Tüm psikoterapilerin ortak bir amacı vardır: bireyin kişilik gelişimini olgunluk, yeterlilik ve kendini gerçekleştirme yönünde daha ileriye taşımak. Bu yolda kişide artan bir içgörü, kişiyi yetersiz kılan çatışmaların çözümlenmesi, kendini kabullenme, sorunlarla başa çıkmak için daha verimli tekniklerin öğrenilmesi, benlik yapısının yeterlilik ve güven boyutlarında güçlendirilmesi hedeflenir. Peki, modern psikoterapiler gerçekten işe yarıyor mu?
Terapi sonuç çalışmalarının ilki 1980’de Smith ve Glass tarafından başlatılmıştır. Yürütülen çalışmada tedavi edilenlerin edilmeyenlere göre %80 daha iyi oldukları görülmüştür. Ardından 1995 yılında psikolog Martin Seligman 4100 kişi ile yaptığı çalışmada son 3 yılda tedavi alanların;
a)tedavinin sorunlarına yardım etme becerisi,
b)aldıkları tedaviden ne kadar memnun oldukları,
c)tedaviden sonra genel duygudurumlarını karşılaştırmıştır. Çalışma sonucunda;
- Kişilerin %90’ı daha iyi hissettiğini bildirmiş,
- İlaç + psikoterapi ile yalnızca psikoterapi alanlar arasında bir farklılığa rastlanmamış,
- Hiçbir psikoterapi yöntemi diğerinden üstün bulunmamış,
- Psikolog, psikiyatrist ve sosyal çalışmacıların yürüttüğü tedavilerin, aile hekimleri ve evlilik danışmanlarından daha büyük oranda iyileşme sağladığı görülmüştür.
Son olarak Amerikan Psikoloji Birliği (APA) (2012) tarafından şu ana kadar yürütülen 50 psikoterapi etkililiği araştırması kapsamlı olarak değerlendirilmiş, değerlendirme sonucunda psikoterapinin sağlık hizmetlerine olan genel ihtiyacı azaltmaya yardımcı olan etkili bir yöntem olduğu ve uzun vadede sağlığı iyileştirdiği görülmüştür. Elde edilen sonuçlara göre;
- Psikoterapinin ortalama etkileri, birçok tıbbi tedavinin ürettiği etkilerden daha fazladır. Psikoterapi iş üretkenliğini artırır ve psikiyatrik yatışları azaltır.
- Psikoterapi, hastalara tedavi sürecinin yanı sıra yaşam becerilerini geliştirmeyi öğretir. Psikoterapinin sonuçları psikofarmakolojik tedavilere göre daha uzun sürelidir ve daha az zararlı yan etkilere yol açar.
Psikoterapiler işe yarıyor ise, psikolojik iyi oluşu nasıl sağlarlar?
Günümüzde psikolojik iyileşmenin hangi değişim süreçleriyle gerçekleştiği çok belirgin olmasa da bazı deneysel bulgular iyileşme süreci hakkında net veriler sunar. Örneğin Prochaska ve Norcross (1983) bütün psikoterapilerde geçerli olabilecek 5 temel değişim süreci olduğunu bulmuştur. Bunlar;
1.Bilinçlendirme : Temelde kişinin kendisi ve çevresi ile ilgili farkındalığını artırmak hedeflenir. Kişinin benlik algısı ve çevresi, toplumsal norm ve kurallar gibi konularda bilgi deneyiminin arttırılmasıdır.
2.Duygusal boşalım (katarsis): Terapi seanslarında kişi duygusal ketlenmelerinden kurtularak duygularını özgür bir şekilde yaşar ve ifade etme fırsatı bulur.
3.Seçim: Psikoterapi kişinin iç dünyasının yeniden düzenlenmesidir ve kişi bu düzenleme yolunda hem dış dünyadaki olaylar hem de iç dünyasındaki davranışlar arasında yeni seçimler yapar. Bu yüzden seçme ve seçim yapma,psikoterapide değişimi sağlayan önemli süreçlerden biridir.
4.Koşullu uyaranların değiştirilmesi: Davranışı yönlendirdiği veya şekillendirdiği düşünülen uyaranlara karşı kişinin tepki ve tutumları değiştirilir.
5.İzlerlik kontrolü:
Sorunlu davranışın hangi şartlarda tekrarlanıp tekrarlanmadığı belirlenir ve ardından davranış değiştirilir.
Kaynaklar
American Psychological Association. (2012). Research Shows Psychotherapy Is Effective But Underutilized [Press release]. https://www.apa.org/news/press/releases/2012/08/psychotherapy-effective
Prochaska, J. O., & Norcross, J. C. (1983). Contemporary psychotherapists: A national survey of characteristics, practices, orientations, and attitudes. Psychotherapy: Theory, Research & Practice, 20(2), 161–173. https://doi.org/10.1037/h0088487b
Seligman, M. E. P. (1995). The effectiveness of psychotherapy: The Consumer Reports study. American Psychologist, 50(12), 965 974. https://doi.org/10.1037/0003066X.50.12.965