Gözlerinizi kapatın ve kalabalık bir topluluk önünde sahneye çıkıp sunum yapacağınız hayal edin. Dinleyiciler arasında meslektaşlarınız, hocalarınız ve sevgi ve saygı duyduğunuz kişiler de var. Ve bir de bakıyorsunuz ki giysileriniz üzerinizde değil. Hissettiğiniz tüm duyguları, aklınızdan geçen tüm düşünceleri ve bedeninizde hissettiğiniz duyumları bir düşünün. Sosyal fobisi olan bir bireyin yaşadıkları tam da bu diyebiliriz. Bireyin başkaları tarafından yargılanabileceği kaygısını taşıdığı toplumsal ortamlarda mahcup ya da rezil olacağı konusunda belirgin ve sürekli korkusunun olmasına sosyal fobi, bir diğer ifadeyle sosyal anksiyete bozukluğu denilmektedir. Peki Her Çekingenlik Sosyal Fobi Midir? Çekingenlik kısaca bireyin başkalarıyla iletişim kurarken öz güven eksikliğinden dolayı yaşadığı zorluklar olarak adlandırabiliriz. İlk kez işe başladığında bir kişinin çekingenlik yaşaması tek başına bir sosyal fobi olarak değerlendirilmemelidir. Bu kişinin yaşaması olağan bir durum olarak değerlendirilir. Sosyal fobide burada yaşanan kaygı ve korkunun yanında kaçma, kaçınma ve güvenlik arama gibi davranışların da olması gerekmektedir. Ayrıca belirgin ve devamlı olması beklenmektedir. Sosyal Fobinin Belirtiler Nelerdir? Sosyal fobinin birçok belirtisi olmasıyla birlikte öne çıkan bazıları şunlardır; Yüzde kızarma, Terleme ve titreme, Kas gerilmesi, Ağız kuruluğu, Mide-bağırsak sisteminde rahatsızlık, Çarpıntı, nefes kesilmesi, nefes darlığı vb. Yukarıdaki belirtilere bir de düşünce ve duyguların da eşlik ettiğini düşündüğümüzde günlük hayatın ne kadar da zor olacağını tahmin etmek hiç de zor olmasa gerek. Çünkü kişi bu bedensel, duygusal ve düşünsel zorlanmalarla başa çıkmak adına bulunduğu ortamı terk etme, birçok ortama gideme gibi durumları yaşamaktadır. Hayatınızı değiştirecek iş görüşmesine gidemediğinizi ya da gittiğinizde bedensel tepkilerinize engel olamadığınızı düşünsenize…  Muhtemelen hiçbirimiz bunu yaşamak, hatta hayal bile etmek istemeyiz. Hayatımızı etkileyen ve çekingenlikten farklı sosyal fobiyi hiç de hafife almamalıyız. İletişimin, ne söylediğimizden ziyade nasıl söylediğimizin daha önemli olduğu günümüz dünyasında sosyal fobinin aşılmasında profesyonel desteği göz ardı etmemek gerekmektedir.