İşte Bu Doktor İndir
Boyun bölgesindeki şişlikler Kulak Burun Boğaz pratiğinde sık karşılaşılaşılan bulgulardan biridir. Bu şişlikler hem erişkin hem de çocuklarda baş-boyun bölgesindeki basit bir enfeksiyon sonucu olabileceği gibi nadiren daha ciddi rahatsızlıkların bir belirtisi olabilir. Genel olarak bu şişlikler enfektif (mikrobik), konjenital (doğumsal) ya da tümöral nedenlerden kaynaklanabilir. Boyun bölgesinde boyutları 3-5 mm civarında olan yaklaşık 300 adet lenf nodu vardır ve normalde bunları elle hissetmek mümkün değildir. Enfeksiyon hastalıkları etkenleri direk olarak boyun bölgesindeki bu dokularda yerleşip lenf bezlerinde şişlik oluşturabilirler ya da burun, sinüsler, geniz, dişler ve diş eti, ağız içi mukozası, bademcikler, tükrük bezleri, ses telleri veya tiroid bezi gibi dokularda oluşan enfeksiyonlar boyundaki lenf bezlerini enfekte edebilirler. Enfeksiyon esnasında lenf nodları büyürler ve genel olarak bir cm’nin üzerindeki lenf nodları patolojik olarak kabul edilir. Bu tarz şişlikler genelde reaksiyoneldir, yani enfeksiyona cevap olarak savunma esnasında büyürler. Bunlar genellikle ağrılı olup, boyutları birkaç gün içinde kendiliğinden veya uygulanan tedaviye bağlı olarak küçülmeye başlar. Tamamen kaybolması 2-3 hafta sürebilir ve nadir de olsa ömür boyu o boyutta kalabilirler. Başta tüberküloz olmak üzere bazı enfeksiyon hastalıkları direkt olarak sadece lenf bezlerini tutabilir ve uygun tedaviye rağmen aylarca şişlik devam edebilir. Konjenital (doğumsal) nedenli boyun şişlikleri sıklıkla çocukluk çağında gözükmekle birlikte, genç yetişkin döneminde de ortaya çıkabilirler. Bunların bazıları doğumdan itibaren mevcuttur. Anne karnında embriyonik gelişim esnasında anormal formasyon sonucu ortaya çıkarlar. Bir kısmı üst solunum yolu enfeksiyonunu takiben belirginleşir. En sık olarak brankial kist, tiroglosal kist, hemanjiom, arteriovenöz malformasyonlar, dermoid ve epidermoid kist ile karşılaşılır. Bunlar iyi huyludur, ancak büyüdüklerinde bası yaparak çevre dokulara basınç uygulayabilir ya da enfekte olabilirler. Boyunda genellikle tedavisi mümkün iyi huylu tümör kitleleri olmakla birlikte kötü huylu kitleler de azımsanmıyacak kadar çok görülür. Boyundaki bütün dokulardan (lenf nodu, tükürük bezleri, tiroid bezi, kas, damarsal yapılar, sinirler… vb gibi) iyi veya kötü huylu tümörler gelişebilir. Boyunda uzun süredir mevcut iyi huylu bir tümörün zaman içinde kötü huylu bir tümöre dönüşebilme riskini ihmal etmemek gerekir. Genellikle kötü huylu kitleler hızlı, iyi huylular ise yavaş büyüme eğilimindedir. Yetişkinlerde geniz, ağız, ağız tabanı, dil, tükrük bezleri, tiorid bezi, burun-sinüsler, boğaz ve gırtlak bölgelerinde sıklıkla alkol ve sigara kullanımına bağlı gelişen kanserler görülür. Çocuklarda ise sıklıkla lenfoma, lösemi ve rabdomyosarkoma gibi çoğunlukla gerçek nedeni bilinmeyen kanserler görülebilir ki bunların orta ve ileri yaşlarda da görülebilme olasılığı da vardır. Kısa zamanda oluşan sebepsiz kilo kaybı, gece terlemesi, halsizlik, kan tükürme, iki haftayı geçen ses kısıklığı, nefes alıp verme ya da yutma güçlüğü yakınmaları olduğunda vakit kaybetmeden muayene olmak gerekir. Boyun bölgesindeki şişlik 2-3 haftadan daha uzun süre mevcut ve boyutu giderek büyüyor, ağrısı artıyor, sayısı çoğalıyorsa veya birbirine yapışık halde çok sayıda lenf bezi varsa mutlaka Kulak Burun Boğaz doktoruna danışılmalıdır. Prof. Dr. Mustafa KAZKAYASI