İşte Bu Doktor İndir

1. İlişki ve bağ kurma

Bu aşama, psikolojik ilk yardım sağlayıcısı ile etkilenen kişi arasındaki iletişimin başladığı ilk evredir. Güvene ve saygıya dayalı eşitlikçi bir ilişkinin kurulması amacıyla psikolojik ilk yardım sağlayıcısının öncelikle kendisini tanıtması ve adını, hangi kurum aracılığı ile orada bulunduğunu ve hangi amaçla kendisi ile konuşmakta olduğunu belirtmesi işlevsel bir ilk adım olacaktır. İlk etkileşimin olaydan hemen sonraki akut süreçte gerçekleştiği hallerde bireylerin afet/olay sonrası temel bazı gereksinimleri olabileceği için, derinlemesine bir görüşmeye veya farklı bir psikolojik ilk yardım müdahale basamağına geçmeden önce kişilere ihtiyaçlarını sormak; su, battaniye, temiz giysi ya da yiyecek gibi temel bazı gereksinimleri temin etmek önemlidir.

 

2. Güvenlik ve rahatlamanın sağlanması

Her türden afet ve kriz müdahalesinde birincil öncelik bireylerin güvenliğinin sağlanmasıdır. Psikolojik ilk yardım sağlayıcısı, olaydan etkilenen kişilerin güvenli bir yere alınmaları, afet/olay yerindeki tehlikelerden ve riskli alanlardan uzaklaştırılmaları, güvenli bölgelerde toplanmaları gibi can güvenliği önlemlerini uygulayabilirler. Bunların yanı sıra etkilenen kişilerin psikolojik olarak güven ihtiyacının temin edilmesi ve kaygılarının giderilerek rahatlama halinin sağlanması amacıyla yapılacak müdahaleler de bu kapsamda değerlendirilebilir.

 

3. Dengeleme (Stabilizasyon) Afet ya da olağan dışı olaylar sonrasında bireylerde farklı şiddette ve yoğunlukta akut travmatik stres tepkileri ortaya çıkabilir. Özellikle afetten hemen sonraki ilk 24 saatte görülebilen şok tepkileri, aşırı korku, panik veya donakalma tepkileri, unutkanlık, dalgınlık ve dikkati yoğunlaştırma güçlükleri, irkilme ve tetikte olma hali, mantıklı düşünme ve karar vermede zorlanma, duyguların küntleşmesi, çevreyi farklı, tuhaf, gerçek dışı algılama gibi belirtiler müdahale edilmesini gerektirebilir. Bu nedenle, bireyleri yeniden psikolojik olarak stabil duruma döndürmek, duygusal olarak sakinlik ve denge halinin sağlanmasına yardımcı olmak amacıyla stabilizasyon tekniklerinden yararlanılır. Psikolojik ilk yardım sağlayıcısının bireylerde ortaya çıkabilecek akut ve ileri evredeki travmatik stres tepkileri ve stabilizasyon teknikleri ile ilgili bilgili olması, etkilenen bireyler arasında stabilizasyona gereksinim duyabilecek olanları ayıklamak, öncelemek ve doğru uygulamaları gerçekleştirebilmek bakımından önem taşır. Stabilizasyon amacıyla kullanılan önemli uygulamalardan biri topraklama (grounding) teknikleri adı verilen yöntemdir. Bu tekniklerin yardımıyla, dikkatin dış dünyaya yönlendirilmesi ve bu sayede duyguların dengelenmesi amaçlanır.

Brymer ve arkadaşları tarafından (2006) yetişkin bireyler için önerilen örnek bir topraklama uygulamasının uygulama yönergesi aşağıda sunulmuştur.

i. Ellerinizi ve ayaklarınızı serbest bırakacak şekilde, rahat bir pozisyonda oturun.

ii. Nefesinizi yavaş ve derin şekilde alıp vermeye başlayın.

iii. Etrafınıza bakın ve sizde herhangi bir rahatsızlık ya da stres hissi uyandırmayan beş objenin adını söyleyin.

iv. Yavaş ve derin nefes alıp vermeye devam edin.

v. Şimdi etrafınızda duyduğunuz seslere kulak verin ve sizde herhangi bir rahatsızlık ya da stres hissi uyandırmayan beş sesin ne olduğunu söyleyin. vi. Yavaş ve derin nefes alıp vermeye devam edin.

vii. Ve şimdi bedensel duyumlarınıza ve nasıl hissettiğinize dikkat etmeye çalışın ve sizde herhangi bir rahatsızlık ya da stres hissi uyandırmayan beş hissin ne olduğunu söyleyin.

viii.Nefesinizi yavaş ve derin şekilde alıp verin. Benzer bir uygulama çocuklarla uygulandığı durumda daha kısa ve anlaşılır ifadelerin tercih edildiği bir biçimde uygulanabilir.

Çocuklara yönelik topraklama uygulamalarında dikkati dış uyaranlara yönlendirirken renklerden faydalanmak önerilmektedir. Bazı örnek uygulamalar için yönergeler aşağıdaki gibidir :

“Şimdi oturduğun yerden etrafına bak ve gördüğün beş rengi söyle.”

“Bu sokakta yeşil renkte bir şeyler görüyor musun? Sarı renkte kaç tane nesne var? Peki ya mavi renkte neler var?”.

Görsel ya da işitsel uyaranların yanı sıra topraklama çalışmalarında dokunsal ya da kinestetik hislerden de yararlanılabilmektedir. Bu amaçla görüşmenin yapıldığı alanda birsandalyeden kalkıp diğerine geçmek ya da alanda rahatlatıcı bir nesne seçmek, ona odaklanmak veya onu elinde tutmak gibi yönergeler verilebilir. Bunların yanı sıra çeşitli basit düzeneklerden ya da nesnelerden faydalanılarak yapılacak sıcak/soğuk nesnelere temas egzersizleri de dokunsal topraklama çalışmalarına örnektir. Ayrıca kokunun da topraklama açısından güçlü bir etkiye sahip olabileceğinden hareketle parfüm, kolonya ya da kahve kokusundan yararlanılarak topraklama yapılabileceği önerilmektedir. Bunlara ek olarak görüşme dışı zamanlar için bireylere önerilebilecek yemek yapma, ütüleme ya da örgü örme gibi bir takım gündelik yaşam faaliyetlerinin de stabilizasyona destek olabilecek topraklama uygulamaları olabileceği belirtilmektedir.

 

4. Bilgi edinme

Bu aşama psikolojik ilk yardım sürecinde verilecek psikososyal destek hizmetlerini belirlemek ve müdahaleleri planlamak açısından önem taşır. Olay sonrası kişilerin fiziksel ya da psikolojik gereksinimlerini anlamak, onlar için uygun müdahaleyi planlamak için gereklidir. Bu amaçla psikolojik ilk yardım sağlayıcısı tarafından gerçekleştirilen gözlemler, bireylerle yapılan görüşmeler ve/veya ihtiyaç analizi formlarının kullanılması gibi yöntemlerle bilgi edinme aşaması gerçekleştirilir.

 

5. Temel ihtiyaçlar konusunda yardımcı olma

Psikolojik ilk yardımın en önemli aşamalarından biri bireylere gereksinimleri konusunda yardımcı olmaktır. Bilgi edinme aşamasında tespit edilenler ışığında bireylerin ihtiyaçları giderilmeye çalışılır. Başta temel gereksinimler ve aciliyeti olan ihtiyaçlar ile ilgili harekete geçmek, aciliyeti ve önemi daha düşük olan ihtiyaçlar için ise bu ihtiyaçların ne zaman ve nasıl karşılanabileceğine dair bir planlama yapmak uygun olacaktır. Bu aşama, afet ya da olağan dışı olayları deneyimlemiş bireyler söz konusu olduğunda endişelerin giderilmesine, güven ve kontrol duygusunun bir nebze de olsa yeniden tesis edilmesine yardımcı olacaktır. Tüm bu süreçler gerçekleştirilirken psikolojik ilk yardım sağlayıcısını birey ile kaynaklar arasında bir köprü gibi konumlandırmak yerinde olur. Bu nedenle psikolojik ilk yardım sağlayıcısının sahada görevli olan diğer birimler, kurumlar ve kişiler ile ilgili bilgi sahibi olması doğru yönlendirmeleri yapabilmek bakımından önemlidir.

 

6. Sosyal destek

Travma sonrası iyileşme sürecinde sosyal destek önemli bir etken olarak gösterilir. Sağlıklı sosyal mekanizmalara sahip olan ve bu sosyal destek mekanizmalarını kullanabilen kişiler olay öncesindeki olağan gündelik yaşamlarına daha hızlı dönüş yaparlar ve travmatik stres ile daha iyi başa çıkarlar. Bu nedenle psikolojik ilk yardım sağlayıcıları olaydan etkilenen bireylerin var olan sosyal destek mekanizmalarını harekete geçirecek bir dizi faaliyette bulunabilirler. Kişileri yalnızca mevcut sosyal kaynakları ile buluşturmak ya da paylaşımı artırmanın yanı sıra yeni sosyal kaynaklar oluşturmak adına çocuk, ergen ya da yetişkinler için hobi grupları, paylaşım toplantıları, aktivite grupları oluşturmak ve sürdürülebilir sosyal destek mekanizmaları inşa etmek faydalı olacaktır.

 

7. Bilgilendirme

Afetler ya da olağan dışı olaylar sonrası, etkilenen kişilerin çeşitli konularda bilgilendirilmeleri psikolojik ilk yardım sürecinin önemli bir aşamasıdır. Özellikle etki gücü yüksek olaylardan sonra bireyler şok ve bilinç bulanıklığı deneyimlerken kimi zaman ne olup bittiğine dair karmaşa yaşayabilirler ve bu gibi konularda bilgilendirilmeleri dahi kaygılarının şiddetlenmesini önlemek bakımından kritik öneme sahip olabilir. Büyük ölçekli olaylar söz konusu olduğunda bireylerin, barınma, sağlık ya da gıda gibi temel bazı ihtiyaçlarının ne zaman, nasıl, nereden ve ne şekilde karşılanabileceği gibi soruları olabilir. Bu konularda yönlendirilmeleri ve bilgilendirilmeleri belirsizliği ve belirsizlikten doğacak endişeleri ortadan kaldırmak bakımından önemlidir. Bu aşamanın bir başka boyutu da bireylere travma sonrası stres tepkileri hakkında bilgi vermektir. Bu bilgilendirme aynı zamanda olayın ardından yaşanabilecek fiziksel, zihinsel, davranışsal ve duygusal değişikliklerin neler olduğu ve bunlarla başa çıkmada yardımcı olabilecek yöntemleri de içerebilir. Bunların yanı sıra etkilenen bireylerin büyük bir kesiminde görülebilecek uyku bozukluğu gibi gündelik yaşamın seyrini doğrudan etkileyebilecek belirtilerle başa çıkmaya yönelik uyku hijyeni önerileri gibi konularda eğitim ve bilgilendirme faaliyetleri organize edilebilir. Bunlara ek olarak kaygı ile başa çıkma ve rahatlama halinin sağlanabilmesi açısından nefes ve gevşeme egzersizlerine yönelik mini eğitimler yapılabilir ve kişileri olaydan önceki yaşamlarına ve eski alışkanlıklarına yeniden döndürmek için aktivite planlama çalışmaları gerçekleştirilebilir.

 

8. İş birliği kurulabilecek diğer hizmetlerle ilişkilendirme

Psikolojik ilk yardım eş zamanlı ilerleyebilen aşamaları olan, çok yönlü bir psikososyal müdahale olduğu için bireyi diğer kişi ve hizmetlerle ilişkilendirme, psikolojik ilk yardım sürecinin başlangıcından bitişine kadarki her basamakta gereklidir. Psikolojik ilk yardım sağlayıcısı, hem etkilenen bireyler ile görevli kişi, ekip ve kurumlar arasındaki ilişkilenmeye destek olur hem de aynı zamanda görev süresinin tamamlanması sebebiyle gerçekleştirilen ekip değişimleri ya da rotasyonlar gibi durumlarda bilgilendirmeler yapar. Psikolojik ilk yardım sürecinin tamamlanması, sonlandırılması ya da ekiplerin görev değişimi gibi durumlar söz konusu olduğunda çalışmanın hangi kurum veya kişiler tarafından sürdürüleceği gibi konularda bilgi vermek süreç için önemli bir kolaylaştırıcı eylem olacaktır. Bu gibi ilişkilendirme faaliyetleri, bireylerin uyumu ve hizmetin aksamaması için önemlidir.