POZİTİF PSİKOLOJİ
Pozitif psikoloji, insan psikolojisinin olumsuz yönlerinden ziyade olumlu yönleri ile ilgilenir ve insanın yaşam kalitesini geliştirmeyi ve anlamsız olduğu düşüncesinin ortaya çıkardığı problemleri önleyebilmeyi vaat eden bir bilimdir (Akgül, 2019).
Pozitif psikoloji, bireylerin, kurumların ve grupların potansiyellerini, güçlü ve olumlu yönlerinin etkin ve verimli bir şekilde ortaya koymasını sağlayan ve olumlu yönde gelişimlerini destekleyen durumların neler olduğunu inceleyen psikoloji disiplinidir (Malkoç, 2011).
Bireyin güçlü yanlarını ve olumlu özelliklerini keşfetmesini ve geliştirmesini sağlamak, yetenekli olduğu alanlara ilişkin farkındalık kazandırmak, sahip oldukları olumlu özelliklerini geliştireceği ve kullanacağı ortam yaratmak ve potansiyelini kendini geliştirmeye yönelik en iyi şekilde kullanmasını sağlamak pozitif psikolojinin amaçlarındandır. Kısaca, olumsuz olandan ziyade, olumlu olana odaklanarak bireylerin ruh sağlığı yerinde, mutlu ve nitelikli bir hayat sürmelerini sağlamaktır (Malkoç, 2011).
Temel Felsefesi ve İnsan Doğasına Bakışı
Pozitif psikolojinin izlerine, insancıl (hümanistik) psikolojide rastlanmaktadır. Hatta bazı söylemleri benzerlik göstermektedir. Bu söylemler;
Tümüyle işlev gösteren birey,
Kendini gerçekleştirme,
Bireylerin sağlıklı yönleriyle çalışmak’tan oluşmaktadır.
Pozitif psikoloji, Aristoteles’in insan doğasına ve gelişimine yönelik varsayımlardan yararlanmıştır. Aristoteles’in görüşlerine paralel olarak pozitif psikoloji, iyiliğin ve erdemin bireylere dışarıdan gelmediği, yani kültürel kaynaklardan veya toplumun ahlak kurallarından ziyade bireyin kendine has potansiyellerinden doğduğuna inanmaktadır. Bireylerin; adalet, cesaret, dürüstlük gibi ahlaki değerler ile dünyaya geldiğini düşünmektedir. Böylelikle, pozitif psikolojide “iyi karakter” kavramı temel çalışma odağı olarak ön plana çıkmıştır (Çapri, 2020).
Seligman’a göre…
“İnsanın kendine has bir “doğası” bulunmaktadır.”
“Bireyin eylemleri karakter yönelimlidir.”
“Karakter, temel olarak eşit dengede, kötü, iyi ve erdemli özelliklerden oluşmaktadır.”
Temel Kavramlar
Pozitif Psikoloji’de öznel ve psikolojik iyi oluş, iyimserlik, umut, minnettarlık, sosyal destek, mizah, yaratıcılık, affetme, kendine güven, duygusal zeka, psikolojik dayanıklılık öz-duyarlılık gibi kavramlar görülmektedir.
İyi Oluş (Well Being): Literatür incelendiğinde bu kavrama yönelik iki temel bakış açısı görülmektedir. Bunlar; hazcı (hedonic) ve psikolojik işlevsellik (eudaimonic) yaklaşımdır. Bu iki kavram sırasıyla “öznel iyi oluş” ve “psikolojik iyi oluş” yerine de kullanılmaktadır.
Hazcı (Hedonic) Yaklaşım-Öznel iyi oluş: Mutluluk, hoşa giden deneyimleri artırma, acı veren deneyimleri azaltma ve haz alınan anların toplamı olarak tanımlanır. Yaşamdan alınan haz, olumlu ve olumsuz duygular öznel iyi oluşun bileşenleridir. Bireyin kendi yaşatışına ilişkin hem bilişsel hem de duygusal değerlendirmesini içeren çok yönlü bir yapıdır. Öznel iyi oluşun bilişsel ve duygusal bileşenleri birbirinden bağımsızdır fakat birbiri ile etkileşim halindedir (Çapri, 2020).
Psikolojik İşlevsellik (Eudamonic) Yaklaşım-Psikolojik iyi oluş: Bireyin kendini gerçekleştirmesi, kendini anlaması, içgörü kazanması ve tümüyle işlevde bulunması olarak tanımlanabilir. Psikolojik işlevsellik yaklaşımını temel alan bu kavram çerçevesinde Ryff, kişilik ve gelişim kuramları ile birlikte olumlu ruh sağlığına ilişkin bütünleştirici bir psikolojik iyi oluş modeli ortaya koymuştur. Bu modelde kendini kabul, bireysel gelişim, yaşam amacı, olumlu ilişkiler, çevresel hakimiyet ve özerklik kavramları bulunmaktadır (Çapri, 2020).