KARIN DUVARI FITIKLARI
Fıtık nedir ?
Karın duvarındaki zayıf bölgelerden karın içi organların karın iç zarı ( periton ) ile birlikte başka bir bölgeye genelliklerde deri altına göç etmesidir.
Karın duvarındaki zayıf bölgeler nerelerdir ?
Göbek bağının doğumdan önce geçtiği göbek deliği ( umblikus ) ve doğumdan hemen önce testislerin normal yerine göç ettiği kasık kanalı doğal zayıflık
bulunan bölgelerdir. Ayrıca başka sebepler nedeniyle yapılan karın ameliyatı kesi bölgeleri de edinsel olarak oluşan zayıflıklardır.
Karın duvarı fıtık çeşitleri nelerdir ?
Karın duvarı fıtıkları ikiye ayrılır. Kasıkta oluşan fıtıklar ve karın ön duvarında oluşan ventral fıtıklar. Kasıkta inguinal, femoral ve obturatuar fıtıklar görülür.
Epigastrik, umblikal ve kesi yeri fıtıkları yaygın görülen ventral fıtıklara örnektir. Bunlar dışında lomber bölgeden çıkan lomber fıtıklar ve ayrıca karın ön duvar dikey kası ile yatay kası arasından gelişen Spiegel fıtığıda mevcuttur.
Ne sıklıkta görülür ?
En sık görülen fıtık inguinal hernidir ( %75 ). Bunu %10-15 ile kesi yeri fıtığı, %14 ile umblikal herni, %5 ile femoral herni takip etmektedir. Her iki cinstede
en sık inguinal fıtık görülmektedir. İnguinal fıtık erkeklerde kadınlardan 7 kat daha fazla görülürken, umblikal ve femoral fıtıklar kadınlarda erkeklerden 2 kat
daha fazla görülür.
Erişkinlerde fıtık nedenleri ve risk faktörleri nelerdir ?
Ağır kaldırmak, uzun süre ayakta durma gerektirecek işlerde çalışmak, kronik öksürük ( KOAH hastalığı ), şiddetli hapşırma, kronik kabızlık, prostat büyümesi hastalığı nedeniyle zorlu idrar yapma, gebelik, batın içi sıvı birikimine sebep olan hastalıklar ( siroz , kalp yetmezliği ), hızlı kilo almak, yaşlılık nedeniyle doku mukavemetinin ve elastikiyetinin azalması sayılabilir.
Fıtık belirtileri nelerdir ?
En sık görülen şikayet fıtık bölgesinde eforla belirginleşen istirahatle kaybolanağrı ve şişlik tir. Ani gelişen fıtıklarda hastalar yırtılma hissini tarif ederler. Fıtık
kesesi içinde barsakların girdiği ve sıkışma yaptığı durumlarda; bulantı, kusma şiddetli karın ağrısı gibi barsak tıkanıklığı bulguları görülebilir. Ayrıca budurumda fıtık bölgesinde kızarıklık ve ateş gibi sistemik belirtilerde görülebilir. Fıtıklar tedavi edilmediğinde çok büyük boyutlara ulaşabilirler. Kasık fıtıkları tedavi edilmediğinde büyüyerek testis torbasına uzanabilir, cinsel hayatıda olumsuz yönde etkileyebilirler.
Fıtık tanısı nasıl konulur ?
Fizik muayene ile büyük fıtıklara kolaylıkla tanı konulabilir. Küçük ve orta fıtıklarada yine hastaya efor yaptırılarak yapılan fizik muayene ile tanı
konulabilir. Muayene ile tanı konulamayan ancak klinik şüphe olan hastalarda yüzeyel ultrasonografi , bilgisayarlı tomografi yardımcı olur. Özellikle sporcularda görülen kasık rahatsızlıklarının veya fıtıkların tanısında ise manyetik rezonans görüntüleme gerekebilir.
Fıtığın tedavisi nasıldır ?
Bugünkü bilgilerimiz ışığında tek tedavisi cerrahidir. Şikayeti olmayan küçük fıtıklar izlenebilir. Bu hastaların da 5 yıl içinde %50 sinde şikayetlerin başladığı
fıtıkların boyutlarının artış gösterdiği bilinmektedir.
Fıtık önlenebilirmi ?
Kiloyu kontrol altında tutmak, kabızlığa dikkat etmek, prostat hastalığı varsa erkenden tedavisini olmak, ağır kaldırmaktan kaçınmak, sigara içmemek
alınabilecek önlemlerdendir. Halk arasında kasık bağı olarak bilinen fıtık bağları fıtığın büyümesini önlemez. Aksine uzun süre kullanımda dokularda
oluşturduğu travma nedeniyle yapışıklıkları artırır.
Cerrahi tedavi seçenekleri nelerdir ?
Fıtık ameliyatları açık veya kapalı yöntemlerle yapılabilir. Açık yöntemler yapılan onarımlarda fıtık üzerine yapılan kesi ile açıklık tamir edilerek sentetik yama ile dokular güçlendirilir. Kapalı yöntemlerde ise küçük kesilerden girilen özel aletlerle karın içinden ve karın içine girmeden yine yama ile onarımlar yapılır. Açık ve kapalı ameliyatların birbirine üstünlükleri bulunmaktadır. Açık ameliyatlar lokal anestezi, spinal veya epidural anestezi ve genel anestezi ile
yapılabilmekte iken kapalı ameliyatlarda genel anestezi şarttır.Kapalı ameliyatlarda estetik kusur, ameliyat sonrası dönemde ağrı daha az görülür.
Ayrıca hastalar daha çabuk iş hayatına dönüş yapabilirler. Her iki ameliyat yöntemi sonrası tekrarlama riski uygun teknik ve deneyimli merkezlerde %1
lerdedir.
Tarihsel süreç içinde özellikle kasık fıtıkları için bir çok ameliyat tekniği denenmiştir. Önceleri tekrarlama riskine karşı gelişen yöntemler günümüzde
yerini hastanın konforunu artırmak ve iş gücü kaybını minimuma indirmeye evrilmiştir. Bu nedenle kapalı yöntemle yapılan ameliyatlara rağbet
artmaktadır. Bugün neredeyse bütün karın duvarı fıtıkları kapalı yöntemle tedavi edilebilmektedir. Özellikle iki taraflı kasık fıtıkları ve açık yöntemle
yapılmış ama nüks etmiş fıtıklarda kapalı yöntem önerilmektedir.
Ameliyatlarda ne tür yamalar kullanılmaktadır ?
Tüm dünyada en sık polipropilen den üretilen sentetik erimeyen yamalar kullanılmaktadır. Bunun dışında eriyebeilen ( Vicryl ) ve yarı eriyebilen karma
yamalarda mevcuttur. Karın içerisinden yapılan onarımlarda yamanın bir yüzünün barsaklara yapışmaması için özel bir madde ile donatılmış Dual
yamalarda mevcuttur. Bu yamaların maliyeti daha fazladır. Teknoloji ilerledikçe yeni nesil gözenekleri değişken veya kendiliğinden yapışan dikiş gerektirmeyen, kullanılacağı bölgeye göre anatomik yamalarda mevcuttur.
Ameliyat sonrası dönemde nelere dikkat edilmelidir ?
Fıtık ameliyatlarında hastanede yatış süresi genellikle 1 gündür. Hastalar kapalı ameliyatlardan sonra 3-5 gün içinde açık ameliyatlardan sonra 1 hafta içinde gündelik aktivitelerine başlayabilirler. 2 hafta sonra hafif egzersizlere başlanırken ağır egzersizler 3 ay önerilmez. Ameliyatlardan sonra kanama,
enfeksiyon gelişimi, ameliyat bölgesinde sıvı birikimi, gibi komplikasyonlar erken dönemde görülürken, kronik ağrı erkeklerde testislerin küçülmesi nadirde
olsa geç dönemde görülebilmektedir. Her iki teknikte de komplikasyon oranları birbirine yakındır.
Hamilelik döneminde gelişen fıtıklar ne zaman ameliyat edilir ?
Hamilelikte karın içi basıncın artması nedeniyle oluşan fıtıkların tedavisinde tartışmalar vardır. Bugün için sezaryanla doğum yapacak gebelerin fıtık
tamirlerinin aynı anda yapılması da önerilmektedir. Ancak en doğrusu doğumdan sonra karın duvarının ve kas yapısının toparlanmasının
beklenmesidir.
Sonuç
Karın duvarı fıtıklarının ameliyat dışında tedavisi yoktur. Hastalara teşhis konulduktan sonra elektif şartlarda ameliyatlarını olmaları önerilmektedir.
Büyük fıtıkları olan veya acil ameliyat edilmesi gereken hastaların ameliyat dönemi ve sonrası konforu azalmaktadır. Fıtık ameliyatlarında kapalı yöntemle
yapılan ameliyatlar giderek yaygınlaşmaktadır. Özellikle hasta konforu için kapalı yöntemin avantajları oldukça fazladır. Ancak ameliyat tekniğine karar
verirken hasta bazlı değerlendirme yapmak gerekir. Hastanın yaşı, ek hastalıklarının olup olmadığı, genel anestezi alıp alamayacağı, hastanın ekonomik durumu, fiziksel aktivite durumu göz önünde bulundurulmalıdır. Ayrıca fıtığın tipi, büyüklüğü, tekrar eden fıtık olup olmadığı gibi ftıkla ilgili
faktörlerde dikkate alınmalıdır.
Dr. Tufan Hacıahmetoğlu