“Güneş yanıkları ileri yaşta deri kanseri gelişim riskini arttırır”

Güneş ışınlarının ciltte lekelere, kırışıklıklara (yaşlanmaya) ve güneş yanıklarına sebep olabileceğini söyleyen Arıcı, “Özellikle bebeklik ve çocukluk dönemlerinde geçirilen güneş yanıkları, ileri yaşta deri kanseri gelişim riskini arttırır. Bu nedenle her yaşta güneş koruyucu kullanmak cildimizi korumak için çok önemlidir” dedi.

“Mavi ışığın cilde zararlı etkileri var”

Sadece güneşin yoğun olduğu mevsim ve saatlerde değil; gün ışığı varsa, hava bulutlu da olsa güneş koruyucu kullanmak gerektiğini belirten Arıcı, “Son yıllarda bilgisayar, tablet ve telefonlarla geçirilen sürenin artışına bağlı bu cihazlardan yayılan mavi ışığın da cilde zararlı etkileri olduğunu biliyoruz. Bu nedenle son dönemde üretilen güneş koruyucuların bazıları mavi ışık filtresi de içermektedir. Bu tip cihazlara yoğun olarak maruz kalan kişiler, ekran önünde oldukları sürece mavi ışık filtresi olan güneş koruyucuları tercih etmeliler” dedi.

“Güneş koruyucunun içeriği, yapısı ve cilt tipi önemlidir”

Güneş koruyucu seçiminde içeriğin, koruyucunun yapısının ve cilt tipinin önemli olduğunu vurgulayan Arıcı, “Yağlı ve karma ciltlerin özellikle yaz aylarında su bazlı, ince yapılı bir güneş koruyucu sürmesi yeterli olabilir ancak çok kuru cilt tipine sahip kişiler daha yoğun kıvamlı güneş koruyucular tercih etmeli ve ihtiyaca göre beraberinde nemlendirici de kullanmalıdırlar” ifadelerini kullandı.

“Renkli güneş koruyucuların koruyuculuklarının bir miktar daha fazla olduğu saptanmış”

Yapılan bazı çalışmalarda renkli güneş koruyucuların koruyuculuklarının bir miktar daha fazla olduğunun saptandığını ifade eden Arıcı, “Bu nedenle özellikle leke problemi yaşayan kişilerin bu tip güneş koruyucular tercih etmesini öneriyoruz ancak kişinin cildinde böyle bir problem yoksa renksiz güneş koruyucular da gayet yeterlidir” dedi.

“Cilt tipinin yanında dikkat edilmesi gereken 3 önemli unsur var”

Güneş koruyucu alırken cilt tipinin yanında dikkat edilmesi gereken önemli 3 unsurun olduğunu vurgulayan Arıcı, “Ürünün SPF (sun protection factor) denilen güneşten koruyucu faktörü, geniş spektrumlu olması ve içerdiği filtrenin tipidir. Genel olarak 30 SPF ve üzeri ürünler yeterlidir. Cildimize zararları olan 2 tip güneş ışını vardır. Bunlar ultraviyole A ve B’dir. UVA ciltte leke ve kırışıklıklara neden olurken, UVB güneş yanıklarından sorumludur. Hem UVA hem UVB’den koruyan güneş koruyucular geniş spektrumludur. İyi bir korunma için bu tip güneş koruyucular tercih edilmelidir. Güneş koruyucularda fiziksel (mineral) ve kimyasal filtreler bulunur. Fiziksel filtreli koruyucular ciltte bir tabaka oluşturarak ve ışığı yansıtarak cildi korur. Ciltten emilmezler. Hamileler, emziren anneler, çocuklar, hassas ve allerjik ciltli kişiler bu tip güneş koruyucuları tercih etmelidir. Kimyasal filtreli koruyucular güneş ışınlarını emerek az miktarda ısıya dönüştürürler. Ciltte tabaka oluşturmayan ince yapılı koruyuculardır. Sudan ve terden daha az etkilenirler. Güneş koruyucu alırken bu özelliklere göre seçim yapılmalıdır” ifadelerini kullandı.

“Faktörle koruyuculuk arasında doğrusal bir ilişki yoktur”

Faktörle koruyuculuk arasında doğrusal bir ilişkinin olmadığını belirten Arıcı, “Örneğin SPF 30 güneş koruyucular UVB’yi %97 oranında bloke ederken SPF 50 güneş koruyucular %98 oranında bloke eder. Dolayısıyla 30 faktör ve üzerindeki koruyucular her koşulda yeterlidir” dedi.

“6 aylıktan itibaren tüm bebek, çocuk ve yetişkinler güneş koruyucu kullanmalıdır”

Uzman Doktor Janset Erkul Arıcı, güneş koruyucu kullanırken nelere dikkat edilmesi gerektiği hakkında şöyle konuştu:

“6 aylıktan itibaren tüm bebek, çocuk ve yetişkinler güneş koruyucu kullanmalıdır. Güneş koruyucunun etkinliği kullanımıyla yakından ilişkilidir. Güneş koruyucular güneşe çıkmadan 20 dakika önce sürülüp gün içinde 2,5 saatte bir tekrarlanmalıdır. Yüz, kulaklar, eller, kollar ve dudaklar dahil güneşe maruz kalacak tüm cilt yüzeylerine uygulanmalıdır. Yüzdükten veya terledikten sonra mutlaka yenilenmelidir.”