6-7 Şubat tarihlerinde Kahramanmaraş’ta ve 10 ilimizde daha etkili olan depremler hepimizi derinden sarstı. Böylesi zor günlerde hepimizin bir arada olması, birlik ve beraberlik içinde olmamız oldukça önemli. Bu günlerde biz yetişkinler de korkuyor ve kaygı duyuyoruz. Çocuklarımızın da benzer duyguları yaşıyor olması oldukça normaldir.
Uzunca bir süre etkilerini medya aracılığı ile görmeye ve duymaya devam edeceğimiz bu dönem çocuklarımızın da direk olmasa bile gördüklerinden ve duyduklarından etkilenmeleri söz konusu olabilir. Çocuklar duygu ve davranışlarını daha çok ebeveynlerinin ve aile büyüklerinin konuşmaları dinleyerek, davranışlarını gözlemleyerek anlamlandırmaya çalışacaklardır. Bu sebepten çocukların olduğu ortamlarda konuşmalarımızın ve duygularımızın daha kontrollü olması oldukça önemlidir.
Çocuklarımıza doğal afetlerin ve depremin neler olduğunu yaşlarına uygun görseller ile açıklamak ya da oynanacak oyunlar ile somutlaştırmak oldukça işe yarar bir çözümler olabilir. Depremden korunmak için ne gibi önlemler alabileceğimize dair örnekler vermek onların kaygılı hislerini ve stresini azaltacak, sorun çözme becerilerini geliştirecek ve kendilerini daha güvende hissetmelerine olanak tanıyacaktır. Mesela soğuk ve karlı kış günlerin de dışarıya çıkarken kalın mont ve çizmeler giymemiz bizim kar yağması gibi doğal bir doğa olayına karşı kendimizi nasıl koruyabileceğimize dair oldukça işlevsel bir örnek olabilir. Sormak istedikleri sorular varsa, bu soruları dinleyerek çok detaya girmeden kısa ve net cevaplar vermeliyiz. Eğer nasıl anlatacağımız ile ilgili bir çıkmaza düştüyseniz bir uzmandan çocuğunuzun yaşına uygun nasıl durumu anlatabileceğinize dair destek alabilirsiniz. Çocuklar yetişkinler gibi sorunlarını konuşarak anlatmak ve tanımlamakta zorlanırlar, bu nedenle terapiyi çocuğun kendini ve düşüncelerini anlatmasına ve anlamlandırmasına daha uygun hale getirmek için oyun ve sanatsal etkinlikler kullanılabilir.