Bazı insanlar denge problemlerini baş dönmesi olarak nitelendirirler. Çevrenin dönmediği bu denge bozukluğu bazen iç kulağa bağlı bir problemden dolayı ortaya çıkar. Bazı insanlar ise denge sağlamaktaki zorluklarını vertigo kelimesiyle açıklarlar. Bu kelime Latince "dönmek" fiilinden gelmektedir. Bu hastalar sıklıkla kendilerinin veya çevrenin döndüğünü söylerler. Vertigo bazen iç kulak probleminden kaynaklanabilir.
HAREKET HASTALIĞI VE DENİZ TUTMASI NEDİR?
Bazı insanlar uçağa bindiklerinde veya arabada bulantı hissederler, hatta bazen kusarlar. Bu duruma taşıt tutması denilir. Bir çok insan bu rahatsızlığı gemiye bindiği zaman çeker bu yüzden aynı olay olmasına rağmen buna deniz tutması denir. Deniz tutması sadece ufak bir rahatsızlıktır. Bunun dışında herhangi bir tıbbi bozukluğun ifadesi değildir. Ancak bazen yolcular bu rahatsızlıktan dolayı çok kısıtlanabilirler. Çok az bir kısmında da bu rahatsızlık yolculuk bitse dahi birkaç gün daha sürmektedir.
DENGE SİSTEMİNİN ANATOMİSİ
Baş dönmesi (Dizzines, vertigo) ve taşıt tutması denge sistemi ile ilgilidir. Denge sisteminin bir kısmındanda iç kulak sorumludur. Denge merkezinin amacı, vücudun uzay içinde nerede olduğunu, pozisyonunun yönü, hangi yönde hareket ettiği ve dönüyor mu yoksa sakin durumda mı olduğunu bildirir. Denge duygumuz sinir sisteminin aşağıda belirtilen bölümleri arasındaki kompleks ilişkilerle sağlanmaktadır.
İç kulak (aynı zamanda labirent adını da almaktadır.) hareketin yönünü yani dönüp dönmediğini, ileri veya geri, bir yandan diğer yana ve yukarı veya aşağıya doğru olduğunu belirler.
1) Gözler vücudun uzay içindeki yerini (baş aşağı vs.) ve hareketin yönünü belirler.
2) Eklemlerde ve omurgada bulunan basınç reseptörleri vücudun hangi parçasının aşağıda olduğunu ve neresinin yere değdiğini belirler.
3) Kaslardaki ve eklemlerdeki algılama reseptörleri vücudun hangi parçasının hareket ettiğini belirler.
4) Merkezi sinir sistemi (beyin ve omurilik) daha önceki dört sistemden gelen uyarıları işler ve sonuçta koordinasyonu sağlanmış bir algılama ortaya çıkar.
Taşıt tutmasının bulguları ve baş dönmesi, merkezi sinir sistemine diğer dört sistemden birbirine zıt mesajlar geldiğinde ortaya çıkmaktadır. Örnek olarak fırtınalı bir günde uçağa bindiğinizi düşünün ve uçağınız hava akımlarından dolayı sallanmaktadır. Fakat gözleriniz bu hareketi algılamamaktadır. Çünkü bütün gördüğünüz uçağın içidir. Bunun sonucunda beyniniz birbiriyle uyuşmayan mesajlar almaktadır. Sizi bundan dolayı uçak tutabilir. Veya bir arabanın arka koltuğunda oturmuş kitap okuduğunuzu düşünün. İç kulağınız ve deri reseptörleriniz yolculuğun hareketini algılayacaktır. Ancak gözleriniz sadece kitabı görecektir. Bu nedenle sizi taşıt tutabilir. Gerçek bir tıbbi örnek vermek gerekirse bir darbeden dolayı yalnızca bir taraftaki iç kulağınızın hasarlandığını düşünün. Hasarlı iç kulak normal iç kulakla aynı mesajları göndermez. Bu beyine dönme eylemiyle ilgili yanlış bilgi verir. Kişi vertigodan veya dönüyormuş hissinden şikayetçi olabilir. Bazen bulantı da görülür.
HANGİ TIBBİ RAHATSIZLIKLAR BAŞ DÖNMESİNE NEDEN OLUR?
1) Dolaşım: Dolaşım bozuklukları baş dönmesinin en sık nedenleri arasındadır. Eğer beyniniz yeterince kan almazsa başınız dönmeye başlar. Hemen hemen herkes yatarken aniden ayağa kalktığında birkaç defa hissetmiştir, ancak bazı insanlar sık veya kronik nedenlerden ötürü baş dönmesi şikayetlerinde bulunurlar. Bu arterioskleroz (damar sertliği) dan dolayı olur. Bu rahatsızlık çoğunlukla yüksek tansiyon hastalarında, şeker hastalarında ve kan yağları yüksek olanlarda görülür. Bazen de kalp fonksiyonları yetersiz olanlarda veya kansızlık şikayeti olanlarda rastlanır. Bazı ilaçlar özellikle nikotin ve kafein beyne giden kan akımını azaltır. Dietteki çok miktarda tuz da kan akımının azalmasına neden olur. Bazen dolaşımında strese, sinirlenmeye veya gerginliğe bağlı olarak bazı bozukluklar olabilir. Eğer iç, kulak yeterince kan alamazsa daha özel bir baş dönmesi durumu olan vertigo ortaya çıkar. İç kulak kan dolaşımındaki değişikliklere çok hassastır. Bu yüzden beyin için bahsedilen zayıf kan dolaşımı durumlarının hepsi iç kulak için de geçerlidir.
2) Yaralanma: Kafatasında meydana gelen, iç kulağı da zedeleyen bir kırık sonrasında aşırı,kısıtlayıcı bir vertigoyla birlikte bulantı ve işitme kaybı gelişir. Baş dönmesi birkaç hafta sürer. Bu süre içinde normal taraf yavaş yavaş karşı tarafın fonksiyonlarını üstlenir.
3) Enfeksiyon: Virüslerden örneğin soğuk algınlığına neden olanlar iç kulağı ve onun beyinle olan sinir bağlantılarını etkileyebilirler. Bu kötü bir vertigoya neden olurken işitme genellikle etkilenmez. Buna rağmen bakteriler sonucunda oluşan enfeksiyonlarda hem denge hemde işitme fonksiyonlarının bozulmasına neden olur. Baş dönmesinin şiddeti ve iyileşme zamanı kırıklarda olduğu gibidir.
4) Allerji: Bazı insanlar allerjik oldukları besinlerle veya havadaki parçacıklarla karşılaştıklarında baş dönmesi veya vertigo ile karşılaşabilirler.
5) Nörolojik hastalıklar: Multipl Skleroz, sifiliz, tümör gibi sinir sistemini etkileyen hastalıklar dengenin bozulmasına neden olur. Bunlar nadir nedenler olmasına rağmen doktorunuz muayene sırasında bunları da düşünecektir.
6) İç kulak vestibüler sistemdende kaynaklabilen baş-dönmeleride mevcuttur. Pozisyonel vertigo, Meniere hastalığı, iç kulak enfeksiyonlarındada baş-dönmesi olabilir.
DOKTOR BAŞ DÖNMESİ İÇİN NE YAPAR?
Doktorunuz baş dönmesini tarif etmenizi isteyecektir. Bunun bir göz kararması mı yoksa bir hareket hissi mi olduğunu, ne kadar sürdüğünü, işitme kaybı veya bulantı ve kusma olup olmadığını soracaktır. Hangi durumların baş dönmesi oluşturduğu da sorulabilir. Genel durumunuz, ilaç alıp almadığınız, kafa travması, son zamanlarda geçirilmiş bir enfeksiyon, ve kulağınızla, sinir sisteminizle ilgili birçok soruya cevap vermek durumunda olabilirsiniz. Doktorunuz kulağınızı, burnunuzu ve boğazınızı muayene ettikten sonra sinir sistemiyle ilgili bazı testler yapacaktır. İç kulak hem işitme hem de dengeyle ilgili olduğu için dengedeki bir bozukluk işitmeyi de etkileyecek veya bunun tersi olacaktır. Bu nedenle doktorunuz işitme testi (odiogram) isteyebilir. Bazı durumlarda kafatasınızın röntgenini, tomografisini veya manyetik rezonans ile görüntülenmesini veya iç kulağınızı uyarmak için kullanılan sıcak veya soğuk sudan sonra göz hareketlerinizi izleyecek bir test (elektronistagmografi - ENG) isteyebilir. Bazı durumlarda da kalbinizin değerlendirilmesini veya bazı kan testlerini önerebilir. Her hasta için her test gerekmemektedir. Doktorunuzun kararı hangi testlerin gerekli olduğunu belirleyecektir. Benzer olarak önerilen tedavi de konulan teşhis ile ilişkili olacaktır.
BAŞ DÖNMESİNİ AZALTMAK İÇİN NE YAPABİLİRİM?
1) Ani pozisyon değişikliklerinden kaçının. Örnek olarak yatar durumdan aniden ayağa kalkmayın veya bir taraftan diğerine ani olarak dönmeyin.
2) Aşırı kafa hareketlerinden (özellikle yukarı bakmak) veya hızlı baş hareketlerinden kaçının.
3) Dolaşımı bozacak (nikotin, kafein ve tuz) ürünlerinin kullanımını azaltın.
4) Baş dönmenize neden olan stresden, sinirlilikden uzak durun ve allerjiniz olan maddelere maruz kalmamaya çalışın.
5) Baş dönmeniz olduğunda araba kullanmak tehlikeli alet kullanmak veya merdiven tırmanmak gibi zarar verebilecek aktivitelerden uzak durun.
MENİERE HASTALIĞI
Tanı nasıl konulur?
Bir doktor ataklarınızın sıklığını, süresini, ciddiyetini ve karakterinin hikayesini değerlendirdikten sonra işitme kaybınızın süresini, değişip değişmediğini, çınlama veya dolgunluk hissinizin olup olmadığını, bunun tek veya çift taraflı olup olmadığını belirleyecektir. Size geçmişte frengi, kızamık veya diğer ciddi enfeksiyonları geçirip geçirmediğiniz, gözünüzde bir iltihap olup olmadığı, bağışıklık sisteminde bozukluk veya allerjinizin olup olmadığı veya geçmişte bir kulak ameliyatı geçirip geçirmediğiniz sorulabilir. Genel sağlığınız, şeker hastalığınız, tansiyonunuz, yüksek kolesterolünüz, guatrınızın, nörolojik veya duygusal problemlerinizin olup olmadığı da sorulabilir. Bazı durumlarda bu problemlere yönelik testler yapılabilir. Kulak ve baş boyunun diğer yapılarının fizik muayenesi ataklar haricinde normaldir.
Meniere hastalığında baş dönmesi ataklar halinde gelir. Bu arada kulakta işitme azlığı ve kulakta dolgunluk hissi olabilir. Bulantı-kusma şikayetleride eşlik edebilir. İşitme azlığıda seneler içinde dahada belirginleşebilir. İşitme testi olan Odiometrik muayene, etkilenen kulaktaki işitme kaybını gösterir. Denge fonksiyonunu değerlendirmek için ENG (elektronistagmografi) uygulanabilir. Bu karanlık bir odada yapılır. Kayıt elektrotları göze yakın yerleştirilir. Elektrodlardan çıkan kablolar kalp monitörüne benzeyen bir makineye bağlanır. Sıcak ve soğuk su, yada hava yavaşça her iki kulak kanalına uygulanır. Göz ve kulak, sinir sistemi sayesinde birlikte çalıştıkları için denge sistemi ölçümünde göz hareketlerinin ölçümü kullanılır. Hastaların yaklaşık %50 sinde etkilenen kulakta denge fonksiyonu azalmıştır. Denge sistemini değerlendirmek için rotasyon testi veya denge düzlemi gibi diğer denge testleri de uygulanabilir.
Uygulanabilecek diğer testler:
Elektrokokleografi (EcoG) bazı Meniere hastalarında iç kulaktaki artmış sıvı basıncını gösterebilir. İşitsel beyin kökü cevabı(ABR)işitme siniri ve beyin yollarının bilgisayarlı testidir.
BT (bilgisayarlı tomografi ) ve MRI (manyetik rezonans görüntülemesi) işitme ve denge siniri üzerinde meydana gelen tümörü belirlemek için gerekebilir. Bu tümörler nadirdir ancak Meniere'e benzer semptomlara sebep olurlar.
Doktor hangi tedavileri önerecektir?
Diet ve tedavi:Az tuzlu diyet ve bir diüretik (suyu vücuttan atılımını sağlayan ilaç ) Meniere hastalarında atak sıklığını azaltabilir. Diüretikten tam verim alabilmek için tuzu kısıtlamanız ve ilacınızı belirtildiği şekilde düzenli almanız çok önemlidir.
Yaşam biçimi:Kafein, sigara ve alkolden uzak durun! Düzenli uyuyun ve iyi beslenin. Fiziksel olarak aktif olun ama gereksiz yorgunluklardan kaçının. Meniere hastalığında stres, baş dönmesi ve kulak çınlamasına sebep olabilir. Stres den uzak durun.
Önlemler:Eğer uyarmaksızın baş dönmeniz olursa, araç kullanmayın çünkü araç kontrolündeki başarısızlığınız, siz ve diğerleri için tehlikeli olabilir. Güvenlik için yüzmeden, merdivenlerden, yapı iskelelerinden vazgeçmeniz gerekebilir.
Cerrahi ne zaman tavsiye edilir?
Eğer baş dönmesi atakları konservatif çözümlerle kontrol edilemiyorsa ve ataklar günlük işleri kısıtlıyorsa aşağıdaki cerrahi işlemlerden biri tavsiye edilebilir:
1) Endolenfatik şant (iç kulak sıvısının boşaltılması) veya dekompresyon (basıncın azaltılması) işlemi işitmeyi koruyan bir kulak ameliyatıdır. Vakaların 1/2-1/3’ünde baş dönmesi ataklarının kontrolu sağlanır. Ancak hiçbir hastada bu kontrol kalıcı değildir. Diğer işlemlere kıyasla daha kısa sürer.
2) Vestibüler nörektomi denge sinirinin iç kulağı terkedip beyine girdiği yerde kesilmesi işlemidir. Baş dönmesi atakların büyük bir kısmı bu ameliyatla tedavi edilebilir ve vakaların çoğunda işitme korunulur.
3) Labirentektomi ve işitme sinirinin kesilmesi : Bir tarafın iç kulağındaki işitme ve denge mekanizmalarının harap edilmesidir. Meniere hastasının etkilenmiş olduğu kulağı çok az duyuyorsa bu yöntem tercih edilebilir. Genellikle baş dönmesi atakları kontrol altına alınır.
Diğer ameliyatlar ve tedaviler de bazı durumlarda tavsiye edilebilir. Cerrahi tedavi gerekli görülüyorsa, cerrahınızla riskleri ve kazanacaklarınızı tartışmalısınız. Her ne kadar Meniere hastalığının tedavisi yoksa da hemen hemen her vakada baş dönmesi kontrol altına alınabilir.