Çocuklarda Endişe ve Aileler Olarak Bilmemiz Gerekenler
Endişe nedir?
Endişe, uzmanlar tarafından çocuğun korku ve bunalımını bu sıkıntılı durumun bir süre devam etmesi halini tarif etmek için kullanılan bir terimdir. Kimi çocuklarda bu hal, sadece bazı özel durumlarda ortaya çıkar. Örneğin oyun alanında veya uykuya gitmeden önce. Bazı çocuklarda ise kötü bir şeyler olacağı, kaygı ve endişesi, okula gitmekten tutun da karanlıktan korkmaya kadar herhangi bir durumda ortaya çıkabilir. Bunlar normal tepkiler de olabilir. Fakat çocuklarımızın korkusu durumun gerektirdiğinden daha şiddetli ve yoğun ise, endişelenmemiz gerekebilir.
Çocuğumuzu, endişelerinin ne kadar ciddi olduğunu anlamanın yolları:
Bizim çocuğumuzun endişeleri, diğer çocukların duyduğu türden endişeler mi?
• Üç yaşından küçük çocukların, ailelerinden ayrıldığında çok şiddetli tepki göstermeleri normaldir. Okul çağlarının başında çoğu çocuklar, böceklerden, yabancılardan ya da hayaletlerden korkabilirler. Ergenlik dönemindeki çocuklar utangaç ve içine kapanık olabilirler. Eğer çocuğumuzun korkusu, durumun gerektirdiğinden çok daha şiddetli veya anlık bir şey olmaktan öte çok daha uzun sürüyorsa, çocuğumuzun “Endişe” problemi olduğunu düşünmeye başlamanın zamanıdır.
Örneğin okulda devamlı başarılı olan bir gencin, derslerinin kötüye gideceği endişesine kapılması gibi.
Çocuklarımız, duygularını ifade edebiliyor mu?
• Çocuklar, genellikle endişeli olma halini açıklayamazlar. Çocuklar, korkuları ya da sıkıntıları hakkında konuşmakta zorlanırlar. Aile olarak sorumluluğumuz, çocuklarımızın alışkanlıklarında meydana gelen değişikliklerin ve hissettikleriyle nasıl başa çıktıklarının farkında olmaktır. Örneğin, kızımız gittikçe içine mi kapanıyor veya oğlumuzun uyku düzeni mi bozuldu veya küçük çocuğumuz daha çok eteğimize yapışmaya mı başladı? Ya da ilkokul çağındaki kızımız, okula gitmeyi istemiyor mu veya ergenlik çağındaki oğlumuz, her şey için çok mu endişeleniyor?
Ne kadar sürer?
• Sıradan kaygılar, çocuklarda çok uzun sürmez. Çabucak ortadan kaybolurlar. Bununla birlikte eğer çocuklarımızın korku ve endişeleri 3 haftadan fazla sürüyorsa, bizim de endişeye başlamamızın zamanı gelmiştir. Eğer bu durum 3 aydan fazla sürmekteyse, profesyonel birinin yardımını istememiz gerekir.
Çocuklarımızın, endişeli olduklarının belirtileri nelerdir?
• Endişeli çocuklar, bazı tehlike veya tehditlerden örneğin canlarının yanmasından, incinmekten, birilerinin kendileriyle dalga geçeceğinden veya yakınlarının hastalanacağından kaygılanabilirler.
• Çocuklarımız, endişe durumu gösterdiğinde nefes almaları sıklaşır, terleyebilirler, mideleri bulanabilir, ishal olabilirler, baş ağrısı çekebilirler veya kendilerini bitkin hissedebilirler.
• Çocuklarımız endişeli olduğunda aynı zamanda sinirli de olurlar.
• Ağlayabilirler, eteğimize yapışabilirler.
Endişeli çocuklar, genellikle korktukları şeylerden uzak durmaya çalışırlar.
Örneğin, yeni çocuklarla karşılaşma korkusundan dolayı, oyun bahçelerine gitmek istemezler veya ailelerinden ayrı kalma korkusundan dolayı, eğlencelere katılmayı reddederler.
Endişe durumu yaşayan çocuklarımıza, nasıl yardım edebiliriz?
Kaygıları, günlük yaşamlarını etkilemeye başladığında, çocuklarımıza yardımcı olmak için, onları karşılık vermeden dinleyebilir veya kaygılarının gerçek olmadığına ikna etmeye çalışabilirsiniz. Bununla beraber bütün bu çabalarımız, hiç bir işe yaramayabilir. Bu durumda aile dışında birilerinden yardım istememiz gerekir. Bu kişi olgun ve güvenilir bir arkadaş veya toplum büyüğü olabilir. Eğer problem devam ederse endişe yaşayan çocuklarımıza yardım edebilecek profesyonel bir kişiyle konuşmak en iyisidir. Bu profesyonel kişiler, aile doktorları, çocuk doktorları, okul danışmanları, psikologlar, psikiyatristler veya terapistler olabilir. Bu kişiler endişeyi tedavi edebilmek için rahatlatma, özgüveni artırma gibi yardımcı metotlar kullanabilirler. Bunların işe yaramadığı ve kaygıların çok şiddetli olduğu durumlarda ilaç tedavisine de başvurulabilir.
Çocuklarımızın, gerçekten bir sorunu olduğunu nasıl anlarız?
Çocuklarımız, her gün birçok şekilde diğer çocuklar ve yetişkinlerle bir araya gelirler. Bu kişilerin bazıları, çocuğumuzun davranışında bir değişiklik fark edebilir ve bu değişikliğin nedenini açıklayabilir. Bu durumlarda, anlayışlı olmamız ve çocuklarımıza, duruma uyum sağlamaları için zaman vermemiz gerekir.
Çocuklarımızın, gerçekten bir sorunu olup olmadığını aşağıda açıkladığımız yöntemleri kullanarak anlayabiliriz.
Normal kaygılarla, tedavi edilmesi gereken endişe arasındaki farkı nasıl anlayabiliriz?
Kaygılar ve korkular, hem çocuklarda hem de yetişkinlerde çok sık görülen durumlardır. Problemi, olduğundan daha fazla büyütüp büyütmediğimizi veya çocuklarımızın gelişmesine engel olabilecek gerçek bir sorunu, gözden kaçırıp kaçırmadığımızı dikkatlice düşünmeliyiz. Aileler olarak, eğer çocuğun her kaygısını çok ciddi bir sorun gibi ele alırsak, çocuğa iyilikten çok zararımız dokunur. Böyle davranırsak, çocuklarımız dünyanın tehlikeli bir yer olduğu gibi bir endişe geliştireceklerdir. Bütün kaygı ya da korkular, profesyonel yardım gerektirmez.
Bazı korkular, çocuğun yaşına göre yaşanması gereken olağan şeylerdir. Hatta çocuğumuzun olgunlaşmaya başladığını gösterir.
Çocuğumuzun, gereğinden fazla endişeli olup olmadığını anlamak için aşağıdaki yöntemleri uygulayabiliriz.
• Endişeler, zamanla azalmıyorsa: Varsayalım ki, çocuğumuz okul bahçesinde oynarken, diğer çocuklar tarafından tehdit edildi. Bir süre sonra çocukları gördüğünde, korkmaya ve endişelenmeye başladı. Durumu okula bildirdikten sonra, gerekli önlemler alındı ve sorun ortadan kalktı. Fakat çocuğumuzun korkusu devam ediyor. Çocuğumuz çok güvenli bir oyun bahçesine gittiğinde bile paniğe kapılmaya devam ediyor. Eğer çocuğumuz, sorun ortadan kalktıktan 3 ay sonra da korku, panik ve endişe atakları geçirmeye devam ederse, bu durum bir müdahaleyi gerektirir.
• Kaygılar, gittikçe kötüye gidiyorsa: İlk endişe tepkisinin, yeni kaygılara kusma, mide ağrısı, baş ağrısı gibi fiziksel şikâyetlere dönüşüp dönüşmediğine, dikkat etmemiz gerekir.
• Hayatlarının, başka alanlarını da etkiliyorsa: Eğer çocuklarımız korku ve endişeleri yüzünden daha önce yaptıkları şeyleri artık yapamıyorlarsa, bu durumda bizimde kuşkulanmamız yerindedir. Eğer gösterdikleri tepkiler, normal yaşamlarını etkiliyor ve gelişme dönemlerindeki ilerlemelerine engel oluyorsa, yardım istemek yerindedir.
Unutmayınız, çocuklarda kaygılar ve korkular normaldir. Fakat çocuklarımız ısrarla bu korku ve kaygıları göstermeye devam ediyorsa, kullanılabilecek etkili tedaviler mevcuttur.