Düzelmeyen kulak akıntıları önemli bir hastalığın belirtisi olabilir.

Kulak ağrısı, kulak akıntısı, işitme kaybı ve çınlama kulak ile ilgili sık görülen şikâyetlerdir. Yaşam süresi boyunca bu şikâyetlerden bir veya birkaçını yaşamayan neredeyse yoktur. Her bir şikâyet çok sayıda farklı hastalığın habercisi olabilir. Toplumda azımsanmayacak oranlarda gözüken orta kulak tümörleri bunlardan biridir. Bu tümörler sıklıkla iyi huyludur, ancak bulundukları yer itibariyle büyüyerek çevresindeki hayati öneme haiz dokulara zarar vererek ciddi problemlere yol açabilir. İşitme organını etkileyerek işitme kaybına, yüz sinirini tutarak yüz felcine ve hatta beyin içine sıçrayarak ölümle sonuçlanabilecek problemlere yol açabilir. 

Bu tümörlerden en çok görüleni kolestatom denilen, orta kulakta olmaması gereken cilt dokusunun bulunması durumudur. Uzun süreli düzelmeyen veya sık tekrar eden kulak akıntısı, işitme kaybı ve bazen kulak ve baş ağrıları olan hastalarda bu durum mutlaka incelenmelidir. Yukarıda tarif edilen problemlerle karşılaşmamak için erken tanı ve tedavi önemlidir. Bu hastalık için yapılan ameliyatların büyük çoğunluğunda işitme kaybı daha da artar. Ancak tümör büyümeden erken cerrahi tedaviyle işitmenin korunması hatta daha iyi seviyeler getirilmesi mümkün olabilir.