Ek gıdaya geçiş için en ideali 6. ay sonu olup geçişin yavaş olması gerektiğini, ana beslenme ögesinin anne sütü olduğunu ve ek gıdaların sadece destekleyici unsur olduğunu vurgulamalıyım. Amacımız ilk 2 sene anne sütü ile devam edebilmektir.
Ek besini ana öğün, anne sütünü ise destekleyici öğün haline getirirsek 24. ay sonuna kadar anne sütü devamlılığını sağlayamayabiliriz. Çünkü ek gıda miktarı arttırıldıkça bebeğimizin erken doyması ve daha az emmeye ihtiyaç duymasına yol açarız. Daha az emme ihtiyacı ile daha az süt üretilecek ve bir süre sonra anne sütü kesilecektir. Geçiş oldukça yavaş olmalıdır.
Anne sütü sonrası tok olduğu için, uykudan tam uyanamadığında ya da uyku saatine yakın beslendiğinde ise isteksiz ve sinirli olması sebebiyle kolayca reddedecektir.
Ek gıdaları hazırlarken kesinlikle süzgeç ya da blender kullanılmamalı, besinler çatalla ezilmelidir. Bebeğimiz yutamayacak, boğulacak kaygısı ile çatal yerine diğerlerini kullanırsanız belki de kreş yaşına kadar püre hazırlamanız gerekecektir. Henüz dişleri olmasa dahi bebekler rahatça alabilirler pütürlü gıdaları. Tüm ek besin miktarı 6. ayında toplam 1 kahve fincanını, 7. ve 8.ayda 2 kahve fincanını 9. Ay sonrası da 2 çay bardağını geçmemelidir.
Öğünleri verebilmek için acele edilmemeli ancak yarım saatten uzun sürmesine de izin verilmemelidir. 6.ay itibariyle destekli vaziyette mama sandalyesine oturtulabilir, 8. Ay sonrası kendi kendisini eliyle besleme fırsatı verilebilir, 12 ay itibariyle kaşık ve çatalla beslenmeye teşvik edilmelidir. Ana öğünler arasında 4 saat ara öğünler arasında en az 2 saat bulunmasına dikkat edilmelidir. Bebeğimiz ağzını kapattığında kesinlikle zorlamamalı, tablet, telefon eşliğinde beslemeye çalışmamalıyız.
Ek Beslenme Önerileri
Bebeğinizin tüm yaşamı boyunca sağlıklı olabilmesi için ilk yaş beslenmesi son derece önemlidir. Bebeğinizin 2 yaşına kadar anne sütüne ihtiyacı olup ek beslenmeye en erken 4-6 ay aralığında geçilebilir.
Doğum sonrası anne kendine gelir gelmez emzirmelidir.
6. ay sonrası anne sütü tek başına bebeğin gelişimi için yeterli değildir ve ek gıdalara geçilmelidir.
Ek Gıda Döneminde Dikkat Edilecek Noktalar
Bebeğe verilecek tüm gıdalar; ilk bir yıl şekersiz, tuzsuz ve baharatsız olmalıdır.
Sadece yemeğin suyunun değil içindeki tanelerin de verilmesi gerekmektedir.
Et ve tavuk suyu sanıldığı kadar besleyici değildir. Ayına uygun olarak bu besinlerin kendisinin de verilmesi önemlidir.
Yeni başlanacak ek gıda mutlaka bebek açken verilmelidir.
Ek besinler bebeğe kaşık fincan ya da bardakla verilmelidir. Ek gıda hazırlanırken gıdalar çatalla ezilmeli, süzgeç ya da blender kesinlikle kullanılmamalıdır.
Bebeğe hazırlanacak gıdalar taze olmalı, konserve, hazır çorba, çay, kolalı gıdalar verilmez.
Ek gıda taze hazırlanma sonrası buzdolabında muhafaza edilemiyorsa en fazla 2 saat oda ısısında bekletilmelidir.
Lezzeti beğenilmeyen ek besinlerde ısrarcı olunmamalı bırakılıp birkaç gün sonra denenmelidir.
Bebek beslenmesi sabır ve dikkat gerektirir. Bebeğe gösterilen gergin, öfkeli, ısrarcı tavır ve davranışlar onun gıdaları reddetmesine neden olabilir.
Bebeğinizin 0-1 yaş aralığında yeterli ve doğru beslendiğinin en iyi göstergesi aylık olarak büyüme ve gelişmesinin takibidir.
Kliniğimde ek gıda başlanması ile ayrıntılı öneriler ve her ay yemek tarifleri ile ilgili destek verilmektedir.
Ek Gıdalara Ne Zaman Başlamalı ve Nelere Dikkat Etmeliyim?
Anne sütü, zamanında ve sağlıklı doğan her bebeğin hayatının ilk 6 ayında tek başına normal büyüme ve gelişmesine yetecek tüm besin ögelerini sağlayan en uygun besindir. Dünya Sağlık Örgütü tarafından bebek beslenmesinde ilk altı ay sadece anne sütü kullanılması ve 2 yaşına kadar devam edilmesi öneriliyor. Emzirme, anne ile bebek arasındaki duygusal bağı güçlendiriyor ve sağlıklı bir ilişki kurulmasını sağlıyor. Anne sütü her zaman kullanıma hazır ve steril bir besin kaynağı olup yapılan çalışmalar her annenin süt içeriğinin bebeğin ihtiyacına göre değiştiğini gösteriyor. Örneğin zamanından önce doğan düşük doğum ağırlıklı bir bebek için annesinin sütü normalden daha fazla yağ içerir. Bir diğer örnek yaz aylarında anne sütünün su içeriği kendiliğinden artar. Bebeğin ihtiyacı ne ise süt o şekilde düzenlenir. Ve her annenin süt içerik dengesi bebeğine özel. Adeta bir mucize anne sütü ve sabit değil ihtiyaca göre değişiyor. Anne sütü canlıdır.
Ek gıdalara 6.aya kadar geçilmemesini istememin bir diğer nedeni de sağlıklı mikrobiyatayı sağlayabilmek. Mikrobiyata insan vücudunda yaşayan bakterilerdir. Her insan yaklaşık 60 trilyon hücreden oluşur. Bunun 30 trilyona yakını insan vücut hücreleri 30 trilyona yakını da bizlerle yaşayan bakterilerdir. Çoğunluğu sindirim sistemimizde yaşayan bu bakterilerin son çalışmalar sağlıklı bir bağışıklık sistemi gelişiminden tutunda kişinin zayıf ya da kilolu olmasına, kronik ve alerjik hastalıklar, depresyon, otizm gibi rahatsızlıklardan malignitelere kadar önemli rol oynadıklarını gösteriyor.
Bebeğinizin yaşantısı boyunca bir daha asla sadece anne sütü ile besleneceğimiz bir dönemi olamayacak. Ancak yaşamımız , yemek yiyerek geçecek. Kaygınız ilk 6 ay anne sütü ile doyamayacağı yönündeyse fikrimi belirteyim: ben kliniğimde takip ettiğim hastalarımın aylık izlemlerinde 4.ayları itibariyle gerek emme sürelerinin kısalması gerekse hareketliliklerinin artması sebebiyle ilk 3 aydaki gibi kilo alamayabileceklerinin bilgisini ailelerine veriyorum. Ki bebeğim eskisi gibi kilo alamadı , yeterince büyümüyor ya da sütüm yetmedi kaygısıyla erkenden ek beslenmeye geçmesinler. Bizlerin sorumluluğu sizlere son bilimsel çalışmalar neleri gösteriyorsa paylaşmak sonra da bu süreci birlikte karar vererek yönetmemizi sağlamak. 5. ayda ek beslenmeye geçmek zorunda kaldığımız istisnai durumlar var tabi ki.
Ek Beslenmeye Geçerken Nasıl Bir Aşamayla Karşı Karşıyayız ve Hangi Hazırlıkları Yapmalıyız?
Bu ayda bebeklerin daha büyük bir kısmı destekli oturabilirken, küçük bir kısmı da desteksiz oturabiliyor. Beslenme saatlerinde bebeğinizin ,aile ile birlikte masada olabilmesi önemli. Dolayısıyla önce bir ‘Mama Sandalyesi’ ediniyoruz. Mama sandalyesi alırken sırt kısmının terletecek naylon kumaş olmamasına dikkat etmenizi öneriyorum. Özellikle yaz döneminde bebeği terletip orada vakit geçirmesinde rahatsızlık yaratabilir. 6.aydan daha erken ek gıdaya geçtiğim örneğin 4.5 ayında olan ve henüz birkaç dakikadan daha uzun 90 derece açıyla oturtulması uygun olmayan bebeklerde sırt derecesi ayarlanabilen ev tipi ‘Ana Kucağı’ edinmelerini öneriyorum. Böylece yaklaşık 60 derece bir sırt eğimi sağlanarak bebeğin aile ile aynı ortamda beslenmesi sağlanabilir.
Ek Gıda Nasıl Hazırlanmalı?
Ek gıdaların nasıl hazırlanacağı oldukça önemli. Kesinlikle süzgeç ya da blender kullanmamanızı öneriyorum. Pütürlü gıdalara alıştıramazsanız kreş yaşına kadar püre hazırlamak zorunda kalır,12 ay civarında da bebeğin yutma sorunu olduğu kaygısıyla karşı karşıya kalırsınız. Çünkü en ufak pütürlü bir gıda verdiğinizde çıkaracaktır. Sebzelerini mümkün olduğunca besin değerini koruyabilmesi için buharda pişirmenizi öneriyorum. Ancak bunun için özel buharlı pişiriciler almanıza gerek yok. Evinizdeki tencerelere takılabilen portatif süzgeçlerle de sağlayabilirsiniz bu koşulu. Meyveleri ise cam rende ile hazırlamanızı öneriyorum ki hem posasından faydalanabilsin hem de vitamin değerini kaybetmesin. Beslenmede kullanacağımız kaşık metal olmamalı. Porselen ya da silikon kaşıkları öneriyorum. Ve tabi ki yoğurdumuzu kendimiz mayalıyoruz. Günlük hazırlamaya çalışıyoruz. Bunlar ek beslenmeye yeni geçtiğimizde besinleri hazırlarken dikkat edeceğimiz birkaç önemli nokta.
Bebeğimize Karşı Tutumumuz Nasıl Olmalı?
Bu konuda sizlerden istediğim en önemli tutum, bebeğiniz ağzını sıkı sıkı kapattıysa onu zorlamamanızdır. Tabletle, telefonla oynatarak, oyalayarak yedirmeye çalışmayın. Biliyorum biz anneler bebeğimizi besleyebilirsek ancak kendimizi yeterli hissediyoruz. O yemediğinde üzgün, gergin mutsuz oluyoruz. Bazen bu durum adeta bir savaşa dönüşüyor. Zorlamanızın 2 sakıncası var. İlki bebeğinizin “Doyma Duygusu”nun gelişimini engelliyorsunuz. Bebek siz onun doyduğuna ikna olduğunuzda doymuş oluyor. Kendi iradesiyle doymayı öğrenemiyor. Toplumumuzun geleneksel anne davranışı ‘’Tabakta yemek kalmayacak ‘’ olduğu için çoğumuz göz zevki için yiyoruz diyoruz ve doymayı bilmeyip hayatımızı diyet yaparak geçiriyoruz.
Peki bebeğimiz eğer istekli ve yiyorsa? Ölçüsü ne kadar olmalı?
Bebeklerin ölçüsü kendi el büyüklükleri kadardır. Yani bir çay kaşığı kadar başlattığımız öğün yavaş yavaş arttırarak birkaç tatlı kaşığına ulaşacaktır. Bebekler çiğnemeyi bilemezler. Dillerini dışarı doğu çıkarıp çekerek öğütürler. Küçük miktarlarda verirseniz bir engelle karşılaşmamış olursunuz. Daha da artabilir tabi. Ancak bebeği doyurur. Oysaki ek beslenme döneminde de ek besin %30 u geçmemeli. Beslenmenin % 70’i hala anne sütü olmalı. Kilo alamayacağı endişesi ile tamamlayıcı besinlere yüklenmek anne sütünün azalmasına neden olacaktır. İkinci sakıncası ise zorladığınızda bebeğinizde ‘’ Yeme Reddi ‘’ ne yol açabilirsiniz. Annesi elinde gün içinde kaşık ile peşinden koşulan çocuklardır bahsettiğim grup. Bu çocuklarında kilo alımı olumsuz etkilenir. Dolayısıyla kontrol bebekte olmalı. Ona saygı duyulmalı. Ağzını kapattığında ısrar edilmemeli. Büyüme ve gelişme ile ilgili endişeleriniz olabilir ama bu konuda da aylık takibini yapan Pediatrist’inize güvenmelisiniz.
Bebeğim Ek Gıda Olarak Neleri Tüketmemeli?
İlk 1 yıl tuz ve şeker tattırmamalısınız. Kilo alımı yeterli olan hastalarıma pirinç unu, ekmek veya bisküvi de önermiyorum. OPV aşısının son dozu 18.aya çekildiği için 18 aya kadar bal da vermemelisiniz.2 yaşından önce de inek sütü içirmemenizi istiyorum.
Tüm bu anlattıklarıma ek olarak takipli hastalarımın hazır gıdalar, hazır meyve püreleri v. s tüketmemelerini önermiyorum. Tüm ek besinler evde ve taze olarak hazırlanmalı. Yoğurdu kendimiz mayalamalı, peyniri tuzsuz lor olarak kendiniz yapmalısınız. Mevsimindeki tüm sebze ve meyveleri tattırabilirsiniz. Dondurulmuş gıdalar, konserve yiyecekler, hazır çorba ve meyve suları kesinlikle verilmemeli. Domates ve çilek bazı bebeklerde alerjik reaksiyona yola açtığından temkinli olmalısınız. Ancak deneyebilirsiniz. Her bebeğin bünyesi farklı. Hepsinde alerji yapacak diye bir durum söz konusu değil.
Yeni Verdiğimiz Bir Gıdanın Bebeğimde Alerji Yaptığını Nasıl Anlayabilirim?
Bilindiği gibi en sık inek sütü ürünleri ile alerjik reaksiyonlar görüyoruz. İnek sütü dışında, yumurta, tahin, fındık, fıstık da benzeri alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Çoğunlukla ağız kenarında kızarıklık ,sivilce gibi kızarık pütürlü döküntü, gövdede ciltte döküntü veya kızarıklık, huzursuzluk, kolik sancılar gibi belirtilerle gaita renginde değişiklikler (yeşil, mukuslu dışkılama) bazen de kanlı dışkılama karşımıza çıkar. Her yeni eklediğiniz besin arasında 3 gün süre olmalı. Bu şekilde yaklaşırsanız hangi gıdanın alerji yaptığını daha iyi kavrarsınız. Bu tarzda reaksiyonlarla karşılaştığımızda 2 hafta kadar bu gıdayı vermiyoruz. Bu süre sonunda tekrar deneyebilirsiniz. Yeniden bir şikayet gelişmiyorsa devam edebilirsiniz. Herhangi bir reaksiyon gelişmesi durumunda 1 yaşına kadar bu gıdayı vermenizi önermiyorum. Alerjik reaksiyonların 1 yaş sonrası %30 unda, 2 yaş sonrası yaklaşık %50 sinde gerileme olduğu bildirilmiştir.
Son olarak beslenme saatleri anne ve bebeğin mutlu olduğu saatler olmalı. Bebek uykusunu almış, keyifli ve aç iken denenmeli. Anne acele etmemeli. Hızlı besleme kusmalara yola açabilir. Beslenme süresi 20 dakikayı geçmemeli. Şayet uzuyorsa o öğün atlanmalı diğer öğün ile devam edilmeli. Beslenme tek öğün ile başlamalı. Anne sütüne ek olarak gün boyunca 2 en fazla 3 öğün verilebilir. Beslenme sonrası kaşıkla bebeğin istekli olduğu ölçüde su verilebilir.1 yaşını dolduruncaya kadar kaynamış soğutulmuş su kullanılmalı. En önemli hususlardan biri de anne sütü alan bebeklerde ek gıda ile beslenme sonrası bir süre beklendikten sonra sindirimi kolaylaştırmak için emzirilmeli. Beslenme öncesi emzirirseniz tok hissedeceğinden besini reddedebilir. Uyku öncesi ve gece boyunca bebek istediği müddetçe emzirmeye devam edilmeli. Unutmayalım ki emzirmeye sık sık devam ettiğiniz ölçüde sütünüzün devamlılığını sağlayabilirsiniz. Herhangi bir sağlık sorununuz yoksa 2 yaşına kadar bebeğinizi emzirmeyi sürdürmenizi öneriyorum.