Nasıl bir başlık bu dediğinizi duyar gibiyim. Haydi kapatın gözlerinizi ve bu kokuyu hayal edin. Çocukken, dışarıdan eve girdiğinizde, yeni pişmiş o kek kokusunu hissedin. Geldi değil mi o tanıdık koku burnunuza? Hani evi ev gibi hissettiren...      Partner seçimi, hayatımızdaki önemi yadsınamayacak bir seçim. Zamanımızın çoğunu birlikte geçireceğimiz, belki bir evi,bir ömür paylaşacağımız,aynı yatakta yatıp, aynı sabaha uyanacağımız,belki bir çocuk sahibi olmak isteyeceğimiz bir partner. bu nedenle, bu kadar önemli birini bulmak, bir birliktelik yaratmak ve bunu sürdürmek için zaman ve emek harcarız. Bu önemli kararı alma sürecinde bazen bilinçli bazen farkında olmadığımız değerlendirmeler yaparak seçim yaparız. Bu seçimimizi, yakınlık,inançlarımız, çiftler arası uyum ve fiziksel çekim gibi faktörlerin etkilediği, araştırmalarda görülmüştür. Karşımızdaki bireyde aradaığımız bu faktörler, her zaman gerçek değerlendirmelerimiz sonucu olarak karşımıza çıkmaz. Özellikle ilişkimizin başında yaşadığımız yoğun çekim yaşarız. Yaşadığımız bu yoğun çekimin ilk başta nedeni tam olarak belli değilken, ilişkinin ilerleyen zamanlarda daha yoğun duygular yaşamamıza neden olabilir. Bu durum, yaşadığımız çekimin altında farklı farklı nedenlerinin olmasından kaynaklıdır. Sonuç olarak, nedeni farklı olan bu çekim, karşı tarafı değerlendirme şeklimizi,aldığımız kararları derinden etkiler. Lütfen o kek kokusunu hatırlmaya devam edin!      Kişinin ilk çocukluk döneminde, ebeveynleriyle kurduğu ilişkinin, o kişinin ilişkilere bakış açısının temelini oluşturduğuna dikkat çekiyor bağlanma kuramı. Yani çocukluk döneminde kurulan bağlanma stili, yetişkinlikte de devam ediyor. O halde şunu söyletebiliriz ki, bizlere ilk bakım verenle kurduğumuz ilişki-bağ bize dünyanın nasıl bir yer olduğu, güven duysunun ne olduğu, kişiler arası ilişkinin ne olduğu hakkında bilgiler verir. Bu bilgi nasıl oluştuysa beynimizde,diğer ilişkilerimizin de böyle olması yönünde güçlü bir inancı da beraberinde getirir.      Dolayısıyla, ebeveynimizle kurduğumuz ilişkiye benzer ilişkileri arar, bu tarz bir ilişki kurabileceğimiz kişilerle yakınlık kurarız. Yani çocukken evimizde pişen o kekin kokusunu, her evde almak isteriz. Çünkü bildiğimiz şey bizi daha güvende hissettirir ve o kek kokusu bizi içine çeker.