EMDR NEDİR ?

Bu içerik sizlere Psikolog Beyzanur Ceyhan’ın çalıştığı ekollerden biri olan EMDR ekolünü tanıtma ve randevu almanızı kolaylaştırma amaçlıdır.

EMDR, Francine Shapiro’nun geliştirdiği, göz hareketleri ile duyarsızlaştırma ve yeniden işleme anlamına gelen, rahatsız edici anı ve olayların rahatsızlık verme derecesini düşüren oldukça etkili bir terapi ekolüdür. Travmatik yaşam olayı sonrası kişilerde gelişen psikolojik semptomlar ve olayın anısı ile duyarsızlaştırma çalışılır.  Diğer bir değişle, yaşadığımız olayların verdiği rahatsız edici durumları anlamlandırarak etkisinden çıkmamızı sağlar. Bu psikoterapi çeşidini kullanırken zihnimizde yer alan anılara ait bazı bilgileri yeniden işleriz.

Bu terapi ekolü, yaşanan olay ve anıların verdiği rahatsızlığın nedeninin, olumsuz ve kötü olarak depolanmış hafıza ve anılar olduğunu belirten ve tedavide adaptif (uyumsal) bilgi işleme modelinin rehberliğinde bu kötü anıları değiştiren bir müdahale biçimidir. Yanlış inanışlar ve uyumsuz davranışlar bu depolanmış eski yaşantılarımızın anılarından kaynaklanır. Biz seanslarımızda bu temeli oluşturan hedef anılara ulaşırız ve bunları terapi ile işleyerek değiştiririz. Sonrasında daha uyumlu bir çözümü güçlendirmek için diğer yaşam tecrübelerimizin anıları ile birleştiririz. Bu sayede terapi ekolünün uygulanmasından önceki rahatsızlık veren anılar ve yaşam olayları artık rahatsızlık vermemeye başlar. Olumlu anılar ve düşünce biçimleri ile dengelenir.  Kişinin kendisine rahatsızlık veren durumun ve bu duruma neden olan geçmiş anıların rahatsızlık verme derecesinin düşürülmesi ile birlikte artık devam eden hayatına adapte olması kolaylaşır, dilediği şekilde keyifli hale gelir.

 

 

 

EMDR NE DEĞİLDİR ?

Bu ekolle birlikte ilerlediğimiz danışanlarımın bazılarından duyduğum cümleler var. Bunlar “Anıları mı temizliyoruz ? , Gözlerimle elinizi takip ederken bilinçaltıma mı iniyorsunuz ?, Bu hipnoz mu ?, Büyü gibi geldi, Anılarıma ait görüntüler çok hızlı değişti, bu mümkün mü ?” gibi endişe içeren cümleler olabiliyor. Sorular oldukça haklı yerlerden geliyor. Ancak EMDR terapisi hipnoz, büyü, bilinçaltı temizliği gibi durumlardan farklı, bilimsel temellere dayanan bir ekoldür.

Göz hareketlerini kullanarak seans içinde işlemeyi yaptığımız setlerde danışan psikoloğun elini gözüyle takip eder. Zaman zaman ‘kelebek pıtpıtları’ dediğimiz şekilde omuzlara ya da bedenin farklı noktalarına vuruşlarla ve buna benzer tekniklerle de anıyı işlemeyi yaparız. Aynı şekilde anıyı işlerken sesli uyarılardan da yararlanabiliriz. Amaç iki yönlü uyarım vermektir. Bu müdahalelerin kafa karıştırması oldukça normal. Ancak rahatsızlık verme derecesini asıl düşüren işlev de burada oluyor.

Anılarımız, duygularımız, düşüncelerimiz beynimizin sağ tarafında birikir. Sol tarafında ise konuşma işlevi vardır. EMDR’de amaç beynimizin sağ tarafı ve sol tarafı arasındaki geçişi sağlamaktır. Bu beynimizin kendisini otomatik olarak toparlama potansiyelidir. Zaman zaman bazı anılarda bu potansiyeli göstermekte zorlanır. Emdr ekolü ise bu potansiyeli hızlandırır. Anıları beynimizin sağ tarafından göz hareketleri, sağ-sol vuruşları veya sesli uyarımlar ile sol tarafına alır. Bu sırada danışan zihnini serbest bırakarak işleme esnasındaki geçişleri kısa cümlelerle psikoloğa ifade eder. Psikolog bu sırada elbette işlemeye eşlik eder. Ama diğer ekollerden farklı olarak danışan ve psikolog işlemeyi beynin hızında takip eder. Şaşırtıcı kısmı da burada olur. Bazen bu işleme çok rahatsızlık veren bir anı için çok hızlı gerçekleşir. Bazen birkaç seansta sürebilir. Bu oldukça normal. Ancak anı artık tamamen rahatsızlık vermeyene kadar işlemeye devam edilir.  Danışanı, şimdiye kadar zorlandığı konu artık rahatsız etmiyordur. Büyük bir rahatlama hissiyle bütün anıların rahatsızlık seviyesi düştüğü anda süreci tamamlarız. Böylelikle korkulu, kaygılı olarak depolanmış belleğimizin yerine; güvende ve güçlü olduğumuz, kendimizi koruyabileceğimiz, kendimize güvenebildiğimiz gibi, yeni bilgiler oluşturulur.

 

HANGİ KONULARDA EMDR KULLANILABİLİR ?

Panik bozukluğu, kaygı bozukluğu, depresyon, komplike yas, rahatsız edici anılar, fobiler, yeme bozuklukları, ağrı rahatsızlıkları (migren, fibromiyalji), bağımlılıklar, stres ile başa çıkma, performans kaygısı, kompleks travma, cinsel ve/veya fiziksel taciz, beden algısı bozuklukları, cinsel işlev bozuklukları, davranım bozuklukları ve özgüven sorunları gibi bir çok başlıkla çalışılır.

 

 

 

 

EMDR TERAPİSİNİN ETKİLİ OLDUĞUNU KANITLAYAN KAYNAKLAR NELERDİR ?

EMDR terapisi tüm dünyada kabul gören ve yaygın olarak kullanılan bir yöntemdir. Dünya üzerinde EMDR’nin etkinliğini kabul eden uluslararası sağlık kuruluşlarından en önemlileri aşağıdaki gibi sıralanabilir:

• Dünya Sağlık Örgütü (WHO, World Health Organization)
• Birleşik Krallık Sağlık Bakanlığı (United Kingdom Department of Health)
• Amerikan Psikiyatri Birliği (APA, American Psychiatric Association)
• Uluslararası Travmatik Stres Çalışmaları Birliği (International Society for Traumatic Stress Studies)
• Amerika Savaş Gazileri Bakanlığı (U.S. Department of Veterans Affairs)
• Amerika Savunma Bakanlığı (U. S. Department of Defense)
• Ulusal İsrail Akıl Sağlığı Kurulu (Israeli National Council for Mental Health)
• Türkiye Psikiyatri Derneği