DANIŞAN-PSİKOTERAPİ MOTİVASYONU
Psikoterapi desteği alan danışanların,psikoterapi süreçlerine karşın içsel ve dışsal
motivasyonlarının incelenmesi:
Psikoterapi; kişinin ruhsal rahatsızlıklarının temellerini bulup, belirtilerin sıklığı ve şiddetini
azaltma girişimlerinde bulunarak kişiye rahatsızlık veren durumları ortadan kaldırmaya
yönelik işletilen bir süreçtir. Psikoterapi sürecine başlama kararı alan danışan/hasta, kendi
işleyişinin bozulduğunu, süreç içersinde baş etme tekniklerinin yetersiz kaldığını, rutinlerinin
gerçekleşmediğini veya zorlayıcı olduğunu farkında olabilmektedir.Kişiye rahatsızlık veren
durumların psikoterapi yöntemleri ile azaltıması amacı,danışanda/hastada psikoterapi sürecine
karşın umut beslemesine,beklenti etkisine,motivasyonun artışına yol açabilmektedir.
Motivasyon;bireyi harekete geçiren kuvvet olarak tanımlanmaktadır.Bireyin içsel ve dışsal
motivasyonları mevcuttur.İnsanlar, değer verdikleri hedef yönünde veya dışsal baskılar ile
motive olabilirler.Motivasyon,insanın hedeflediği süreçleri başlatıp aynı zamanda devam
ettirmesini sağlamaktadır.Bireye dair içsel motivasyon;dışsal faktörler olmaksızın bireyin
kendi motivasyonunu sağlamasıdır.Dışsal herhangi bir ödüle karşılık gelmemekle
beraber,kişinin iç dünyası aracılığı ile var olmasıdır.İçsel motivasyonda bireyde soyut
kavramlar kuvvetlidir.Bazı gelişim psikologları, bebeklerin doğumuyla beraber çevreye olan
ilgilerini,meraklarını,ödül olmaksızın sergilediklerini gözlemlemişlerdir.
Dışsal motivasyon ise;bireyin ödüller ile motive olması şeklinde
adlandırılabilir.Para,not,şöhret,takdir edilmek veya kişiyi harekete geçirebilecek kuvvete
sahip tüm dışsal motive kaynakları olarak adlandırabiliriz.Özetle,dışsal motivasyon kişinin
içsel motivasyonundan ayrı olarak,gelecek ödüllere bağlıdır.Fakat, dışsal motivasyonda eğer
motive eden kaynak ortadan kalkar ise bireyin motivasyonu negatif yönde
etkilenecektir.Böyle bir durumda,birey motivasyon kaynağı bulamamış ve hedeflenen sürece
devamlılık göstememiş olacaktır.İçsel ve dışsal motivasyon kaynakları bireyin harekete
başlangıcı ve süreçteki sürekliliği için büyük önem taşımaktadır.
Psikoterapi sürecinde danışanların motivasyonları da hem içsel hem dışsal motivasyon tipleri
ile açıklanabilmektedir.Psikoterapi desteği almayı düşünen bireylerde içsel motivasyonu
inceleyecek olursak; birey halihazırda devam eden hayatında yaşadığı birçok olumsuzluk
veya olaylara karşı içsel motivasyonunu yitirmiş olabilir.Yitirmiş olduğu motivasyonu(
motivasyonsuzluğu), aslında geçmişte daha sağlıklı olan bireyin sağlıksız bir duruma doğru
gittiği yönünde düşünebiliriz.Birey,sürecin içinde belli aşamalarda içsel
motivasyonunu,savunma mekanizmalarını, baş etme becerilerini kullanmaya çalışmış fakat
başarısızlık ile sonuç almış olabilir.Bu durum da motivasyon düşüklüğüne sebebiyet
verebilir.Psikoterapi sürecini hedefleyen her birey, belirli hastalıklar veya bozukluklar sebebi
ile başvuruda bulunmayabilir.Bu noktayı motivasyon konusu içersinde inceleyeceğiz.
Motivasyonu, bireysel çabalarına rağmen düzelme sağlayamadığı problemleri karşısında
düşüş yaşayan bireyler, çözüm arama çabalarında, hayatlarına bakış açılarına, umut
besledikleri noktalarda çökkünlük yaşamaya başlayabilirler.Çevreleri tarafından psikoterapi
süreci önerilen danışan/hasta, dışsal motivasyon kaynakları ile psikoterapi desteğini kabul
edebilir.
VAKA ÖRNEĞİ;
Merkezimize,çift terapisi talebi ile başvuruda bulunan A.Y. ve N.Y çiftinin,psikoterapi kararı
öncesi,başvuru aşaması ve psikoterapi sürecindeki motivasyonları anlatılmıştır.
A.Y ve N.Y. çifti, toplamda 12 yıllık bir birlikteliğe sahiptirler.12 yıllık birlikteliğin içersinde
9 yıldır evli ve 1 çocuk sahibi olan çift; A.Y.’nin boşanma isteği üzerine eşinin araştırmaları
sonucunda psikoterapi sürecine başvuruda bulunup, bireysel istekleri, anlaşmazlıkları, anlayış
ve empati kavramları hakkında destek almak istediklerini bildirmişlerdir.A.Y.’nin 21 yıldır
panik bozukluk sebebi ile psikoterapi ve ilaç desteği aldığı bildirilmiştir.Eşi N.Y.’nin
herhangi bir psikiyatri tanısı olmadığı belirtilmiştir.A.Y.’nin psikoterapi süreci
öncesinde,evlilikleri için motivasyonunun,isteğinin kalmadığını ve bu sebeple boşanma
kararına yatkınlık gösterdiğini, eşi N.Y.’nin ise evliliklerini hem çocuğu için hem de A.Y’nin
bazı özelliklerini takdir ettiği için evli kalmak isteği paylaşılmıştır.A.Y. psikoterapi sürecine
eşinin isteği üzerine başladığını,boşanma kararının kesin olmadığını ama düşündüğünü
belirtmiştir.
A.Y’nin içsel motivasyonunun psikoterapi kararı öncesinde bulunmadığı, evliliklerinin
başından beri tamamen eşinin onay vereceği davranışları sergilediğini,kendini tanımaya fırsat
verilmediğini,eşinin tarafından davranışları onaylandıkça yıllarca mutlu olmaya çalıştığını
fakat artık fedakarlıklarının karşılık bulmaması sebebi ile dışsal motivasyonunun da işe
yaramayışından bahsetmiştir.A.Y. psikoterapi başvuru sürecinde eşi tarafından ikna edilmeye
çalışılırken eşi N.Y.’den bir hediye alır.Dışsal motivasyonu artan A.Y. sonuç olarak içsel
motivasyonunu yitirdiği evliliğine karşın motive olup psikoterapi desteğine onay verir.N.Y.
‘nin içsel motivasyonları arasında, karşısındaki kişiyi tanıması, tanıdığı için birşeylerii daha
kolay düzeltebilecekleri yönündeki umudu vardır.Dışsal motivasyon kaynakları arasında ise
çevresi tarafından ‘’boşanmış olmamak’’ şartının arandığı bir meslek dalına mensup
olmasıdır.A.Y. ve N.Y. çifti psikoterapi sürecine başvururken, çiftin hedefleri sorulduğunda,
‘’anlaşılmak ve tek taraflı karar vermekten kaçınmak’’ cevabını aldık.
Çifte, süreç ve hedefler hakkında psikoeğitim kapsamında bilgilendirilmeleri verilirken, içsel
motivasyonlarının umut olduğu,dışsal motivasyonlarının da bu umuttan da beslenerek
birbirlerine karşı uygulamalar içersinde olmaları görülmüştür.Boşanma kararına yatkın olan
A.Y. psikoterapi sürecinde psikoeğitim anlarında birçok soruyu eşine de yönelterek empati
kurmasını istemiş,eşi bu talebe başta cevap verememiştir.Dışsal motivasyonu boşanma kararı
yatkınlığını bildiği eşi tarafından neredeyse yok edilen N.Y. ‘’sen ne yaparsak yapalım
sonucunda hep boşanmak isteyeceksin değil mi? ‘’ , ‘’burada birçok şeyin çözümü var ama
sen sadece boşanma hedefindeysen sonuç hep ona mı çıkacak?’’ şeklinde sorular
yöneltmiştir.A.Y. ise,’’ boşanmakta tamamen kararlı olsam, beni tutan herhangi bir duygu
olmasa burada hiç bulunmam’’ cevabını vererek içsel motivasyonunu bize yansıtmıştır.Süreç
devam ederken, gerçekten boşanma isteğinin sebeplerinden ziyade eşine dışsal motivasyon
sağlamaya çalışan N.Y. eşi A.Y.’ ye aldığı hediye olan aracı satıp, A.Y.’nin daha çok istediği
0 başka bir otomobil almıştır.Bu süreçte problemlerden biri olan anlaşılmamak hakkında
verilen ödevlerde içsel motivasyonu kendi sağladığı dışsal motivasyonlar karşılığında artan
N.Y. seans esnasında yıllarca eşinin yaptığı fedakarlıkların karşılığında kendi sunduğu
olanaklardan örnekler vermeye başlamıştır.Süreci devam eden çift 6 yaşındaki çocuğu
üzerinden bir tartışma yaşamıştır.Tartışma esnasında verilen ödevi uygulamaya çalışan
boşanma yatkınlığı olan A.Y. ‘nin içsel motivasyonu anlaşılma,farkedilme,var olma üzerine
iken,N.Y. ödevi uygulamaktan ziyade dışsal motivasyon sağladığı otomobili geri almakla
eşinin dışsal motivasyonunu elinden almış bulunmuştur.Çocuk konusunda çıkan tartışmada
içsel motivasyonunu kaybetmeyen A.Y. durum karşısında mantıksal yaklaşabilmiş ve eşine
içinde bulundukları durumu farkettirebilmek adına, ‘’biz neden psikoterapiye gidiyoruz?’’ ,’’
tam olarak bu anları sağlıklı yönetebilmek ve ortak nokta bulamasak da anlaşabilmek için’’
cümleleri ile durumu toparlayabilme motivasyonu göstermiştir.
Dışsal motivasyon A.Y.’nin bu tartışmadaki davranışları üzerine ortadan kalkmamış ve hem
otomobili hem de içsel motivasyon sağlatan eşi ile olan yakınlığı artmıştır.Bir sonraki seansa
katılım gösteren çift , ‘’ anları yönetmeye çalışmakta yol alabildiklerini’’, seansa gelirken
tartışma yaşamalarına rağmen yönetebildiklerini anlatmışlardır.Süreç devamlılık
gösterirken,A.Y., N.Y.den ,’’ artık maddi kaynaklar ile değil, içsel motivasyon sağlayabilecek
yakınlıkta olup,onaylanmaya çalıştığı değil, kendi olabildiği, evliliklerinde kendi kararlarını
verebilmek ve uygulayabilmek isteğini talep etmiştir.
Dışsal kaynaklarda, çiftin aileleri psikoterapi desteği aldıklarını bildikleri için takdir
edildiklerini,evliliklerini ne kadar kurtarmak istediklerinin görüldüğü,ne kadar bilinçli bir çift
oldukları, çocukları için ne kadar fedakar bir anne baba oldukları yönünde övgüler
almışlardır.İçsel motivasyonda ise süreç içersinde ‘’ emek verdikleri bir yatırım olarak
gördükleri psikoterapi süreci’’ onlar için neredeyse son umut kaynağı idi.(Kendi belirttikleri
bilgidir).Motivasyonu birçok noktadan sağlayabilecekken birbirleri üzerinde motive edici
yaklaşımlara sahip olmaya başlayan çift,önce sahip oldukları ilişki şemalarını öğrenerek bazı
durumların kendileri ile alakalı olduğunu, bazı durumların doğru veya yanlışlardan değil,
uyum ile alakalı olduğunu, en temelinde iletişim şemalarının öneminin büyük olduğu
bildirilerek bir süre daha seanslara devamlılıkları gözlemlenmiştir.
Seansların başlangıcında tek bir tarafın motive olduğu, ardından çift terapisi teknikleri ve
danışanların hem kişisel hem çift olarak çabaları sayesinde birbirlerini motive eden
davranışlarının başladığı ve bunları pekiştirebildikleri,birbirleri ile içsel motivasyonlarını
paylaşabildikleri ve dışsal motivasyon yarattıkları gözlemlenmiştir.Dışsal motivasyonlarını
arttırmaları ile beraber içsel motivasyonlarının arttıklarını belirtmişlerdir.Birbirleri ile
paylaşımları artan çift, tartışmalarında herhangi bir ortak nokta bulamadıklarında dahi
tamamen demotive olmamış, mantıklı olan sonucu uygulamaya veya eğer sonucu büyük
oranda etkilemeyecekse birşeyi ortak kararları doğrultusunda değiştirmemeye karar
vermişlerdir.Dışsal motivasyon kaynaklarının sürekliliği mümkün oldukaç N.Y. tarafından
A.Y. üzerinde devam ettirilmeye çalışılmış.Bu durum ise ilişki şemaları tarafından çift ile
görüşülmüştür.Bir süre sonra seansları sonlanan çift, geribildirimlerinde motivasyon hakkında
bildirim sağlamış,oluşan problemlerde edindikleri yöntemin iki taraf için de uygunluğu
hakkında bilgi vermiştir.
Schneider (2001) hastanedeki 250 hasta ile yaptığı çalışmada psikoterapi motivasyonunun
dört boyutunu ve etkisini incelemiştir. Bu boyutlar: negatif hastalık olması, psikososyal
temelli etiyoloji, psikoterapi beklentileri, psikoterapiye açıklık şeklindedir. Sonuçlar genel bir
açıklığın psikososyal bir atıf ve benzeri süreçlerde sonuçları olumlu yönde etkilediğini
göstermiştir. Ek olarak, düşük motivasyonlu hastalarda psikoterapinin etkisiz olma ihtimalinin
arttığı görülmüştür.Seanslara başlayan danışanlarda, olumlu bir terapötik ilişkinin
motivasyonu düşük danışanlar için önemli olabileceği belirtilmiştir.
Psikoterapiye başvuran danışanların,bozukluk veya hastalık sebebi bulunmak zorunda
değildir.Kendini tanıma,problem çözme,baş etme mekanizmaları hakkında bilgi sahibi olma
arzusu ile de başvuruda bulunan danışanlar olabilmektedir.Bu başvuru şeklinin motivasyonu
nedir? Birey,yaşadıklarına karşın her zaman bir iz kazanır,olumlu veya olumsuz anılara sahip
olur ve bunlara değer biçer.Deneyim ve tecrübe kazanır.Ailesinin yaklaşımları,öğretileri ve
çevresinin kendini dillendirme şekli dahil olmakla beraber kendine ait şemaları
oluşturur.Bunların toplamı ise içsel motivasyonunu etkileyebilmektedir.
Bireysel danışmanlık veya psikoterapi sürecine, farkındalık,kendi ile tanışmak ve kendi ile
anlaşmak adına başvuruda bulunan insanların motivasyonları, başlangıçta bazı kaygılar ile
beraber hareket edebilir.Tanımak, merak sayesinde gelişen bir içsel motivasyona dönebilir.Bu
sebeple bireysel bir süreçte insan kendi motivasyonunu farkında olabilir.Motivasyonunun
gelişmesini ve artmasını, kendinde tanıdığı olumlu veya olumsuz noktalar temsil
edebilir.Kendi sürecinde olan danışan,bazı teknikler olsun olmasın dışsal motivasyonlara
yönelebilir.Örneğin, kendini tanıma sürecinin bireysel anlamda kendisini motive ettiğine
inanan bir danışan, seans sonrasında kendisine dondurma ısmarlayabilir.Ödüllendirme,bireyin
dışsal motivasyon kaynaklarını kullanabilmesinin pekiştireci olabilir.
Başka bir örnek olarak, haftalık bir ödevi bulunan bir danışan, tüm hafta boyunca verilen
ödevi yerine getirdiyse,seansa içsel motivasyonu yüksek gelebilir ve gelmeden biraz
öncesinde kendine çok güzel bir hediye alabilir.İçsel ve dışsal motivasyonu bir arada
gözlemleyebileceğimiz birçok örnek bulabiliriz.Bireysel sürecinde olan danışanların içsel
motivasyonları merak,umut,eğitim,öğrenmek,tanımak gibi bileşenler olabilir.Bireysel sürece
yönlendiren motivasyon kaynaklarını bu şekilde ele alabiliriz.