ÜROLOJİDE PRP TEDAVİSİ
PRP (Platelet Rich Plasma), ya da diğer adıyla “Trombositten Zengin Plazma”, kişinin kendi kanından elde edilen bir sıvıdır. Hastanın kanı alındıktan sonra tek kullanımlık PRP hazırlama kitinde bulunan filtreler ve santrüfüj yardımı ile PRP sıvısı hazır hale getirilir. Elde edilen PRP sıvısının içerisinde yoğun bir şekilde trombositler (platelet) ve büyüme faktörleri (PDGF, VEGF, TGF- α ve TGF- β) mevcuttur. PRP sıvısı hasta olan bölgeye enjekte edildiğinde bu bölgeyi tamir eder, doku iyileşmesini uyarır, mevcut dokuları büyütür ve bu dokudaki kök hücreleri uyararak dokuların gençleşmesini sağlar. Ancak PRP bir kök hücre tedavisi değildir. PRP tedavisi üroloji, ortopedi, dermatoloji, plastik cerrahi, ve kozmetik sektöründe güvenli ve etkili bir şekilde kullanılmaktadır. PRP Amerika Birleşik Devletlerinde bu sayılan bıranşlardaki bazı hastalıklar için FDA onaylı bir tedavi şeklidir. PRP’ nin etkinliği ve güvenilirliği uluslararası bir çok çalışmada gösterilmiştir.
PRP Amerika Birleşik Devletlerinde üroloji alanında sertleşme sorunu ve penis büyütülmesi amacı yaygın bir şekilde kullanılmaktadır.
Sertleşme sorunundaki etkisi: Organik nedenlere bağlı meydana gelen ereksiyon sorununda kılcal damarların tıkanması, apopitozis dediğimiz hücre ölümü, ölen hücrelerin yerine kollagen dokusunun artması ve fibrozis gelişimi ile penisin elastikiyetinin bozulur. Yani sertleşmeyi sağlayan kavernöz cisimlerin fonksiyon gören kılcal damarları azalır, düz kaslarının yerini sert fibrotik dokular alır. Böylece penisin sertleşmesi ve sertliğini sürdürebilme kabiliyeti bozulur. PRP’nin penisin sertleşmesini sağlayan kavernöz cisme enjekte edilmesi, sertleşmeyi sağlayacak yeni damar oluşumunu (anjiogenezis), dokuların yenilenmesini (rejenerasyon) ve gençleşmesini (rejuvenasyon) sağlar.
Sertleşme sorununda PRP tedavisi toplam üç seans olacak şekilde iki günde bir yapılır. 3., 6. ve 12. Ayda tek doz olacak şekilde idame tedavi etkinliği artırır. Kan alma, ayrıştırma, PRP hazırlanması ve enjeksiyon 30 ila 45 dakika arasında sürmektedir. Enjeksiyondan 5-10 dakika önce lokal etkili uyuşturucu kremler (lokal anestezik) kullanılarak enjeksiyon yapılması hastanın ağrı hissetmesini engeller. Tedavi gününde hasta günlük işlerini yapabilir ve ilişkiye de girebilir. PRP tedavisi, tedaviye başladıktan bir hafta sonra etki etmeye başlar ve maksimum etki göstermesi 3 ayı bulabilmektedir. Tedaviden görülen fayda kalıcı olmaktadır.
Kan sulandırıcı ilaç kullanan hastaların ilaçları kesildikten beş gün sonra, enfeksiyonu olan hastaların antibiyotik ile tedavi edilmelerinden sonra PRP tedavisi yapılmalıdır. Tedaviden sonra bir gün süresince tedavinin etkinliğini azaltabileceği için anti-inflamatuar dediğimiz ödem giderici ve ağrı kesici ilaçlar almamalıdır.
Üroloji alanında peyronie hastalığında da tunika albugiena üzerindeki plak bölgelerine yapılan PRP uygulaması ile plakların küçüldüğü ve eridiği bilimsel çalışmalarda gösterilmiştir. Bu yüzden peyroni hastalığında da yaygın bir şekilde kullanılmaktadır.
Ayrıca kronik prostatit, kronik sistit, ve interstisiyel sistit de, ürolojide PRP tedavisinin kullanıldığı diğer alanlardır.
Sonuç: PRP kişinin kendi kanından hazırlandığı için yan etkisi olmayan FDA onaylı etkili ve kalıcı bir tedavi yöntemidir.
Prof. Dr. Mete Kilciler