İşte Bu Doktor İndir

Toz alerjisi, “mite” adı verilen toz akarlarına karşı gelişen bir alerjidir. Türkçede “mayt” olarak tabir edilen bu canlılar, gözle görülemeyecek kadar küçüktür. Bu canlılar ev ortamında bulunan tozların içinde, sıcak ve nemli alanlarda yaşarlar. İnsanlardan dökülen deri hücreleri ile beslenirler. Toz akarlarının bulunduğu ortamda, belirtileri soğuk algınlığına benzeyen toz alerjisi rahatsızlığı sıklıkla görülür. Her yaştaki insan grubunda rastlanabilir. Özellikle küçük çocuklarda sık karşılaşılan bir rahatsızlıktır. Toz alerjisinin oluşumunu önlemek için ev ortamında gerekli temizlik ve hijyen önlemlerinin alınması büyük bir önem taşır. Soğuk algınlığı belirtilerine ek olarak hırıltı, öksürük ve nefes darlığı gibi çeşitli semptomları bulunan toz alerjisi, yaşam alanlarını toz akarlarından koruyarak önlenebilir. Gerekli durumlarda ise ilaç tedavisine başvurulur. Hijyen tedbirleri alınmadığında kronikleşerek astıma neden olabilir.

Toz Alerjisi Semptomları Nelerdir?

Toz alerjisi, sıradan bir soğuk algınlığı, grip, nezle veya enfeksiyon ile karıştırılması olası belirtilere sahiptir. Ancak diğer hastalıklarda ortaya çıkabilen ateş, kusma ve ishal görülmez. Kısaca sıralamak gerekirse, toz akarı alerjisi belirtileri şunlardır:

  • Hapşırma
  • Öksürme
  • Burun akıntısı
  • Gözlerde kızarıklık ve sulanma
  • Nazal akıntı
  • Burun tıkanıklığı
  • Yüz ve baş ağrıları
  • Göz altlarında mavimsi morluklar

Hastanın yaşam alanı tozlardan arındırılmadığında ve yeterlik temizlik sağlanamadığında hastalık kronikleşerek ilerleyebilir. Bu durumda astıma dönüşebilir. Toz alerjisi kaynaklı astım hastalığının belirtileri daha şiddetlidir. Soğuk algınlığı belirtilerinden kolayca ayırt edilebilir. Eğer astıma neden olan bir toz alerjisi mevcutsa, hastada şu semptomlar görülür:

  • Nefes darlığı
  • Göğüs sıkışıklığı ve göğüste acı hissi
  • Nefes verirken horlama veya ıslık benzeri seslerin çıkması
  • Nefes darlığı, öksürük gibi nedenlerden dolayı uyuyamama
  • Soğuk algınlığı veya enfeksiyon sonrası artan öksürük ve hırıltı şikayetleri

 

 

Ne Zaman Doktora Başvurulmalıdır?

Belirtilerin soğuk algınlığına benziyor olması, toz alerjisinin saptanmasını geciktirebilir. Grip, nezle semptomlarına benzer şikayetlerin bir haftadan uzun sürmesi durumunda mutlaka doktora başvurulmalıdır. Ayrıca aşırı burun tıkanıklığı, geceleri uyuyamama, göğüsten gelen hırıltı gibi şikayetler olduğunda da doktora muayene olunması gerekir. Kısa süreli aktivitelerde çabuk yorulma, hırıltı nöbetleri, gittikçe artan nefes darlığı gibi durumlarda vakit kaybetmeden doktora başvurulmalıdır.

 

Toz Alerjisi Oluşumu Destekleyen Risk Faktörleri Nelerdir?

Diğer alerjik hastalıklarda olduğu gibi toz alerjisinde de genetik miras önemli bir rol oynar. Ailede astım, toz alerjisi veya alerjik rinit taşıyan bireylerin olması, gelecek nesillerde de alerji oluşumunu destekleyen önemli faktörlerdendir. Bunun yanında toz akarlarına aşırı maruz kalmak, alerji oluşumunu tetikler. Çocuklar ve gençler, kişisel hijyen konusunda yetişkinler kadar hassas değildir. Bu nedenle diğer enfeksiyonel hastalıklarda olduğu gibi toz alerjisine de daha açıktırlar. Çocukluk ve gençlik çağındaki bireylerin toz alerjisine yakalanmaması için yetişkinlerin ev hijyenine daha fazla önem vermesi gerekir.

 

Toz Alerjisi Teşhisi Nasıl Konur?

İlk olarak doktor, fiziksel muayene yapar. Hastanın şikayetlerini dinleyerek semptomları değerlendirir. Gerekli görürse bazı kan ve deri testlerinin yapılmasını talep eder. Deri testinde hastanın derisine lokal olarak belli bir miktarda şüphe duyulan alerjenden enjekte edilir. Derinin verdiği reaksiyonlar doktor tarafından değerlendirilir. Kızarıklık, şişme gibi komplikasyonlar oluşuyorsa hastanın bu alerjene duyarlı olduğu anlaşılır. Kan testinde ise hastadan alınan bir miktar kan, içine alerjen enjekte edilerek laboratuvara gönderilir. Laboratuvar sonucuna göre doktor teşhis koyabilir.

 

Toz Alerjisinden Korunmak İçin Hangi Önlemler Alınmalıdır?

Günlük hayatta ve yaşam alanlarında bazı hususlara dikkat edilerek toz alerjisinden korunmak mümkündür. Alerji semptomlarına sahip olan kişiler şu noktalara dikkat etmelidir:

  • Evcil hayvanların (kedi, köpek, kuş gibi) yatak odasına girmesine izin verilmemelidir. Alerji semptomlarının artması durumunda evcil hayvan beslemekten vazgeçilmelidir.
  • Çarşaf, nevresim, yatak, yastık seçimlerinde anti alerjik ürünler tercih edilebilir.
  • Toz akarları genellikle döşemelik ürünlerde saklanarak yaşar. Bu nedenle koltuk, yatak, halı, perde gibi eşyaların havalandırılmasına ve temiz tutulmasına büyük bir özen gösterilmesi gerekir.
  • Çok sık kullanılmayan ve açıkta bırakılan eşyalar toz tutar. Toz alerjisi olan bireyler evlerini gereksiz aksesuarlardan ve iç mekân bitkilerinden arındırmalıdır. Kitap, gazete gibi eşyalar, açık raflar yerine kapalı dolap içlerinde muhafaza edilerek toz oluşumu azaltılabilir.
  • Toz akarlarına elverişli bir yaşam alanı oluşturmamak için aktif yaşam alanlarının yüksek nem oranından korunması gerekir. Nem oluşumuna neden olan durumlardan kaçınmak ve yaşam alanını sık sık havalandırmak çözüm olabilir.
  • Ev içinde etkili bir havalandırma sistemi kullanıldığından emin olunmalıdır.
  • Kapalı mekanların zemini sıklıkla süpürülmeli; nevresim, çarşaf ve yastık kılıfları en az haftada 1 kere değiştirilmelidir.
  • Hastanın toz alerjisi semptomları şiddetliyse halı ve kilim kullanımını azaltmak da fayda sağlayabilir.

 

 

Toz Alerjisi Nasıl Tedavi Edilir?

Toz alerjisinin tedavisinde en önemli unsur toz akarlarından uzak durmaktır. Ancak, yaşam alanındaki toz akarlarını tamamen ortadan kaldırmak imkansızdır. Azalmayan semptomlar görüldüğünde ilaç tedavisi uygulanır. Doktor yönlendirmesi ile reçeteli veya reçetesiz bazı ilaçların kullanılması gerekebilir. Toz alerjisi tedavisinde kullanılan başlıca ilaçlar şunlardır:

  • Antihistaminik ilaçlar: Hap, burun spreyi veya likit olarak kullanılabilen türleri bulunur.
  • Nazal kortikosteroidler: Burun spreyi olarak kullanılır. Burun tıkanıklığı, akıntı, hapşırma gibi şikayetlerin giderilmesinde oldukça etkilidir. Alerji kaynaklı, burun içi şişlikleri giderir. Doktor önerisi doğrultusunda belli bir süre kullanılıp; bırakılmalıdır.
  • Lökotrien reseptör antagonistleri: Alerjenlerlerin etkisini kimyasal bir şekilde ortadan kaldırır.
  • Cromolyn sodyum: Bir çeşit burun spreyidir. Alerjenlerin kimyasal salınımını önler.

Bazı hastalarda bu ilaçlar kesin bir sonuç vermeyebilir. Şikayetlerin devam etmesi durumunda bazı uzun süreli tedavi yöntemlerine başvurulur. Bu tedaviler şu şekilde sıralanır:

  • Subkutan İmmünoterapi: Toz alerjisine karşı aşılama yönteminin kullanıldığı bir tedavi yöntemidir. Her dozda daha fazla alerjen hastaya enjekte edilerek uzun sürede hastanın bağışıklık kazanması ve semptomlarının giderek azalması hedeflenir. Bu tedavi 3 ile 5 yıl arasında sürebilir.
  • Dilaltı İmmünoterapi: Alerjenin dil altı tableti olarak hastaya belli dozlarda verildiği bir tedavi yöntemidir.