Psikolojik danışmanlar olarak biliriz ki, bireyler romantik ilişkilerinde bir sorun yaşıyorsa ebeveynleriyle sorun yaşamış olmaları muhtemeldir. Bazen anneleriyle bazen babalarıyla ilgili sorunlar yaşamışlardır. Ya da anne babasının arasındaki ilişki problemlidir. Sağlıklı bir ilişki için ebeveynlerle olan sorunların çözümlenmesi gerekir. Çözümlenemediği durumda yanlış partner seçimi, yoğun öfke ve korkuyla karşılaşabiliriz. Evli bireyler için de mutsuz bir birlikteliğin akabinde boşanmalarla karşılaşabiliriz. Olumsuz gidebilecek bir ilişkiyi önlemenin yolu kendi ebeveynlerinizle arayı düzeltmenizdir. Bunu birebir yapmasanız da içsel anlamda bir ateşkes imzalamanız gerekebilir. Yani geçmişe dair öfke, korku hissetmiyorsanız, ebeveynlerinize karşı sevgi hissediyorsanız ciddi anlamda yol kat etmişsiniz demektir.
Peki sağlıklı bir ilişkide ebeveynlerin rolü nedir? Öncelikle erkekler anneleri gibi kadınlar da babaları gibi birini eş olarak seçme eğilimde oluyorlar. Kişi her ne kadar hiç alakası yok, benzemiyor dese de evlilikle birlikte yıllar sonra benzediğini görüyoruz. Hatta şu cümleleri sıklıkla duyarız: "Anneme artık çok benziyorum. Bu hiç hoşuma gitmiyor. Eşim de aynı babam gibi. Sanki çocukluğumdaki anne ve babamın ilişkisini izliyorum. Hiçbir şey değişmedi. Her şey aynı." Kişiler ebeveynlerini eleştirirken bir bakmışlar onlara benzemeye başlamışlar. Çoğu zaman da sağlıksız bir davranışa odaklanırlar. Benzememeye çalıştıkça ve onun gibi olmaktan korktukça aslında daha fazla ona yaklaşırlar.
Buradaki tek formül şudur (3 başlık halinde inceleyeceğiz) : Onları oldukları gibi kabul etmek. 'Asla onun gibi biri olmayacağım' ya da 'asla onun gibi bir eş seçmeyeceğim' cümleleri hüsranla sonuçlanabilmektedir. Onları kabullenebildiğimizde kendimizi de kabullenmiş oluruz. Her birimiz iyi, kötü, hatalı yanlarımızla olduğumuz hali kabul etmek isteriz.
Farkındalık: Ebeveynleriniz tarafından kötü muameleye maruz kalmış olabilirsiniz, sizlere travma yaşatmış olabilirler, bazı davranışları sizi üzmüş, hayal kırıklığına uğratmış olabilir. Olumsuz tutuma sahip birçok anne baba çocukluğunda çok daha olumsuzunu yaşamış olabilir. Bütün bunları çok da bilinçli yapmadıklarını söyleyebiliriz. Bilinçaltlarındaki olumsuz şemalar sebebiyle böyle davranırlar. Muhtemelen onlar da kendi ebeveynlerine öfkeliler. Çocukluklarından alacakları var. Travmalara sahipler.
Onları suçlamak hiçbir şeyi daha iyiye götürmeyeceği gibi bu durumun değişmesi için kabullenmek ve geçmişi affetmek sizin yaşantınızda manidar değişiklikler yaratacaktır. Sizi dünyaya getirdikleri ve iyi kötü sizi büyüttükleri için teşekkür edebilirsiniz. Hayattaysanız her şey için umut vardır.
Kabullenme: Sonraki aşama hiçbir şeyi kişisel algılamamaktır. Size olan davranışları kendilerinden kaynaklı, sizden değil. Size öfkelendilerse kendi yaşamlarındaki bir sorundan ötürü öfkeliler. Sizi suçluyorlarsa aslında kendilerini suçluyorlar. Beceriksiz olduğunuzu söyledilerse kendilerini beceriksiz hissediyorlar. Tam tersi, size olan sevgilerini ifade ettilerse kendilerini sevdikleri içindir. Bu şekilde baktığınızda onları kabullenmeniz daha olasıdır.
Değişim: Hiç sevgi görmediyseniz kendinizi sevmeye başlayabilirsiniz. Son aşama da budur. Farkındalık ve kabullenmeden sonra değişim kendiliğinden gelir. Her şeyi değiştirme gücü sevgiye aittir. Kendinize sevgiyle yaklaştığınızda tüm dünyayı sevgiyle kucaklarsınız. Bir düşünün, dış dünyada sizi rahatsız eden neler var? Bu iç dünyanızla ilgilidir.