İşte Bu Doktor İndir

Prostat kanseri nedir?

Prostat kanseri çoğunlukla prostat bezinin periferik bölgesinde ortaya çıkan adenokarsinomlardır. Prostatı bir portakala benzetecek olursak periferik bölge portakalın kabuğuna karşılık gelmektedir. Prostat kanserleri sıklıkla bu bölgede oluşmakla beraber iyi huylu prostat büyümesinin görüldüğü transizyonel bölgede yani portakalın dilimlerinde de görülebilir. Çoğu prostat kanseri yavaş büyür ancak bazı prostat kanserleri agresif seyredebilir. Metastazların yani hastalığın başka organlara sıçramasının en sık görüldüğü yerler kemikler ve lenf düğümleridir.

 

Prostat kanserinin sıklığı

Bütün dünyada prostat kanseri erkek kanserlerinin %15'ini oluşturur. Prostat kanseri ortalama insan ömrünün daha uzun olduğu gelişmiş ülkelerde daha sık görülür. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre prostat kanseri erkeklerde en sık rastlanan ikinci kanserdir. Her yıl bütün dünyada yaklaşık bir buçuk milyon erkeğe prostat kanseri tanısı konulmaktadır. Ülkemizde bu sayı yaklaşık 20 bin civarındadır. Öte yandan gene her yıl yaklaşık yarım milyon erkek prostat kanseri nedeniyle hayatını kaybetmektedir.

 

Prostat kanseri risk faktörleri

Hastalık için en iyi bilinen üç risk faktörü ileri yaş, etnik köken ve genetik yatkınlıktır.

İleri yaş prostat kanseri gelişmesinde en önemli risk faktörü olarak öne çıkmaktadır. Ancak vakaların yaklaşık dörtte biri 65 yaş altı erkeklerde görülmektedir. Siyah ırka mensup erkeklerde hem prostat kanseri görülme sıklığı hem de ölüm oranı daha yüksektir.

Birinci derece akrabalarda prostat kanseri olması durumunda risk en az iki katına çıkar. Akraba dereceleri ile ilgili hukukta ve tıpta farklı tanımlamalar nedeniyle kafa karışıklığı doğmaktadır. Hukuken kardeşler ikinci derece sayılırken tıpta genetik olarak yarı benzerlik taşıyan anne-baba, kardeşler ve çocuklar birinci derece akrabadır. Yani özetle babanızda ya da kardeşinizde prostat kanseri saptanması sizin için de riski arttırmaktadır. Kalıtsal prostat kanseri genellikle diğer vakalara göre daha genç yaşlarda gelişir. BRCA gen mutasyonlarının varlığında tıpkı kadınlarda meme kanseri riskinin artması gibi erkeklerde de prostat kanseri riski artmaktadır.

50 yaşın üzerindeki erkeklerin PSA testi yaptırması gerekmektedir. PSA prostat tarafından salgılanan ve kanda tespit edilebilen bir enzimdir. PSA değerinin yüksek olması prostat kanseri ile ilgili şüphe doğurmaktadır. PSA kanser dışındaki prostat hastalıklarında da yükselebileceği için dikkatli bir şekilde değerlendirilmelidir. PSA yüksekliğinde hastanın yaşı, prostat büyüklüğü, enfeksiyon varlığı gibi faktörler göz önünde bulundurulmalıdır. Ek olarak, yüksek PSA parmakla makattan yapılan prostat muayenesi ile beraber değerlendirilmelidir.

 

Prostat kanseri semptomları

Prostat kanseri genellikle yukarıda tarif edilen PSA testi ve parmakla prostat muayenesi ile tespit edilir. Hastalık çoğunlukla bir semptoma neden olmaz. İlerlemiş bir prostat kanseri idrar yollarına baskı yaparak işeme zorluğuna neden olabilir. İdrarda ya da boşalma sonrası menide kan görülebilir. Daha ileri vakalarda idrar çıkışının tamamen tıkanmasına bağlı olarak böbrek yetmezliğine ait belirtiler görülebilir. Akciğerlere sıçramış prostat kanseri öksürüğe neden olur. Prostat kanserinin sıklıkla sıçrama yaptığı diğer organlar kemiklerdir. Bu hastalarda kemik ağrıları görülür. İlerlemiş hastalık kansızlık, kilo kaybı ve yaygın ağrılara neden olabilir.

Prostat kanseri tanısı biyopsi ile konulur. Prostat biyopsisi ile ilgili detaylı bilgi için  Prostat biyopisi adlı makaleyi okuyabilirsiniz.