Dissosiyatif Kimlik Bozukluğu
Film ve dizilere konu olmuş, çoğu insanın ilgisini çeken veya şaşırtıcı gelen bir rahatsızlıktan
bahsedeceğiz bu yazımızda. Dissosiyatif kimlik bozukluğu, diğer adı ile çoklu kişilik bozukluğu. Bu
rahatsızlığa sahip kişiler 1800’lü yıllardan önce ‘cadı, şeytan tarafından ele geçirilen, içine cin giren’
gibi tabirlerle anlatılıyordu. Çünkü bu kişiler tek bir kişi değillerdi, farklı özelliklere sahiplerdi. Ve bu
insanların anlamlandırabildiği en mantıklı yol olarak görülüyordu. Fakat araştırmalar sonrasında bu
durum açıklığa kavuştu. Bizler artık çoklu kişilik bozukluğunun nedeni biliyor ve tedavi edebiliyoruz.
Dissosiyatif Kimlik Bozukluğu Nedir?
Dissosiyasyon kelime anlamı ile ayrılma, kopma anlamına gelir. Dissosiyatif kimlik bozukluğuna sahip
bireyler ev sahibi (asıl kişilik) kişiliğin yanı sıra alter dediğimiz alt kişiliklere sahiptir. Bu kişilikler bazen
yeni bir kişi, bazen var olan kişiliğin devamı şeklinde görülür. Yani kişi tek bedende birkaç kişidir.
Genelde birden fazla alter kişilik görülür. Alter kişilikler yedi veya daha fazla sayıda olabilirler.
Dissosiyatif Kimlik Bozukluğu Neden Oluşur?
En bilinen nedeni çocukluk çağı travmalarıdır. Özellikle cinsel istismar travmasına sahip çocuklarda
görülmektedir. Çocukluk döneminde yaşanan ağır ameliyatlar, ölüm gibi acı kayıplar, aile içi şiddet
gibi travmalarda sebep olmaktadır. Dissosiyatif kimlik bozukluğu travma sonrası stres bozukluğu ile
ilişkilidir.
Belirtileri Nelerdir?
Bozukluğun belirtileri ergenlik öncesinde ortaya çıkmaktadır. Ergenlik dönemi en yoğun olarak
görüldüğü dönemdir.
Kişi iki ya da daha fazla kişiliğe sahiptir (alter kişilikler). Bu kişilikler farklı özellikler, yetenekler
barındırır (Bir kişilik harika bir şekilde resim çizebiliyorken, diğer kişilik bu konuda yetenekli
olmayabilir). Bazen farklı cinsiyette olabilirler. Genelde ev sahibi kişiliğe düşman bir kişilik
bulunur. Birbirini öldürmek isteyen kişilikler nedeni ile kişi kendini yaralayabilir veya intihara
meyillidir.
Kişilikler arası geçişlerde yaşanan durumlar hatırlanmayabilir. Bu nedenle kişi hafıza kayıpları,
sıradan olmayan unutkanlık/amnezi yaşar. Kişiler arası geçişler aniden olur ve belirgindir.
Genelde şizofreni ile karıştırılmaktadır. Bu noktada ayırıcı bir özellik bulunur. Şizofrenide
kişinin duyduğu sesler, sanrılar dışarıdan gelirken, dissosiyatif bozuklukta kişi bu sesleri içten
biri söylüyormuş gibi duyar.
Farklı özelliklere sahip alterler yüzünde kişiye OKB, yeme bozuklukları, depresyon, cinsel işlev
bozukluğu gibi tanılar konabilir. Fakat bu tanılara yönelik tedaviler etkili olmamaktadır.
Hasta derealizasyon ve depersonalizasyon (Kişinin kendine ve bedenine yabancılaşması)
yaşayabilmektedir.
Tedavisi Var Mıdır?
Dissosiyatif kimlik bozukluğunun etkili ve tek tedavisi psikoterapidir. Psikoterapide alter kişilikler ayrı
ayrı ele alınır ve her biri ile ayrı bir şekilde psikoterapi yürütülür. Alter kişilikler ortadan kaldırılır ve
kişi yaşama uyarlanır. Bunun yanı sıra depresyon, anksiyete gibi semptomlar için ilaç tedavisi
önerilebilir.