Diş implantının ne olduğundan bahsedecek ve basit bir şekilde tanımlayacak olursak, diş kaybının olduğu bölgelerdeki eksik dişlerin yerine onların işlevlerini yerine getirmesi için yapılan ve çene kemiğine yerleştirilen yapay diş kökleri olduğundan söz edebiliriz. Diş implantları titanyumdan yapılmış vidalardır. Dişler çekildikten sonra o dişlerin etrafını saran kemik zamanla erimeye başlar, buna rezorbsiyon denir. Kemiğin bu şekilde kaybı sonucunda çiğneme fonksiyonu düzgün olarak yerine getirilemez.

Konuşmada problemler ortaya çıkmakta, yüzün profili bozulmakta, dudak desteği ortadan kalkmakta, ağız çevresindeki kırışıklıklar artmakta ve burun ve çene ucu birbirine iyice yaklaşmaktadır. Bu nedenlerle, çekilmiş dişlerin köklerinin yerine implant yerleştirilmesi düşünülmelidir. Kemik, implant yüzeyleri ile sıkı bir bağ kurar (osseointegrasyon), doğal dişler gibi fonksiyona girmelerini sağlar. Isırma ve çiğneme fonksiyonları kemiği stimüle ederek kemik erimesini de önler. Eksik dişlerin tamamlanması sürecinde, sağlıklı dişlere dokunulmamış olur.

İmplant her yaşta uygulanabilen bir tedavi yöntemidir. Sadece, gençlerde kemik gelişiminin tamamlanması gerekmektedir. Bu da kızlarda 16-17, erkeklerde ise 18 yaşına kadar gerçekleşmektedir. Erişkinler için üst yaş sınırı yoktur. Genel sağlık durumu uygun olan her yaştaki insana uygulanabilir. Yaşlı insanlar daha çok diş kaybettiklerinden ve çene kemiklerinde erimeler olduğu için diş implantlarına daha çok gereksinim duyarlar.

İmplant uygulamaları, çekim yerinde implantın yerleştirileceği kemiğin yeniden oluşabilmesi için diş çekimlerinden en az 3 ay sonra yapılmaktadır. Bazı durumlarda ise diş çekimi ile aynı seansta implant yerleştirilebilmektedir. Bu tür implantlara immediat implant adı verilir. Bu şekilde protez yapım süresi kısalmaktadır. Hekiminiz konu ile ilgili daha detaylı bilgiyi sizinle paylaşacaktır.

İMPLANT NASIL YAPILMAKTADIR?

Cerrahi Operasyon: İlk operasyonda diş hekiminiz implantı çene kemiğine yerleştirir. Operasyon lokal anestezi ile hiçbir ağrı ve rahatsızlık duyulmadan yapılabilmektedir. Çoğu zaman diş çekiminden bile daha basit bir operasyondur. Operasyon sırasında sadece tedaviden kaynaklanan hafif titreşimleri duyarsınız. Operasyon süresi konulacak implant sayısına göre 15 dakika ile 1 saat arasında değişir.

Operasyon esnasında;

• Kemiği görmek için kesi yapılır,
• İmplantın yerleştirileceği bölge hazırlanır,
• İmplant yerleştirilir,
• İmplantın üstü kapatılır;(geçici iyileşme başlığı ile) ve kesi yeri geri dikilmektedir.

İmplant işlemleri sonrasında akşam hafif ağrı hissedilebilir. Birçok hasta bu ağrının diş çekimi sonrasında yaşanan ağrıdan daha hafif olduğunu belirtmektedir. Bu ağrı hafif ağrı kesiciler ile giderilebilir. Birçok vaka da buna bile gerek duyulmamaktadır. Tedavi tamamlandıktan sonra implantların varlığını bile hissetmeyeceksiniz.Operasyondan sonra; muayenehanede bir süre dinlendirilirsiniz. Kanamanın durması için diş hekiminizin verdiği gaz tamponu ısırmanız gerekmektedir. Diş hekiminiz size ağrı oluşması ihtimaline karşı reçete yazar, operasyon sonrası yapılacaklar ve kontrol randevuları hakkında sizi bilgilendirir. Operasyon sonrası çorba veya patates püresi gibi yumuşak yiyeceklerle beslenmeniz gerekmektedir.

Eğer protez kullanıyorsanız diş hekiminiz dikişler alınana kadar protezinizi kullanmamanızı isteyebilir. Operasyondan sonraki gün ağzınızı tuzlu suyla ya da hekiminizin reçete ettiği gargara ile çalkalamaya, dişlerinizi fırçalamaya, diş ipi kullanmaya başlayabilir ve günlük normal aktivitelerinize devam edebilirsiniz. Genellikle işlemden sonraki gün normal hayatınıza devam edebilecek durumda olacak ve birkaç gün içinde işinize dönebileceksiniz. Bir hafta sonra dikişlerinizin alınması için diş hekiminizi ziyaret etmeniz gerekmektedir.

Sinüs Lift: Üst çene kemiğinin (maxilla) sağ ve sol bölümlerinin içerisinde sinüs adı verilen boşluklar bulunur. Bu boşlukların ana görevi kafatası kemiklerinin ağırlığını azaltmaktır. Bu boşluklar özellikle diş çekimlerinden sonra hava basıncı etkisi ile hacimsel olarak genişleyebilirler. Uzun süre tedavi edilmemiş ve dişsiz kalmış bölgelerde bu hacimsel genişleme ve kemik hacminde azalma daha fazla görülür. Bu da sinüs altında kalan dişsiz bölgelere implant yapılmasını engelleyebilir.

Böyle bir durumda bu dikey boyu kemik ilavesi ile yükseltmek veya sinüs tabanını yukarıya kaldırmak gerekebilmektedir. İmplant sistemlerinin bazıları üst çene arka bölgede kullanılmak üzere boyu daha kısa implant gövdeleri üretmişlerdir. Bu implantlar bazen doğrudan bazen de bir sinüs tabanı düzeltmesi ile birlikte uygulanabilmektedir.

Direkt sinüs kaldırma işleminde vestibülde kare şeklinde kemik duvarı üstten inceltilip diğer üç taraftan mukozaya kadar kesildikten sonra, sinüs mukozası yukarıya doğru hareketlendirilip kemik duvar içeriye döndürülür, tabana destekleyici bir madde ile örneğin hidroksilapatit granülleri yerleştirilerek doldurulur. İstenirse aynı seansta implantta uygulanır.

Sinüs lift operasyonlarından sonra hekiminiz burnunuzu şiddetli şekilde sümkürmemek, hapşırmamak, hapşırılması gereken durumlarda ise sinüs içindeki basıncı artırmayacak şekilde ağız açık şekilde hapşırmak gibi ilave isteklerde bulunabilecek, bu konuda size yardımcı olacak ilaçlar reçete edilecektir.

Bu aşamadan sonra 2-4 ay beklenir ve implant kemikle osseointegrasyon sağlar. İmplantların osseointegrasyonuna yardımcı olabilmek için çene kemiğine aşırı baskıdan kaçınmak (örneğin yumuşak yiyecekler yemek) dişetlerini ve kalan dişleri düzenli olarak temizlemek gerekir. Dikkatli bir şekilde uygulayacağınız ağız bakımı ve göstereceğiniz sabır, implant uygulamasının başarısını arttıracak önemli faktörlerdendir.

Abutmentların Yerleştirilmesi: Osseointegrasyon tamamlandığında ve implantlar çene kemiğine tamamen kaynadığında ufak bir cerrahi operasyon daha yapılır. Bu operasyon esnasında implantları proteze bağlayacak olan abutmentlar (küçük titanyum bağlayıcılar) yerleştirilir. Bunlar daimi bağlayıcılar olabilir veya diş hekiminiz daimi abutmentları yapana kadar ağızda duracak olan geçici iyileşme başlıkları olabilir. Diş etlerinizin iyileşmesi genellikle birkaç haftayı bulur. Ağız hijyeninizin iyi olması için göstereceğiniz özen iyileşme sürecini de hızlandıracaktır. Diş etlerinizin iyileşmesinin ardından protezin yapımına geçilecektir.

IMPLANT ÇEŞİTLERİ

İmplant uygulamaları diş sayısındaki eksikliği göre tek diş eksikliği, birden fazla diş eksikliği ve total diş eksikliği olarak üçe ayrılır.

Tek Diş Eksikliği: Tek diş eksikliğinde uygulanacak tek implantla o boşluk kapatılabilir. Geleneksel köprü yapımında komşu iki diş kesilerek köprü protezi tedavisi uygulanabilinir. Bu tarz bir restorasyonla bir süreliğine çok iyi bir estetik ve fonksiyon sağlanabilir, fakat bu tip bir protez çekilmiş kök etrafındaki kemiği koruyamaz, o kemik bir süre içinde rezorbe olmaya başlar. Tek diş eksikliğinde implant uygulamasının birçok avantajı vardır:

• Görünümü, fonksiyonu ve verdiği his doğal dişe çok benzer.
• Uzun dönemde çok daha estetiktir.
• Çürüme olasılığı yoktur.
• Komşu dişleri kesmeye gerek yoktur.
• Bir köprüye göre daha hijyeniktir, temizlenmesi daha kolaydır.

Birden Fazla Diş Eksiklikleri: Birden fazla diş eksikliklerinde üç tedavi seçeneği vardır: Diş destekli köprüler, hareketli parsiyel  protezler ve implant destekli köprüler. Böyle bir durumda implant destekli protezlerin üstünlüğü açıktır. Hareketli protez, kemik rezorbsiyonunu hızlandırır. Ayrıca doğal dişler üzerine gelen kroşeler, dişlere aşırı yük bindirir ve onları zayıflatır. Parsiyel protez kullanan birçok hasta protezlerinin rahatsız olduğundan ve düzenli takamadıklarından şikayetçidir. Bu vakalarda implant destekli protez kullanmanın avantajları şöyle sıralanabilir:

• Görünümü, fonksiyonu ve verdiği his aynı doğal dişlere benzemektedir.
• Parsiyel protezlerden daha stabil ve daha rahattırlar.
• Doğal ısırma ve çiğneme fonksiyonunu yerine getirebilirler kemikteki rezorpsiyonu durdururlar.
• Yüz yapılarının bütünlüğünü korurlar.
• Komşu doğal dişlere herhangi bir zarar verilmemiş olur.

Total Diş Eksikliği: Bütün dişlerini kaybetmiş hastalara yapılan dişe total protez denmektedir. Bu tip protezlerin bir takım dezavantajları vardır:

• Genellikle hasta için rahatsız ve kullanımı zordur.
• Özellikle yemek yerken bu tip protezler doğal dişlere göre daha kötü fonksiyona sahiptirler.
• Kemik rezorbe oldukça, protez iyice bollaşmakta ve gülerken, hapşırırken ağızdan çıkar bir hal almaktadır.
• Dişleri olmayan ve çene kemiği rezorbe olan hastalar daha yaşlı gözükürler.
• Protez kullanımı hastaların kendilerini güvensiz hissetmelerine neden olur.
• Protez kullanan hastalarda genellikle ağız kokusu olur.

İmplant destekli total protezlerle, tüm bu problemlerin çözümü mümkündür. Daha stabil olurlar ve altta yatan kemiği koruyarak yüz konturlarının değişimini de önlerler.