*Evlilikte görülen cinsel sorunların nedenlerini aşağıda özetlemeye çalıştım.

Eski sitem ve gücenmeler; geçmişle ilgili gücenme ve sitemler evlilikte cinselliğe isteksizlik ya da orgazm bozuklukları biçiminde yansır.
Eşe duyulan gizli öfke: İsteksizlik, orgazm bozukluğu ve erkeklerde ereksiyon bozukluğuna neden olurken, erken boşalma ve vajinusmusu kötüleştirebilir.
Dominant eşe tepki: olarak cinsel gücü elinde tutmak için kişi isteksizleşir ve cinselliği sabote eder. Erkeklerde psikolojik sertleşme bozukluğunun en sık görülen nedenlerindendir.
Bakımsızlık-rehavet: Çiftlerin genelde birbirlerine iletmeye çekindikleri ancak düzelttiğinde evlilikteki cinsel sorunlara hızla olumlu yansıyan bir durumdur.
Sürekli dokunma: Cinsellik dışında sürekli dokunmaya çalışma özellikle kadınlar açısından itici bulunan ve cinsel isteksizliğe ve orgazm sorunlarına neden olan bir durumdur.
Genel ilgisizlik: Genel ilginin sadece cinsellik öncesi gösterilmesi ve diğer durumlardaki ilgisizlik cinsel istek ve uyarılmayı azaltır.
Cinsel iletişim ve geri bildirim eksikliği: Çiftlerin nelerden hoşlandıklarını belirtmeleri yani cinsel geri bildirim ve fantezi paylaşımı genelde kültürümüzde kısıtlı olarak kabul gören ya da uygulanan bir durumdur. Bazen geri bildirimi cesurca paylaşmak evlilikteki bir çok cinsel sorunu oluşmadan engeller.
Cinsel Perspektif farkı: Cinsellikle ilgili inanış ve mitler bir çok soruna neden olabilir. Örneğin aynı anda orgazm olmaya çalışan bir çift tamamen cinsellikten soğuyabilir. Ya da seksi erkek başlatır inancı evlilikte cinselliği bozan önemli faktördür.
Ciddiye alınmama: “Sen beni sadece yatakta istiyorsun” bakış açısı cinsel soğukluğa neden olabilir. Bağımlılık (anne oğul baba kız vs): Kadın erkek enerjisi unutulup sadece şevkate odaklanıldığında evlilikte cinsellik bozulur.
Kutsal kadın sendromu: Yukardakine benzer biçimde evlenilecek kadın eğlenilecek kadın bakış açısı, seks ateşini soğutabilecek ve evlilikte cinsel sorun oluşturabilecek önemli bir faktördür.
Doğum kontrol korkusu: Bu korku bilinçdışı bir biçimde cinsel isteği, sertleşmeyi ve orgazmı negatif biçimde etkileyerek evlilikte cinselliği bozabilir.
Aşırı saygı ve aynılık: Burada Ester Perelin lafını hatırlatmak isterim “yatakta demokrasi olmaz” mükemmeliyetçi olmayın, şaşırtın önerilerini hatırlatmak isterim.

Yukarıdaki faktörler göz önüne alındığında evlilikte yaşanan cinsel sorunların tedavisinde, cinsel terapilere ek olarak, evlilik terapilerinin uygulanması uygun görünmektedir.