Dopamine ihtiyacı olan insanlar kendilerini üzgün, yalnız veya keyifsiz hisseder. Dopamin, heyecan ve mücadelelerle ilişkili beyin kimyasalıdır. Dopamin genellikle beklentilerden kaynaklanır; örneğin kazanmanın verdiği tatminden ziyade yarışmanın heyecanı dopamin salgısını arttırır. Aşık olma hissini besleyen ve seks yapma isteğimize neden olan da bu kimyasaldır. Romantik bir ilişkinin ilk altı ayı boyunca yaşadığımız o tutkulu dönem de dopaminden kaynaklanır. Dopamin kendimizi iyi hissetmemizi sağlar. Hayatımız ilginç ve eğlenceli ise sağlıklı bir dopamin seviyesine sahibizdir. Dopamin seviyemiz düşük ise sıkıcı ve içinden çıkılmaz bir hayata hapsolmuş gibi keyifsiz ve mutsuz hissetmeye meyilliyizdir. Dopamin eksikliği motivasyonumuzu da etkiler. Uzun vadeli hedeflere odaklanmak, hazzı ertelemek ve bir işi tamamlamak için gereken sabrı gösteremeyiz.
Düşük dopamin seviyesi bizi aceleci yapabilir, kestirme davranışlara yöneltebilir. Çünkü ihtiyacımız olan zihinsel ve biyokimyasal kaynaklara
sahip değilizdir ve uyarıcı bir davranışta bulunuruz. Bu davranışın bizi geçici de olsa kurtaracağını, rahatlatacağını biliriz.
Uykusuzluk ve streste dopamin eksikliğine yol açar. Peki çözüm nedir? İlk olarak daha fazla uyuyun, meditasyon yapın.
Sevdiğiniz insanlarla iletişim kurun, güçlü yanlanıza odaklanın. Düzenli egzersiz yapmak dopamin seviyesini yükseltir. Kendimizi iyi hissettiren şarkılar bulmak, ruh halimizi yükseltmenin güzel bir yoludur. Özel beslenme ihtiyacınızı karşılayan sağlıklı ve dengeli bir diyet sürdürün.
Dopamin seviyesini yükseltmek için kendinize son derece şefkatli olun.