Özsaygı Hakkında
Özsaygı yanı benlik saygısı, kendi değer ve önemimize ilişkin öznel değerlendirmemizdir.
Kendi değerimizi, beceri ve niteliklerimizi nasıl algıladığımızı içerir.
Benlik saygımız, davranışlarımız ve yaşamın çeşitli yönlerinde deneyimlediğimiz sonuçlar üzerinde derin bir etkiye sahiptir.
Sosyal ve romantik ilişkilere nasıl girdiğimizi şekillendirir ve kariyerimizdeki performansımızı etkiler.
Eğer düşük bir özsaygıya sahipsek birçok davranışımız buna göre şekillenecektir.
Örneğin, sosyal ilişkileri ele alalım.
Düşük özsaygı sosyal ilişkilerde genellikle memnun etme davranışlarına eğilim yaratır.
Reddedilme ve kabul görmeme korkusu şiddetle oluşur ve başkalarının ihtiyaçlarına kendimizinkilerden daha fazla öncelik vermeye başlarız.
Bununla beraber, hayır diyememe ve sınır çizememe gibi davranışlar da elbette yerini alır.
Romantik ilişkilerde ise düşük özsaygı, sürekli ve şiddetli bir güvensizlik ile ortaya çıkabilir ve şüphecilik, kıskançlık ve kısıtlama davranışlarına yol açar.
Ayrıca, benlik saygımız düşük olunca kendimizden de şüphe edebiliriz.
Kendi yetenek, nitelik ve yeterliğimizi aşağıda görerek başarısızlık korkusu ile erteleme davranışları oluşabilir.
Bununla beraber, iş veya okul hayatında daha az risk alarak, gelişimimizi ketleyebilir ve potansiyelimizi ortaya çıkarmakta zorlanabiliriz.
Çünkü bunların hep ardında düşük özsaygıyla gelen şiddetli bir öz-eleştiri ve öz-yargı vardır.
Özsaygının düşük olmasının çeşitli kaynakları vardır.
Birçok çalışma, çocukluk döneminde yoğun yargı ve sert eleştiri, ihmal veya istismar deneyimlerinin düşük özsaygıya yol açtığını belirtir.
Ayrıca, toplumumuzun belası olan sosyal karşılaştırma ve kıyaslama ile büyüyen bizler, büyüdükçe kimseye ihtiyaç duymadan devamlı kendimizi kıyaslar hale geliriz.
Bunların yanında bazı başka kaynakları da olsa, benlik saygımızı artırmanın da yolları vardır.
Aslında temelde, yukarıda sıraladığım ve kişinin kendisinde tespit ettiği düşük özsaygıyla ilişkili davranışlara yönelik farkındalık gelişmelidir.
Oluşan farkındalık ile birçok yeni davranış “öyle hissedilmese” bile pratik edilmelidir.
Bunlardan en önemlisi, sınır çizme, hayır deme, ifade etme, itiraz etme ve tartışma gibi kişilerarası tüm ilişkilerde varolan bu davranışları tüm kaygı vb olumsuz duygulara rağmen pratik etmelidir.
Ayrıca, öz-şefkat pratikleri ve öz-bakım ile kişinin kendine olan yargılarını azaltması ve rasyonel bir benlik değerlendirmesi kazanması lazımdır.
Bunların yanında kişisel değerlerini keşfetmeli ve davranışları bu değerlere göre temellendirmelidir.
İş veya okul hayatında ise rasyonel ve ulaşılabilir hedefler belirleyerek, sürdürülebilir davranışlar ile hedeflerine yönelmeli ve başarı-başarısızlık döngüsünden gelişim, öğrenme ve keşfetmeye odaklanmalıdır.
Tüm bunlar böyle ifade edince kulağa hoş gelse de pratik etmesi zaman alan ve oldukça da rahatsızlık veren pratiklerdir.
Bu nedenle, özsaygımızı geliştirirken profesyonel destek almak ve sosyal destek ağımızı genişletmek kritik öneme sahiptir.
Ne olursa olsun, bu yaşantılarınızı kaderiniz zannetmeye devam ederseniz değişimi engeller ve düşük özsaygının içinde acı ile kıvranırsınız.
Değişim için, aksiyon almanız şarttır.