İşte Bu Doktor İndir

                                                 


                                                   DİŞ MACUNU İÇERİĞİNDE NELER VAR ?
                     Diş hekimlerinden en çok öneri istenen konulardan biri diş macunlarıdır. Ağız ve diş sağlığı
ürünleri arasında en çok kullanılan ürün olmasından dolayı tüketiciye hatırı sayılır miktarda seçenek
sunulmuştur. Peki bu seçenekler arasında biz doğru diş macununa nasıl mı ulaşacağız ? Gelin
detaylarıyla inceleyelim.
                     Her diş macunu içeriğinde bulunan bazı sabit ajanlar vardır. Diş macunlarını birbirinden ayıran
kısım ise “Terapötik ajanlar’’ dediğimiz kısımdır. Üretici firma diş macununun hangi özelliğini öne
çıkarmak istiyorsa o özelliğe ait terapötik ajanı macuna eklemektedir.

                    Bir diş macununda genel olarak bulunan maddeleri şöyle sıralayabiliriz.
                       -Aşındırıcılar
                       -Temizleyiciler (köpürtücüler)
                       -Nemlendiriciler
                       -Bağlayıcılar
                       -Aroma veren, tatlandırıcı ve renklendirici maddeler
                       -Koruyucular
                       -Su
                       -Terapötik ajanlar

  • Aşındırıcılar (%25-45)

Diş macunundaki esas işi yapan maddelerdir diyebiliriz. Plak kaldırarak, yüzeyel lekeleri
temizleyerek mekanik temizlik yaparlar. Çoğu aşındırıcı madde tebeşir veya silika tabanlıdır. Biz
aşındırıcıları kutu üzerinde şu isimlerle görürüz...Kalsiyum karbonat, dikalsiyum fosfat, sodyum
metafosfat(IMP), kalsiyum pirofosfat, magnezyum karbonat, silika, zirkonyum silika, alüminyum
trihidrat, kaolin, bentoit...

  •  Temizleyiciler (köpürtücüler) (%1-2)

Temizleyici maddeler köpürerek diş plağının ve diğer birikmiş maddelerin diş yüzeyine tutunmalarını
zorlaştırır ve bu şekilde onları çözerler. Başlıca temizleyici madde örnekleri ; sodyum lauril sülfat (SLS),
adinol, sodyum N-lauril sarkosinat, sodyum alkali sülfoasetat, cocomidopirol betain...
-SLS; tekrarlayan aftöz ülserlerle ilişkili olduğu ve ülser çıkma sıklığını arttırdığı bilimsel olarak
kanıtlanmıştır.

  •  Nemlendiriciler (%20-40)

Nemlendiriciler diş macunu havayla temas ettiğinde macunun sertleşmesini engeller ve macun içeriğindeki nemi muhafaza eder. Gliserin, sorbitol, mannitol, propilen glikol sıklıkla kullanılan nemlendiricilerdir. 

  • Bağlayıcılar (%1-2)

Bu maddeler saklama ve depolama sürecinde katı ve sıvı içeriklerin birbirine karışmasını
engellerler. Macun kıvamından sorumludurlar. Genelde selülozdan elde edilen maddelerdir.
Bunlar; ksantan sakızı, sodyum aljinat, karboksimetil selüloz...

  •  Aroma veren, tatlandırıcı ve renklendirici maddeler (%1-5)

Macun içerisindeki maddelerin tadını maskelerler ve hoş koku tat verirler. Nane, tarçın,
mentol aromalardan birkaçıdır. Titanyum dioksit ve klorofil en sık kullanılan iki

renklendiricidir. Çok nadir de olsa mukozal irritasyonların nedeni kullanılan bu tatlandırıcı
maddeler olabilir.

  •  Koruyucular (%0,5-0,05)

Diş macunu içerisindeki organik bağlayıcıların ve nemlendiricilerin üzerinde bakteri ve küf
oluşmasının önlerler. Formaldehit, diklorofen, etil paraben, sodyum benzoat, poliaminopropil
biguanid bazı koruyuculardır.

  •  Su ve Tamponlayıcılar

Su, macun içeriğinin %20-35 ini oluştururken, hidrate sodyum sülfat ve sitrat içerikte bulunan
tamponlayıcılardır.

  • Terapötik ajanlar

Diş macunlarını birbirinden ayıran tedavi edici önemli maddelerdir. Bu maddeleri çürük önleyici,
hassasiyet giderici, diş taşı oluşumunu azaltıcı, anti-plak özellikli, beyazlatıcı ve ağız kokusu giderici
olarak kategorize edebiliriz.

         Çürük önleyici ajanlar; Florür, glikozoksidaz, ksilitol, hidroksiapatit
         Hassasiyet giderici ajanlar; potasyum nitrat, potasyum klorit, stronsiyum klorür vs...
         Diş taşı oluşumunu azaltıcı ajanlar; pirofosfat...
         Anti-plak ajanlar;
         Beyazlatıcı ajanlar; sitratlar,peroksitler,pirofosfat, heksametafosfat
         Ağız kokusu giderici ajanlar; çinko,probiyotikler

                    Ülkemizdeki macunların çoğunda en çok bulunan terapötik ajanlar çürük önleyici ajanlardır. İlk sırada
kullandığımız ise “florür” dür. Flor ağız içerisinde çürüğe sebep olan bir takım olayları tamponlar ve
dişin yapısını daha dayanıklı hale getirir. Flordan sonra diş macunlarına en çok eklenen çürük önleyici
ajan ise ksilitoldür. Flor gibi dişi tamir etme özelliği yok ama çürük önleyici etkisi bilimsel olarak
kanıtlanmıştır. Bu iki ürün dışında gümüş, demir,sorbitol ve nanohidroksiapatit gibi ajanlar da
ekleniyor.
                    Diş minesinin yapısı hidroksi apatit denen bir moleküldür. Çürük ile yapısı bozulan mineyi
nanohidroksiapatit ile veya flor ile floroapatit oluşturarak tamir edebiliriz. Ancak floroapatit yapısı
hidroksiapatite göre çok daha sağlamdır. Bu yüzden yoğun diş çürüğü olanlar, çürüğe yatkın dişlere
sahip olanlar için flor içerikli macun en iyi seçenektir. Eğer çürük probleminiz yok ağız hijyeniniz iyi
durumda ise florürsüz, hidroksiapatitli diş macunlarını tercih edebilirsiniz.
                    Diğer popüler terapötik ajanımız ise beyazlatıcı ajanlardır. Eskiden beyazlatıcı macunların içeriği
mekanik aşındırıcılar ile doluydu. Bu macunlar dişin yüzeyini aşındırdığı için renklenmeyi giderirdi
ancak yeni leke oluşumuna ve hassasiyete sebep olurlardı. Yeni çıkan beyazlatıcı ajanlar içerisine artık
kimyasal ajanlar eklenmektedir. Bu ajanlar hem dış renklenmeyi giderip hem de dişin orjinal rengini de
açmaktadır. Yine de bu yeni macunlar dişleri hassasiyete daha yatkın hale getirmektedir. Bunu
önlemek için beyazlatıcı macunların seçiminde içeriğinde florür ve potasyum nitrat bulunmasını
önermekteyim
                   Son olarak yıllardır diş macunu içeriğinde bulunan ancak son dönemde yan etkileri tespit edilen bazı
ajanlara dikkat edebiliriz. Örneğin SLS-SLES, titanyum dioksit,paraben, sorbitol, sodyum benzoat...vb.
Ağız içinde kullandığımız bu ajanların mukozayı ne kadar etkilediğini ve ne kadarını yuttuğumuzu
bilemeyiz. Ama tüm bunlara rağmen tüm bu kimyasalların olmadığı bir diş macunu formülü maalesef
yok. Ama ne kadar az istenmeyen kimyasalları içerirse okadar doğru bir seçim olacaktır.Günümüzde
artık yenilikçi üretim artmış ve temiz içerikli ürünlere ulaşım kolaylaşmıştır.