hakkında aklınızdaki tüm soruları yanıtlamak ve karar verme sürecinizde size yol göstermektir.

Glokom Nedir ve Neden Ameliyat Gerekli Olur?

Glokom, göz içindeki sıvı basıncının (intraoküler basınç - İOP) yükselmesiyle optik sinire kalıcı hasar veren bir grup göz hastalığının genel adıdır. Optik sinir, gözden beyne görüntü sinyallerini taşıyan hayati bir yapıdır. Yüksek göz içi basıncı bu sinire zarar verdiğinde, görüş alanında kademeli kayıplar meydana gelir ve bu durum zamanla geri dönüşü olmayan körlüğe neden olabilir. Glokomun çeşitli türleri olsa da, hepsi optik siniri korumayı hedefler.

Glokom tedavisinde ilk adım genellikle göz damlaları veya ağızdan alınan ilaçlardır. Ancak bazı durumlarda bu tedaviler yeterli gelmeyebilir: göz içi basıncı kontrol altına alınamazsa, optik sinir hasarı ilerlemeye devam ederse veya hasta ilaçlara karşı intolerans geliştirirse, cerrahi müdahale gerekli hale gelir. Ameliyatın temel amacı, göz içi basıncını güvenli bir seviyeye düşürerek optik sinirin daha fazla zarar görmesini engellemektir.

Glokom Ameliyatı Türleri: Hangi Yöntem Sizin İçin Uygun?

Glokom tedavisinde kullanılan cerrahi yöntemler, hastanın durumuna, glokomun tipine ve şiddetine göre değişiklik gösterir. İşte başlıca glokom ameliyatı türleri:

Lazer Ameliyatları (Selektif Lazer Trabeküloplasti - SLT, Argon Lazer Trabeküloplasti - ALT)

Lazer ameliyatları genellikle ilk cerrahi seçenek olarak değerlendirilebilir. Bu yöntemlerde, gözün drenaj açısını iyileştirmek ve sıvı çıkışını artırmak için lazer enerjisi kullanılır. SLT, düşük enerjili lazer atımları ile trabeküler ağ üzerinde seçici bir etki yaratırken, ALT daha geniş bir alanı etkiler. Lazer ameliyatları, genellikle ayakta tedavi şeklinde uygulanır ve iyileşme süreleri kısadır. Ancak, etkileri geçici olabilir ve zamanla tekrarlanması gerekebilir.

Filtrasyon Cerrahisi (Trabekülektomi)

Trabekülektomi, açık açılı glokom tedavisinde en yaygın ve etkili cerrahi yöntemlerden biridir. Bu ameliyatta, gözün beyaz kısmında (sklera) küçük bir açıklık oluşturularak yeni bir drenaj yolu yaratılır. Bu yeni yol sayesinde göz içi sıvısı göz dışına, göz kapağının altında oluşan küçük bir baloncuk benzeri yapıya (bleb) akar ve buradan emilir. Bu sayede göz içi basıncı düşürülür. Trabekülektomi, genellikle lokal anestezi altında yapılır ve etkili sonuçlar verebilir ancak ameliyat sonrası bakım ve takip süreci diğer yöntemlere göre daha uzundur.

Drenaj İmplantları (Göz İçi Protezleri)

Bu yöntem, diğer ameliyatların başarısız olduğu veya karmaşık glokom vakalarında tercih edilir. Göz içine özel bir tüp (implant) yerleştirilir. Bu tüp, göz içi sıvısını gözün dış yüzeyine doğru yönlendirerek bir rezervuar görevi gören plakaya aktarır. Böylece göz içi basıncı kontrol altına alınır. Drenaj implantları, genellikle ileri seviye glokomu olan veya daha önce başarısız glokom cerrahisi geçirmiş hastalarda kullanılır.

Minimal İnvaziv Glokom Cerrahisi (MIGS)

MIGS yöntemleri, son yıllarda popülerleşen ve daha az invaziv olan yeni nesil cerrahi yaklaşımlardır. Bu yöntemler, genellikle katarakt ameliyatı ile aynı anda uygulanabilir ve daha küçük kesilerle göz içi basıncını düşürmeyi hedefler. MIGS cihazları ve teknikleri, gözün doğal drenaj sistemini iyileştirir veya yeni minyatür drenaj yolları oluşturur. Daha hızlı iyileşme, daha az komplikasyon riski ve yüksek güvenlik profili sunmaları nedeniyle erken ve orta evre glokom hastaları için uygun bir seçenek olabilir.

Glokom Ameliyatı Süreci: Adım Adım Neler Yaşanır?

Glokom ameliyatı kararı alındıktan sonra, süreç genellikle birkaç aşamadan oluşur:

Ameliyat Öncesi Hazırlık

Ameliyattan önce doktorunuz detaylı bir göz muayenesi yapar ve genel sağlık durumunuzu değerlendirir. Kan testleri, EKG gibi gerekli tetkikler istenir. Kullanmakta olduğunuz ilaçlar hakkında bilgi vermeniz önemlidir, zira bazı ilaçların (özellikle kan sulandırıcıların) ameliyattan önce kesilmesi gerekebilir. Doktorunuz, ameliyatın potansiyel risklerini, faydalarını ve iyileşme sürecini size detaylı bir şekilde açıklayacaktır. Bu aşamada aklınızdaki tüm soruları sormaktan çekinmeyin.

Ameliyat Günü

Ameliyat genellikle lokal anestezi altında yapılır, yani gözünüz uyuşturulur ve ameliyat sırasında uyanık olursunuz ancak ağrı hissetmezsiniz. Bazı durumlarda sedasyon (hafif sakinleştirici) da uygulanabilir. Ameliyat süresi, uygulanan yönteme göre değişmekle birlikte genellikle 30 dakika ile 1.5 saat arasında sürer. Cerrah, seçilen tekniğe göre göz üzerinde gerekli işlemleri yapar ve ameliyat sonunda göz bandajla kapatılır.

Ameliyat Sonrası İyileşme Dönemi

Ameliyat sonrası dönem, başarının anahtarıdır. Doktorunuzun önerdiği göz damlalarını düzenli olarak kullanmanız, göz içi basıncının kontrol altında tutulması ve enfeksiyon riskinin azaltılması için hayati önem taşır. İlk birkaç hafta boyunca gözde hafif rahatsızlık, batma veya bulanık görme yaşanabilir. Ağır kaldırmaktan, eğilmekten, gözü ovuşturmaktan ve zorlayıcı aktivitelerden kaçınmalısınız. Düzenli kontrollerle doktorunuz iyileşme sürecinizi yakından takip edecek ve size özel önerilerde bulunacaktır. T.C. Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü'nün glokom hakkındaki bilgilendirmeleri de bu süreçte faydalı olabilir.

Glokom Ameliyatının Olası Riskleri ve Komplikasyonları

Her cerrahi işlemde olduğu gibi, glokom ameliyatlarının da potansiyel riskleri ve komplikasyonları bulunmaktadır. Bunlar arasında enfeksiyon, kanama, göz içi basıncının çok düşmesi veya çok yükselmesi, katarakt gelişimi, görme değişiklikleri ve nadiren de olsa ameliyatın başarısız olması yer alabilir. Doktorunuz bu riskleri sizinle detaylı olarak görüşecektir. Önemli olan, herhangi bir olağan dışı belirti fark ettiğinizde derhal doktorunuza başvurmaktır.

Ameliyat Sonrası Yaşam Kalitesi ve Dikkat Edilmesi Gerekenler

Glokom ameliyatı sonrasında yaşam kaliteniz önemli ölçüde artabilir, çünkü göz içi basıncı kontrol altına alındığında hastalığın ilerlemesi yavaşlar veya durur. Ancak ameliyat, glokomu tamamen ortadan kaldırmaz; hastalığın yönetilmesine yardımcı olur. Bu nedenle, ameliyat sonrası düzenli göz kontrollerine devam etmek, doktorunuzun reçete ettiği damlaları ve ilaçları aksatmadan kullanmak hayati önem taşır. Sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürmek, dengeli beslenmek ve gözünüzü travmalardan korumak da uzun vadede göz sağlığınızı destekleyecektir.

Glokom ameliyatı, görme yetinizi korumak adına atılacak önemli bir adımdır. Karar verme sürecinde doktorunuzla açık iletişim kurmak, tüm sorularınızı sormak ve beklentilerinizi gerçekçi tutmak en doğrusudur. Unutmayın, erken teşhis ve uygun tedavi ile glokomun neden olduğu görme kaybının önüne geçmek mümkündür.

Son güncelleme:
Paylaş:

Kanser İçerikleri