Neden kilo vermek istiyorum?
Daha sağlıklı olmak için (kan parametrelerini referans aralıklarına çekmek için, hareket ederken nefes nefese kalmamak için…), geçen seneki pantolonumuza girebilmek için, kendimizi daha iyi hissedebilmek için… bu liste uzayıp gider. İşin içerisine sosyal medyada “örnek” alınan kişiler, toplumda “kabul” görmüş güzellik kalıpları gibi faktörler de eklenir., küçük kar topu çığa dönüşür!
“Hedef” olarak atfettiğimiz şey ne olursa olsun bunun ulaşılabilir olması çok önemlidir. Yıllardır süre gelen alışkanlıklarımızın (yeme davranışları, düzenli egzersiz yapma ile olan ilişkimiz vs.) hepsini bir kenara koyarak bir anda “sağlıklı”sını yapmaya çalışmak başarısızlık hissini körükleyecektir. Hiç düzenli yürüyüş yapmayan birinin bir anda 1 haftada 4-5 gün yürüyüş yapmasını bekliyor olmak çok da gerçekçi bir yaklaşım değildir ancak haftada 1 gün yürüyüş yapması davranış değişikliği için bir başlangıçtır. “Diyet”e başladım denildikten sonra kişinin “kendi normal”ini sil baştan değiştirmeye çalışması kısa vadede belki bi takım sonuçların alınmasını sağlayabilir ancak bu durum sürdülemediğinden sona ermesi de kaçınılmaz olur;
“Kısa sürede çok güzel kilo verdim bırakınca fazlasını geri aldım!” Benzeri sözleri hemen hemen hepimiz duymuşuzdur. Burada bırakılan şey nedir? Kısa sürede çok güzel kilo vermiş olmak ne anlamlara gelir?
Kilo verirken yağdan verelim-kas kazanalım, şuna şöyle dikkat edelim olaylarına girmeden asıl anlatmak istediğim; başlamak veya bırakmak eylemleriyle kullanılan “diyet” aslında sanıldığı gibi başlanılan veya bırakılan bir şey olmamalıdır. Böyle olduğu takdirde ne yazık ki sürekli olarak “iradesiz, başarısız, disiplinsiz” hissedilir.