Kimse mükemmel değildir, kimse mükemmel bir diyet programını dört dörtlük uygulayamaz.Diyetisyene başvuran çoğu insan, diyetisyenin kendisinden %100 uyum beklentisinde olduğunu düşünür. Ancak gerçekler hiç de öyle değil. Size bir sır vereyim. Biz diyetisyenler de o listelerin tam tamına uygulanamayacağının farkındayız.
Bir kişiden tamamıyla sağlıklı bir düzende beslenme sistemi kurmasını beklemek pek de gerçekçi olmayacaktır.Elbette yaşamın getirdiği program dışı olaylar olacak. Kimi zaman duygusal nedenlerle kimi zamansa çalışma hayatı veya sosyal hayatın getirdikleri nedeniyle diyetiniz aksayabilir. Burda önemli olan çabuk toparlamak ve "Battı balık yan gider" düşüncesine kapılmamak.
Kendinizi bir listeye tamamıyla odaklamak ve bunun dışına asla çıkmamaya çalışmak sizde stres ve baskı yaratır. Bu baskı diyeti tamamen bırakmanıza veya diyet sürecinde aşırı yeme atakları yaşamanıza neden olur. Muhtemelen diyetteyken verdiğiniz kiloları da tekrar almış olursunuz.
Peki ne yapmak gerekir?
Yapılan çalışmaların birçoğu diyette mükemmelliyetçi davranmanın pek de işe yaramadığını gösteriyor. Bir önceki yazımda sürdürülebilir diyet kavramından söz etmiştim. Yapmanız gereken şey, yaşam şartlarınıza uygun nitelikte hazırlanmış bir beslenme programını %80 oranında uygulamayı hedeflemek ve "ya hep ya hiç" düşüncesinden sıyrılmak. Kalıcı kilo vermenin tek yolu şimdilik bu gibi görünüyor.