Depresyon, anksiyete ve öfkeyle bağlantılı bazı genel düşünce kalıpları bulunmaktadır. Bu kalıplara şöyle örnekler verilebilir;
''Ben istenmeyen biriyim.'' ''Onun aptalın teki olduğunu ve bunun değişmeyeceğini biliyorum.''
''Bunu başaramazsam her şey çok kötü olacak.'' ''Aksilikler peşimi bırakmayacak.''
''İşimi çok iyi yapmalıyım. Yapamazsam beceriksizim demektir.'' ''Kaygılanmamalıyım.'' ''Heyecanımı belli etmemeliyim.''
Varsayım ve önyargıyı içeren bu düşünceler kişinin kurallarını ve değerlerini yansıtır. Otomatik düşünceler veya 'bilişsel çarpıtmalar'ın hangi duygu ve davranışlarla ilişkili olduğu oldukça önemlidir. Bu düşüncelerin farkında olmak ve çoğu zaman doğru olmadıklarını fark etmek durumlarla başa çıkabilmemizi kolaylaştırır. Tabii ki burada bahsedilen olumlu düşünmek değildir. Ancak bir durumdan yola çıkarak genellemeler yapmak, geleceğe dair en kötü olasılıkları düşünmek ve kendinize katı kurallar belirlemek duygu ve davranışlarınızı da etkileyerek var olan zorluğu daha da kötü etkiler. Zorlanmaları ve olumsuzlukları deneyimlerken alternatif düşünceler üretmek ve bu düşüncelere karşı kanıtlar bulmak bu düşüncelerin kronikleşmesini engelleyebilir.