NEDEN EĞİTİM KOÇU?
Gelişen ve sürekli değişen dünyamızda insanlar olarak sürekli bir yarış halindeyiz. İnternet sayesinde artık herkes her bilgiye kolayca ulaşabiliyor. Demek istediğim artık bilginin kıymeti yok. “Ne alakası var”, “Hiç olur mu öyle şey?” diyebilirsiniz. O halde şöyle açıklayım: Ben size iki kere iki kaç eder? Diye sorsam cevaplar çok sesli olacak. Peki ben size ışığın kırılması deneyini yaptırıp elde ettiğiniz sonuçlara göre yapılması gereken matematik işlemleri ile ilgili sorular sorsam? Bir durup düşünürdük değil mi? İşte günümüz dünyasında da bilgiyi bilmek değil bilgiyi işlemek, yorumlamak daha önemli hale geldi. Ve ne yazık ki birçok öğrenci de işte bu noktada problem yaşıyor. Motivasyonu düşüyor ve başarısızlık girdabının içinde dönüp duruyor. Sadece akademik başarısı değil buna bağlı olarak iç huzursuzluk, sinirlilik hali, depresyon, aile içi çatışma yaşama, aileden uzaklaşma, okul fobisi gelişmesi v.b. birçok problem açığa çıkabiliyor. Bu noktada öğrenciye profesyonel şekilde yardım edildiği taktirde saydığımız bu problemler göğüslenebiliyor ve bir çözüme ulaşabiliyor.
Eğitim koçluğu öğrencinin potansiyelini ortaya çıkartırken aynı zamanda ona gerçekçi hedefler buldurmayı amaçlar. Bunu da Sokretes’in doğurtma yönteminde olduğu gibi öğrenciye harika sorular dediğimiz soruları sorarak yapar ve bilgiyi öğrencinin içinden adeta sökerek çıkartır, bilgiyi doğurtur. Burada en önemli amaçlardan birisi de gerçekçi, ulaşılabilir, spesifik, ölçülebilir hedefler konulmasıdır.
Bir eğitim koçu her öğrencinin biricik olduğu kabul eder. Ve zakanın doğrusal değil çok yönlü olduğunu savunur. Bu alandaki en önemli kuramcı ise H. Gardner’dır. Gardner zakanın çok yönlü olduğunu kabul eder ve zekayı sekiz alana ayırır.( Sözel zeka, matematiksel zeka, doğasal zeka, Ritmik zeka, İçsel zeka, uzamsal zeka, sosyal zeka, kinestetik zeka)Bir eğitim koçu da öğrenciyi ele ele alırken Gardner gibi bütüncül düşünür ve öğrenciye doğrusal bakmaz. Yani bir masada yemek yiyebilmemiz için o masanın bütün ayaklarının sağlam olması gerekmektedir öyle değil mi? Aynı şekilde bir öğrencinin gerçekten başarılı olabilmesi için de aile, okul, öğretmenin iş birliği içerisinde ilerlemesi gerekir. Hatta eğitim koçunun meslek sınırını aşan durumlar olduğu zaman -yani öğrencide tanısı konulmuş ya da konulmamış panik atak, depresyon, hiperaktivite ve kaygı bozukluğu v.b durumlar varsa- bu iş birliğine psikolog ve psikiyatrların da eşlik etmesi gerekebilir.
Sonuç olarak neden eğitim koçu dersek:
Çünkü potansiyel ortaya çıkartır.
Çünkü güdülenmeyi artırıp motivasyonu pekiştirir.
Çünkü problemlere farklı bir bakış açısıyla yaklaşmaya olanak tanır.
Çünkü öğrenciye öğrenmeyi öğretir.
Çünkü öğrenciyi hayata hazırlar.
Hande ENES/EĞİTİM KOÇU