KERATOKONUS   Keratokonus hastalığı nedir? Keratokonus gözün ön bölümündeki saydam tabaka yani kornea tabakasının düzgün kubbemsi şeklinin bozulması, giderek incelmesi ve sivrilmesi ile karakterize bir kornea hastalığıdır. Keratokonus kimlerde görülür?          Keratokonus daha çok genç hasta grubunda görülen ve özellikle 20-40 yaşlar          arasında ilerleyen genetik geçişli bir hastalıktır. Gözü kaşımak ya da          ovuşturmayla artabilir. Allerjik hastalıklarda ya da Down sendromu gibi          durumlarla beraber görülebilir. Keratokonus hastalığının ilk belirtileri nelerdir? Keratokonus hastalığının ilk belirtileri bulanık görme ve uzağı net görememe şeklindedir. Hastalığın başlangıç evresinde sıklıkla miyop astigmat olarak ölçülen kırma kusuru sürekli artış gösterir.       4. Keratokonus tanısı nasıl konur?           Klinik muayene, korneanın ön ve arka yüzeyinin kırıcılık, eğim gibi özelliklerini            ve kornea kalınlığını gösteren topografi haritaları tanı koymada yardımcı olur.      5.  Hastalık nasıl seyreder? Korneadaki şekil bozukluğu ilerledikçe kırma kusuru gözlükle tam olarak düzeltilemez ve görme keskinliğinde azalma meydana gelir. Ölçülen numara hastaya gözlük olarak verilse bile hasta yine net görememekten şikayet edebilir. Hastanın en iyi gördüğü numara ve ölçülen numaralar arasında dengesizlik vardır. Keratokonus her 2 gözde aynı şekilde mi belirti verir?          Keratokonus her iki gözde aynı ya da farklı evrelerde olabilir. Bir gözde belirgin          keratokonus varken diğer gözde sadece topografik incelemede tanı          konulabilen ve ilerlemeyen gizli keratokonus olabilir. Keratokonus hastalığının geç evresinde ne olur?      Keratokonus çok ilerlediğinde gözün ön bölümünde korneanın konik biçimde     sivrildiği fark edilir, korneada nedbeler oluşabilir. Hastanın bu evrede görme     keskinliği çok düşüktür. Gözlük ve kontakt lens kullanamaz.   8. Keratokonusun kaç çeşit tedavisi vardır? Keratokonusun tedavisi hastalığın evrelerine ve gelişme hızına göre gözlük, kontakt lens, kollajen çapraz bağlama (cross-linking), kornea içi halka ameliyatı ve kornea nakli seçeneklerinden oluşmaktadır.   Bu tedavileri açıklar mısınız?   Başlangıç evresinde gözlükle rehabilite edilebilir. Çok ileri olmayan astigmat ve miyoplarda yumuşak kontakt lens kullanılabilir. Eğer astigmat çok düzensizse ve korneada şekil bozukluğu ilerlemişse gaz geçirgen sert kontakt lensler tercih edilir. Yeni geliştirilmiş ortası sert kenarları yumuşak hibrid lenslerle görme keskinliği çok artırılabilmektedir. Kornea çok sivrilirse kontakt lensler, kornea üzerine tam oturmaz, kayabilir, ufak nedbeler meydana gelir. Kornea kalınlığının 450 mikronun üzerinde olduğu ama keratokonusun hızla ilerlediği olgularda kollajen çapraz bağlama ameliyatı korneadaki kollajen bağları sıkılaştırarak ve korneayı sertleştirerek keratokonusu durdurmayı amaçlamaktadır. Bu yöntemle ilgili ümit verici gelişmeler olmakla birlikte ileri evrelerde uygulanamamaktadır. Orta evrede keratokonus hastaları için kornea içi halka ameliyatı önerilmektedir. Lazerle kornea içine kanal açarak şeffaf yarım daire şeklinde halkalar yerleştirilir. Böylelikle hastanın görmesi gözlüksüz olarak daha iyi seviyeye gelmektedir. Bu yöntemin dezavantajı çok ince kornealarda uygulanamamasıdır. Eğer hastalık ileri evreye gelmişse o zaman kornea nakli dediğimiz ameliyat yöntemine başvurabiliriz. Bu tedavi yönteminde korneanın çok incelmiş, sivri ve düzensiz olan orta bölümü küçük bir düğme tarzında çıkarılarak yerine bir vericiden alınan uygun büyüklükte sağlıklı kornea dokusu dikilir. Ameliyattan sonra gözdeki durum, dışardan fark edilmez ve göz renginde değişiklik olmaz, hastanın gözlük takması gerekebilir.