Kitabın girişinde pozitif psikoterapi ile ilgili temel bilgiler verilerek okuyucu ile ilk kez bağ kuruluyor ve bağlanma başlıyor. Hikâyeler burada aralara serpiştirilerek ilk başta karşımıza çıkarılmış. Sonrasında bağlanma hikâyelerin işlevleri ve psikoterapide hikâye kullanımı konusu ile iyice pekiştirilmeye çalışılmış. Temel yetenekler anlatılırken bir ağacı toprağa bağlayan sağlam kökler gibi birincil yetenekler ile dünyaya geldiğimizde ebeveynlerimizden aldıklarımız ile tanışmamız ve sonrasında artık olgunlaşmaya doğru bu sağlam köklerin gücü ve iticiliği ile ikincil yeteneklerle kanatlanıp uçmaya başlamamız (kitap da tam böyle ifade edilmese de Kudret Eren Yavuz Kökler ve Kanatlar ile birleştirdim burayı) ben de burada kalandı. Sonrasında hikâyelerin psikoterapide ayna, model, aracı, depo, geleneği ve kültürü taşıması, regresyona(daha önceki gelişim devrelerine dönme), karşıt düşünceler ve bakış açısının değişimi işlevlerinden bahsedilmiş. Hikâyelerden ben de kalanlar Kendi Gözündeki Çomak, Bir Damda İki Mevsim ve Kirli Yuva isimli hikâyeler. Terapi yapmak ve terapist olmak için öncelikle kendi arka bahçemizi temizlememizle bağdaştırdığım Kendi Gözündeki Çomak hikayesinde olduğu gibi başkasının gözündeki çöpü görmeden önce kendi gözümüzdeki çomağı çıkarmamızın önemi anlatılarak kişilere fark ettirilmesi sağlanmış. Aynı şekilde Kirli Yuva isimli hikâyede de kişilerin kendi sorunlarını görmeden etraflarında problemi aramaları ile ilgili bir hikâye anlatılmış. Peseschkian ayrıca her hikâye ile birlikte kendi psikoterapi seanslarında o hikâyeyi hangi durumlarda ve nasıl kullandığından bahsetmiş; bu da hikâyelerin nasıl işlevsel kullanılacağı konusunda terapistlere bir yol gösterimi olmuş. Son olarak da okuyucunun yorumlaması için hikayeler vermiş ve bunları da terapistlerin kendi seanslarında nasıl kullanacakları ile ilgili yorumu kendilerine bırakmış. Hem yorumlama hem de bunları seanslarda uygulama için. Kitapta yapılan alıntılar adı üstünde doğuyu, doğunun kimliğinden, kültüründen, inanışlarından ve inanç unsurlarından seçilerek oluşturulmuş. Peki bunları okumak bana nasıl geldi? Ben de ne hissettirdi ve ne kaldı? Kitabı okuduktan sonra kendime baktım ben de ne kalmış diye. Öncelikle okuduğum hikayelerde bu toprağın bir parçası olarak kendimden bir şeyler bulmak, eski bir tanıdık i ile konuşmak gibi kendimi mutlu ve ait hissettirdi. Uzman parçam da seanslardaki eksiğini giderebileceği bir şeyler bulduğu için mutlu oldu.