"Öz" ve "güven" kelimelerinin birleşmesinden oluşan özgüven kelimesinin Türkçe sözlük karşılığı, kişinin kendine güvenme duygusudur. Özgüven, kişinin kendisini değerlendirmesi ve kendisinden memnun olup olmaması sonucu oluşan öznel (subjektif) bir olgudur. Bu olgu kalıcı değildir ve o andaki duruma, koşullara ve gelişmelere göre değişir. Kişinin yüksek veya düşük özgüvenli olması, duygularını, düşüncelerini ve davranışlarını farklı yönlerde etkiler.
İnsan doğduğu andan itibaren içinde bulunduğu çevre ile karşılıklı bir alışveriş içindedir.
Bebek ile onun bakım vereni arasında dengeli birliktelik sağlanırsa bebekte "iyi olma, kendini iyi ve değerli hissetme" duyguları gelişir. Bebeği anlayan, seven ve rahatlatan kişinin varlığı, bebeğin güven duygusunu geliştiren en önemli unsurdur.
İlerleyen yıllarda bebek çevresini keşfetmeye başlar. Kendi başına odalarda gezmek, uzanıp oyuncağını almak, kendi kendine banyo yapmak ya da giyinmek gibi deneyler yapar. Bu deneylerin teşvik edilmesi de bebeğin özgüveninin gelişimine katkıda bulunur. Yüksek özgüven ne demektir? Ne işe yarar?
Toplumda yüksek özgüven, "ego, bencillik" gibi kavramlarla karıştırılsa da aslında kişinin kendisine, yetenek ve becerilerine güvenmesi durumudur. Özgüveni yüksek olan kişi, kendi özelliklerinin farkındadır. Olumlu veya olumsuz davranışlarını, yeteneklerini, yapabileceklerini bilir. "Bilmiyorum" kelimesinden korkmaz, yardım isteme ve yardım alma becerisi yüksektir. Planlama becerisi gelişmiştir. Bu kişi herhangi bir durum ya da olayla karşılaştığında kendisine şunu sorar; "ne yapabilirim?".
Düşük özgüven ne demektir?
Özgüveni düşük olan yani kendisine güvenmeyen kişi, becerilerinden ziyade eksikliklerini görme eğilimindedir. Sürekli olarak özeleştiride bulunur ve kendisinden asla memnun kalmaz.
Herhangi bir olay veya durumla karşılaştığında panik, stres, kaygı ve inançsızlık hissederek halledebileceği bir görevi bile başaramaz hale gelir. Bu duygunun sürekli hale gelmesinin sonucunda depresyon, kaygı bozukluğu, intihar düşünceleri, maddeleri kötüye kullanma gibi klinik tablolar gözlenir.
Özgüven eksikliğini nasıl yeneriz?
İlk adım: Kimse mükemmel değildir. Her insanın başka yetenek ve becerileri vardır. Herkes her alanda uzman, her konuda başarılı değildir. Bu bilgiyi pekiştirmek için kişi, kendisine
merhamet göstermelidir. Kendisini eleştirmekten, eksikliklerine odaklanmaktan ve mükemmel olma isteğinden vazgeçmeli; kendi özelliklerine, edindiği bilgi ve becerilere, yeteneklerine odaklanmalıdır. Bunu yaparken de gerçekçi davranmalıdır.
İkinci adım: Cesaret, spontanite ve eylem.
Cesaret: Kişi bilmiyorsa, öğrenebilir. Yapamıyorsa, yardım isteyebilir. Hata yapıyorsa,düzeltebilir.
Spontanite: İnsiyatif almalıdır. Yetenekleri gözden geçirmeli ve hedefi buna göre şekillendirmelidir.
Eylem: Harekete geçmelidir. Küçük adımların sonunda gelen başarı hissi, devam etme dürtüsünü canlandıracak, böylece kişi sonuca daha rahat ulaşacaktır.