Günümüzde şiddet hem dünyada hem de Türkiye'de toplumsal bir sorun haline gelmektedir. Gençler de dahil olmak üzere toplumda şiddet olaylarının arttığı ve yaygınlaştığı ve gençlerin daha fazla risk altında olduğu belirtilmektedir (Ali ve Ali 2015). Şiddet kavramı literatürde farklı disiplinden birçok araştırmacı tarafından ele alınan ve tanımlanan bir kavramdır. Bu nedenle üzerinde uzlaşılmış bir şiddet tanımı bulmak zordur. Ancak en genel tanımlama Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından yapılmıştır. Bu tanımlamaya göre şiddet, mağdurun yaralanmasına, ölümüne veya psikolojik zarar görmesine neden olabilecek bir tehdit veya gerçeklik biçiminde başka bir kişiye karşı kasıtlı olarak fiziksel güç kullanımıdır (DSÖ, 2002). Başka bir tanımda şiddet, öfke ve düşmanlık duygularının baskı ve güç kullanarak karşı tarafa yöneltilmesi sonucu karşı tarafın fiziksel, zihinsel ve sosyal olarak zarar görmesine yol açan bireysel ve toplu hareketlerin bütünü şeklinde açıklanmaktadır (Budak, 2000).
İnsanoğlu yalnız yaşayamayan, başkalarıyla bir arada var olabilen ve yakın duygusal bağları ihtiyaç duyan bir canlıdır. Bu bağın ortaya çıkardığı aşk veya yakın ilişki kimi zaman kişisel bir ilişki, kimi zaman kişisel ilişkinin özel bir ögesi veya özelliği, kimi zaman da bireyin bir başkasına karşı hissettiği belirli bir duygu olarak ortaya çıkmaktadır (Koçak ve Can, 2019). Söz konusu yakın ilişki flört kavramı ile açıklanmaktadır. İngilizce “dating” teriminin Türkçe kullanımı oan flört, evli, nişanlı ya da buna benzer birlikteliği olmayan iki kişi arasında arkadaşlık ilişkisinin ötesinde romantik, cinsel veya duygusal yakınlık içeren ilişki olarak tanımlanmaktadır (Murray ve Kardatzke, 2007). Flört, uzun süreli romantik ilişkiler, kısa süreli romantik ilişkiler, tek seferlik randevular, tek gecelik ilişkiler, sadece bir cinsel partner, bir veya daha fazla kişiyle takılma, bir grup arkadaşla sohbet etme biçimini alabilir. Bazı ergenler flört etmeyi kararlı tek eşli bir ilişki olarak tanımlarken, diğerleri flört etmeyi bağlayıcı olmayan bir ilişki veya bir kişinin aynı anda birden fazla partnerle olabileceği bir ilişki olarak tanımlar (Demirtaş, 2019).
Bireylerarası etkileşimin yoğun olduğu flört sürecinde ilişkiler bir taraftan başka kişilerin ilişkilerinden etkilenirken diğer taraftan da diğer ilişkileri etkilemektedir. Bu sürecin önemli bir özelliği de flört ilişkisinin bitmesi veya nefret, öfke ve sevgi gibi başka duygulara evrilmesidir (Atak ve Tastan, 2012). Bireyler arasında yaşanan şiddet türlerinden birisi olan flört şiddeti bireyin flört ilişkisi içindeki partnerine karşı bilinçli veya bilinçsiz şekilde fiziksel, cinsel, duygusal ve psikolojik şiddet içerikli davranışlarda bulunması olarak tanımlanmaktadır (Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi, 2014). Başka bir tanımlamada flört şiddeti aile içinde yaşanan şiddetten ayrı olarak evli veya evli olmayan kişilerin yakın duygusal ilişkilerinde yaşamış oldukları şiddet şeklinde ifade edilmektedir (Kütük vd., 2018). DSÖ ise flört şiddetini 19-29 yaş arasında birbirlerini tanıyan ya da tanımayan, ilgisi olan ya da olmayan bireyler arasında yaşanan şiddet olarak açıklamaktadır. Flört şiddetinin genellikle ev dışında gerçekleşen, daha çok fiziksel ve cinsel saldırılara ve cinayetlere kadar varabilen bir dizi eylemi içerdiğini vurgulamaktadır (DSÖ, 2015).
Romantik yakın ilişkilerde olan kişiler, bazen partnerleriyle yaşadıkları çatışmaları çözmek için partnerlerine karşı şiddet içeren ve ilişkide yıkıcı olabilecek taktiklere başvururlar (Straus, 1979). Flört şiddetine yönelik tanımlar incelendiğinde farklı türlerinin olduğu görülmektedir (Şekil 1).
Şekil 1: Flört Şiddetinin Türleri (Öztürk vd., 2018)
-
-
-
- Fiziksel Şiddet
-
-
Flört ilişkisinde fiziksel şiddet, yakın ilişki içerisindeki partnere yönelik gerçekleştirilen tokat atma, itme, sarsma, yakma, dürtme, saç çekme veya partnere yönelik silah kullanma gibi maksatlı bir şekilde fiziksel güç kullanılan ve ölüm veya yaralanma gibi sonuçlara yol açan davranışlardır (Saltzman vd., 2002).
-
-
-
- Psikolojik Şiddet
-
-
Flört ilişkisinde psikolojik şiddet partnere karşı hareket, söz veya silahla tehdit içerikli davranışlarda bulunmak olarak açıklanmaktadır (Saltzman vd., 2002). Başka bir tanımlamaya göre genellikle sözel olarak aşağılayıcı veya saldırganca davranışlarda bulunmak, alay, tehdit ve kısıtlayıcı tepkiler vermek olarak ifade edilmektedir (O‘Leary ve Maiuro, 2001). İftar (2016) tarafından yapılan çalışmada üniversite öğrencilerinin hem geçmiş yıllarda hem de şimdiki ilişkilerinde daha çok psikolojik şiddete maruz kaldıklarını tespit etmiştir. Partneri aşağılayarak onun neler yapıp yapmayacağını kontrol etmek, ondan bilgi saklamak, ona ait paraları kullanmak, partneri kasıtlı olarak utandıracak veya onu küçük düşürecek davranışlarda bulunmak psikolojik şiddetin diğer formlar olarak karşımıza çıkmaktadır (Saltzman vd., 2002).
-
-
-
- Cinsel Şiddet
-
-
Flört ilişkisinde cinsel şiddet, partneri cinsel ilişkiye zorlamak veya daha çok cinsel ilişkiye girmek gibi davranışlardır (Saltzman vd., 2002). Flört ilişkisinde cinsel şiddet davranışında tecavüz etme, tecavüz girişmi, kürtaj ve doğum kontrolü gibi davranışlar da görülmektedir (Miller vd., 2007). Bunun dışında partnere cinsel ilişki için fiziksel güç kullanmak, gönülsüz olmasına rağmen onunla cinsel birliktelik yaşamak veya cinsel teması kötüye kullanmak gibi diğer formlar da cinsel şiddet içerikli davranışlardır (Saltzman vd., 2002).
-
-
-
- Sosyal Şiddet
-
-
Partnerin arkadaş çevresi ile iletişimini engellemek ve onu kısıtlamak, partneri yasa dışı aktivitelere yönlendirmek, özel yaşantısına veya eşyalarına zarar verici davranışlarda bulunmak sosyal şiddet içerikli davranışlar içerisindedir (Saltzman vd., 2002).
-
-
-
- Dijital Şiddet
-
-
Sürekli olarak partneri telefonla arama, kısa mesaj gönderme, sosyal medya hesapları üzerinden partilerin kimlerle iletişime girdiğini kontrol etme gibi davranışlar sıkça görülen dijital şiddet davranışlarıdır (Koçak ve Can, 2019). Dijital şiddet flört ilişkisinde kişinin partnerini kısa mesaj ve mail gibi dijital araçlarla tehdit etmesi veya ona şantaj yaparak zarar vermesini içeren her türden faaliyet olarak tanımlanmaktadır (Steinhaver, 2008). Görüldüğü gibi dijital şiddet geleneksel şiddet olgusuna ait bütün özellikleri taşımaktadır.
-
-
-
- Israrlı Takip Şiddeti
-
-
Israrlı takip, bir kişinin cinsel istek ya da yöneliminden dolayı partnerlerine yönelik gizli ya da açık şekilde sarkıntılık ve taciz davranışı olarak nitelendirilecek fiilleri belirli bir süreklilik ve bütünlük içerisinde takip etmesidir (Wells, 1997). Başka bir ifadeyle bir kişinin belirli bir zamanda aşırı rahatsızlığa neden olacak biçimde veya bütüncül olarak değerlendirildiğinde taciz veya sarkıntılık olarak nitelendirilecek bir davranışı gerçekleştirmesi veya gerçekleştirme ihtimali bulunması olan davranışlar ile takip altına alınmasıdır (Lawson-Cruttenden, 1996).
Flört şiddeti kavramı anlaşılması ve detaylı şekilde ele alınması açısından her ne kadar sınıflandırılmış ve farklı başlıklar altında ele alınmış olsa da yapılan tanımlamalar flört şiddetinin genel olarak fiziksel, psikolojik ve cinsel şiddet davranışları ile içiçe olduğunu ve bu sınıflamaların birbirlerini takip ettiğini ortaya koymaktadır.
Literatürde flört şiddetinin anlaşılması ve yapısının ortaya konulması adına pekçok yaklaşım bulunmaktadır. Literatüre bakıldığında flört şiddeti konusundaki kuramsal yaklaşımların farklı başlıklar altında ele alındığı görülmektedir. Bu gruplandırma sınıflandırma yapılırken flört şiddeti üzerinde etkili olan faktörler dikkate alınmıştır. Aralarında bazı farklılıklar olsa da bu yaklaşımlar toplumsal yapı, sosyal ve ekonomik kaynaklar ile sosyal statü gibi etmenlere vurgu yapmaktadır (Larsen, 2016).
-
-
-
- Sosyal Öğrenme Teorisi
-
-
Bu yaklaşım flört şiddeti konusunda yapılan araştırmalarda bireylerarası yaklaşıma temel olmaktadır. Bu yaklaşım bireylerin flört şiddeti de dahil olmak üzere farklı türdeki saldırganlık davranışlarını edimsel koşullanma, klasik koşullanma ve gözlem yoluyla öğrenme gibi temel ilkeler yoluyla edildiğine vurgu yapmaktadır (Bandura, 1977). Bu yaklaşım ile tutarlı olarak flört şiddetine başvuranların ailelerinde flört şiddetine tanık oldukları ve fiziksel istismara uğradıkları saptanmıştır (Dutton vd., 1996; Kwong vd., 2003). Sosyal öğrenme kuramı flört şiddetinin çocukluk yıllarında sosyal referans veya sosyal modelleme yoluyla ortaya çıktığını savunmaktadır. Buna göre çocukluk yıllarında doğrudan fiziksel şiddete maruz kalan veya buna şahit olan kişilerin yetişkinlik yıllarında sorunların çözümü için şiddete yöneldikleri belirtilmektedir. Bu durumu destekleyen araştırmalarda çocukluk yıllarında şiddeti deneyimleyen kişilerin ilerleyen yıllarda şiddete başvurdukları ortaya konulmuştur (Hotaling ve Sugarman, 1986; Shook vd., 2000).
-
-
-
- Bağlanma Teorisi
-
-
John Bowlby tarafından geliştirilen bağlanma kuramı bireyin kendisi ve kendisi açısından önemli olan diğerleri ve onlar tarafından paylaşılan ilişkileri içeren bir modeldir (Mcvay, 2012). Bu yaklaşıma göre çocuğun erken dönemdeki bağlanma ilişkisi onun yaşamı boyunca gelişimi ve ilişkileri üzerinde etkili olmaktadır (Bowlby, 1988). Erken dönemde güvensiz bağlanma ilişkisi sonraki yaşantıda bireyin duygusal ilişkilerinde düzensizliğe neden olmaktadır (Keiley, 2002). Hazan ve Zeifman (1999) yaptıkları çalışmada bebek ile bakım veren arasındaki bağlanma örüntüsünün bireyin ilerleyen yıllarında kurduğu romantik ilişkinin psikolojik ve fiziksel sağlık üzerinde benzersiz bir güce sahip olduğunu ortaya koymuşlardır. Araştırmalar güvenli bağlanma örüntüsü geliştiren kişilerin flört ilişkilerinde yüksek memnuniyetin yanında çatışma çözme becerisine ve daha iyi iletişime sahip olduklarını ortaya koymaktadır (Feeney, 1999; Mikulincer ve Shaver, 2007). Flört ilişkisinde daha etkin iletişim kurabilen çiftler arasında şiddet olgusunun daha az yaşanması beklenmektedir.
Flört şiddeti literatürde farklı disiplinden birçok araştırmacı tarafından ele alınan bir konu olmuştur. Araştırmacılar flört şiddetinin yaygınlığını, demografik değişkenlerle ilişkisini, nedenlerini ve sonuçlarını ele alan çeşitli araştırmalar yürütmüşlerdir. Kaya ve arkadaşları (2000) üniversitede eğitim gören 700 kadını dahil ettikleri çalışmalarında katılımcıların %84’ünün cinsel şiddete maruz kaldıklarını şiddet faillerinin ilk sırasında sevgililerin olduğunu tespit etmişlerdir. Karatay ve (2018) yaptığı bir araştırmada flörtüne şiddet uygulama davranışı bakımından kadınlar ve erkekler arasında anlamlı fark bulunmamaktadır.
Şimşek ve Kavas (2018) ise flört şiddeti üzerine yaptıkları bir araştırmada, erkeğin flörtte uyguladığı fiziksel şiddete yönelik tutum cinsiyete göre anlamlı bir düzeyde farklılaşmakta olduğunu ve buna göre erkek öğrencilerin erkeğin flörtte uyguladığı fiziksel şiddete yönelik tutumları kız öğrencilere göre daha olumlu olduğu sonucuna ulaşmışlardır. Yine aynı araştırma sonucunda, araştırmanın değişkenleri olan benlik saygısı ile flörtte fiziksel şiddete yönelik tutum arasında hem erkeklerde hem de kadınlarda pozitif yönde anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Buna göre benlik saygısı arttıkça erkeğin de kadının da flörtte uyguladığı fiziksel şiddete yönelik tutumu da olumlu yönde artmakta olduğu, kişilerin kendileriyle ilgili algıları olumlu düzeyde artış gösterdikçe flörtte fiziksel şiddete olan eğilim de olumlu yönde artmakta olduğu görülmüştür.
Sezer ve Sumbaş (2018) yapmış olduğu bir araştırmada cinsiyet değişkeni açısından incelendiğinde erkeklerle kadınlar arasında çiftler arası şiddeti kabul düzeyleri açısından farklılık görülmüştür. Araştırma sonucuna göre erkekler çiftler arasındaki şiddeti daha fazla kabul etmektedirler.
Polat ve arkadaşları (2006) 164 üniversite öğrencisini dahil ettikleri araştırmalarında erkek ğrencilerin %41’inin kadınların ise %50’sinin partnerinden en az bir defa fiziksel şiddet gördüğünü, Katılımcıların %36’sının ise bir şekilde fiziksel şiddete maruz kaldıklarını ortaya koymuşlardır.