ACT’in 2. dalga terapilerden en önemli farkı semptom odaklı olmamasıdır. Bu modellerde semptomun değiştirilmesine yönelik agresif müdahaleler kullanılırken ACT ‘’semptom’’ etiketlemesi yapmaz. Danışanın sorun olarak getirdikleri ‘’tıkanmış’’ olma hali olarak görülür. Bu hal bir hastalık ve problem değil insan zihninin yapısı gereği ortaya çıkması doğal olan bir durumdur. Olumsuz olarak tarif edilen düşünce, duygu, yaşantılar her zaman ortaya çıkabilmektedir, bunları ortadan kaldırmanın bir yolu yoktur. Gerekli becerilerin öğrenilmesiyle insan olmaktan kaynaklanan bu durumların içinde farklı seçimlerin yapılabilmesi mümkün kılınır. Değer kavramı ACT’in 2. dalga terapilerden farklı olarak işlediği önemli araçlardan biridir. Burada varoluşçu bir yaklaşıma temas ettiğini görebiliriz. Anlamlı bir hayatın eyleme dökülebilmesi amaçlanmaktadır.