Panik Ataklar ve Panik Bozukluk
Panik ataklar, hızlı kalp atışı, hızlı nefes alma ve terleme gibi fiziksel belirtilere neden olan ani, yoğun korku duygularıdır. Panik atak geçiren bazı kişiler, bir tür kaygı bozukluğu olan panik bozukluğu geliştirir. Terapi ve ilaçlar panik atakları ve panik bozuklukları tedavi edebilir.
Panik atak nedir?
Panik atak, sıradan, tehdit edici olmayan durumlara tepki olarak ani, geçici korku duygularına ve güçlü fiziksel tepkilere neden olur. Panik atak geçirirken çok terleyebilir, nefes almakta zorluk çekebilir ve kalbinizin hızlı attığını hissedebilirsiniz. Kalp krizi geçiriyormuş gibi hissedebilirsiniz. Panik ataklar, panik bozukluğunun ana özelliğidir. Ancak, panik atağı fobi, madde bağımlılığı, travma sonrası stres bozukluğu vb. koşullarda da görülebilir.
Panik ataklar kendi başlarına sağlığınız için tehlikeli veya zararlı olmasa da, sık ataklar yaşam kalitenizin düşmesine ve diğer sorunlara yol açabilir.
Panik atak ile anksiyete atağı arasındaki fark nedir?
Temel fark, bazı stres faktörlerinin sıklıkla anksiyete ataklarını tetiklemesi ve bunların yavaş yavaş birikebilmesidir. Buna karşılık, panik ataklar tipik olarak beklenmedik bir şekilde ve aniden ortaya çıkar. Anksiyete genellikle kalp çarpıntısı veya midenizdeki düğümler gibi fiziksel belirtilere neden olur. Ancak bu semptomlar genellikle daha az şiddetlidir ve çok yoğun fakat kısa semptomları olan bir panik ataktan daha uzun sürer.
Panik bozukluğu nedir?
Panik bozukluğu, birden fazla beklenmedik panik atak içeren bir anksiyete bozukluğudur. Panik bozukluğunun ana özelliği, atakların genellikle uyarı vermeden gerçekleşmesi ve başka bir zihinsel sağlık veya fiziksel durumdan kaynaklanmamasıdır. Genellikle onlar için belirli bir tetikleyici yoktur. Panik atak yaşayan herkes panik bozukluğu geliştirmez.
Panik atak belirtileri nelerdir?
Panik atak aniden olur. Semptomlar genellikle başladıktan sonra 10 dakika içinde zirveye ulaşır ve kısa süre sonra kaybolur. Panik atağın belirtileri şunları içerir:
- Göğüs ağrısı,
- Kalp çarpıntısı,
- Nefes almada güçlük,
- Titreme,
- Mide bulantısı,
- Terleme,
- El ve/veya ayak parmaklarınızda karıncalanma veya uyuşma,
- Boğulma hissi,
- Kontrolü kaybetme korkusu,
- Ölecekmiş gibi hissetmek,
- Derealizasyon (gerçek dışılık duyguları) veya depersonalizasyon (kendinden kopmuş hissetmek).
Panik ataklar çok tatsız ve korkutucu olabilir. Panik atak belirtileri yaşadıysanız, bir sağlık uzmanına görünmeniz önemlidir. Size resmi bir teşhis verebilir ve altta yatan fiziksel bir neden olmadığından emin olabilirler.
Panik atak ne kadar sürebilir?
Panik ataklar genellikle 5 ila 20 dakika sürer. Ancak bazı insanlar bir saate kadar süren ataklar bildirmiştir.
Panik ataklara ne sebep olur?
Uzmanlar, bazı insanların neden panik atak geçirdiğini veya panik bozukluğu geliştirdiğini tam olarak bilmiyor. Beyniniz ve sinir sisteminiz, korku ve kaygıyı nasıl algıladığınız ve ele aldığınız konusunda önemli roller oynar. Araştırmacılar, amigdalanızın (beyninizin korku ve diğer duyguları işleyen kısmı) işlev bozukluğunun bu koşulların temelinde olabileceğini düşünüyor. Ayrıca gama-aminobütirik asit (GABA), kortizol ve serotonindeki kimyasal dengesizliklerin de büyük bir rol oynayabileceğini düşünüyorlar.
Panik bozukluğa yakalanma riskiniz şu durumlarda artar:
- Aile Öyküsü: Panik bozukluğu da dahil olmak üzere kaygı bozuklukları genellikle ailelerde görülür. Birinci derece akrabalarınızdan biri (biyolojik kardeşler, çocuklar veya ebeveynler) panik bozukluğuna sahipse, panik bozukluğu geliştirme riskiniz %40 artar.
- Ruh Sağlığı Sorunları: Anksiyete bozuklukları, depresyon veya diğer ruh sağlığı sorunları olan kişiler panik ataklara daha yatkındır.
- Olumsuz Çocukluk Deneyimleri: Bu deneyimler, 1 ile 17 yaşları arasında meydana gelen olumsuz deneyimlerdir. Bu deneyimler genellikle travmatik olaylardır. Bu deneyimler, panik atakların ve panik bozuklukların gelişimine katkıda bulunabilir.
Panik atakları ne tetikler?
Panik ataklar için genellikle belirli bir tetikleyici yoktur. Ancak fobisi olan kişiler, panik atağa yol açan fobiyle ilgili tetikleyiciler yaşayabilir. Örneğin, tripanofobisi (yoğun iğne korkusu) olan biri, tıbbi test için kan alması gerektiğinde panik atak geçirebilir. Bazı insanlar içinse panik atak geçirme korkusu genellikle bir panik atağı tetiklemek için yeterlidir.
Panik bozukluğunun ölçütlerinden birinin, panik atakların bilinen bir tetikleyicisinin olmaması olduğunu unutmamak önemlidir.
Panik atak ve panik bozukluğu nasıl tedavi edilir?
Psikoterapi, ilaçlar veya her ikisinin kombinasyonu panik atak ve panik bozukluğunun tedavisinde çok etkilidir. Tedaviye ne kadar süre ihtiyaç duyacağınız, durumun ciddiyetine ve tedaviye ne kadar iyi yanıt verdiğinize bağlıdır.
Psikoterapi
Psikoterapi (konuşma terapisi), bir kişinin sağlıksız duygu, düşünce ve davranışlarını tanımlamasına ve değiştirmesine yardımcı olmayı amaçlayan çeşitli tedavi teknikleri için kullanılan bir terimdir.
Panik ataklar ve panik bozukluğunun tedavisinde en başarı psikoterapi tekniği Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT)‘dir. Bu tür terapide, psikoloğunuz düşüncelerinizi, davranışlarınızı ve tepkilerinizi değiştirebilmeniz için panik atak tetikleyicilerini belirlemenize yardımcı olur. Tetikleyicilere farklı tepkiler vermeye başladığınızda, ataklar azalabilir ve sonunda durabilir.
Panik atakları nasıl önleyebilirim?
Sağlık uzmanınız, panik ataklara neden olan tetikleyicileri belirlemenize yardımcı olabilir. Psikoterapi sırasında, tetikleyici olayları yönetmek ve bir atağı önlemek için stratejiler öğrenirsiniz. Panik atak geçirme riskinizi azaltmak için şu önlemleri de alabilirsiniz:
- Kafein, alkol ve sigaradan kaçının. Bunlar panik atakları daha da kötüleştirebilir.
- Stresi yönetmenize, gerginliği azaltmanıza ve ruh halinizi yükseltmenize yardımcı olmak için düzenli olarak egzersiz yapın.
- Sağlıklı diyetle beslenin.
- Stresi sağlıklı yollarla yönetin.
- Bitkisel takviyeleri veya reçetesiz ilaçları almadan önce mutlaka hekimize danışın. Bazı maddeler kaygıyı artırabilir.
Panik atağı nasıl durdurabilirim?
Panik atağını başladıktan hemen sonra durdurmanın bir yolu olmasa da, atak düzelene kadar belirtileri yönetmek için atabileceğiniz adımlar vardır:
- Derin nefes alma alıştırması: Hiperventilasyon (daha hızlı ve/veya daha derin nefes alma durumu), korkuyu artırabilir ve panik atakların bir belirtisidir. Burnunuzdan alabildiğiniz kadar yavaş, derin ve nazikçe nefes alın ve ağzınızdan yavaşça nefes verin. Gözlerinizi kapatın ve nefesinize odaklanın.
- Panik atak geçirdiğinizi kabul etmek: Panik atak geçirdiğinizi ve sağlık açısından tehlikeli bir durum olmadığını bilmek, yaşadığınız korkuyu yönetmenize yardımcı olabilir. Atağın geçici olduğunu ve geçeceğini kendinize hatırlatın.
- Kaslarınızı gevşetmek: Anksiyete atakları kaslarınızı gerginleştirmenize neden olabilir. Gerginliği azaltmak ve anda kalmak için her seferinde bir kas grubunu gevşetmeye odaklanın.
- Farkındalık pratiği yapmak: Panik atak, kendinizi gerçeklikten veya vücudunuzdan kopuk hissetmenize neden olabilir. Farkındalık pratiği yapın, düşüncelerinizi ve kendinizi topraklamak için şimdiye odaklanın.
Sık sık panik atak geçiriyorsanız, ilaç ve psikoterapi gibi tıbbi tedavi almanız önemlidir.
Panik atak geçiren birine nasıl yardım edebilirim?
Tanıdığınız biri panik atak geçiriyorsa, ona yardım etmek için aşağıdakileri yapabilirsiniz:
- Önce kendiniz sakin olun ve atak geçiren kişiyle kalın.
- Atak geçiren kişiye neye ihtiyacı olduğunu sorun.
- Kısa, basit cümlelerle konuşun.
- Şimdiye odaklanmasına yardımcı olun.
- Her nefes alma ve verme için yavaşça beşe kadar sayarak derin nefes alma alıştırmalarına yardımcı olun.
- Güvende olduğuna ve atağın geçici olduğuna dair nazikçe ve kendinizden emin bir şekilde güvence verin.
Panik ataklar son derece rahatsız edici olabilir. Fiziksel olarak zararlı olmasalar da ruh sağlığınıza zarar verebilir ve sevdiğiniz şeyleri yapmanıza engel olabilirler. Ruğ sağlığı uzmanınıza, panik atak geçirdiğinizi söylemekten utanmayın. Ruh sağlığı uzmanınız, atakları tetikleyen korku ve endişelerin üstesinden gelmenize yardımcı olabilir. Atakları tedavi etmek için psikoterapi ve ilaçlar gibi tedaviler önerebilirler.