İşte Bu Doktor İndir
Merhaba,     Çocuklarınızın doğdukları andan itibaren kendi öz benlikleri yaşamda var oldukları konumlara göre roller almaya başlar. Doğdukları andan itibaren evlat rolü, çocuk rolü, arkadaş rolü, öğrenci rolü, eş rolü, iş insanı rolü diye sıralanan rollere bürünürler.      Şimdi bu rolleri bir elbise gibi düşünelim; önce çocuklarımızdan öğrenci rolünü çıkartalım, sonra arkadaş rolünü sonra çocuk, ergen, genç rolünü ve en son evlat rolünü geriye en son ne kalır? Geriye en son BEN kalır işte o ben çocuğunuzun öz benliğidir.     Çocuklarınızın koşulsuz sevilmesi ve saygı gösterilmesi gereken benlikleri, üstlendikleri rollerde yaşadıkları sorunlar yüzünden bazen onların gözünde değersizleşir. Aslında sorun yaşayan öz benlikleri değildir ancak onlar bu sorunlarını öz benliklerine indirgerler. Bu da olumsuz benlik algısına ve benliklerine olan saygılarını kaybetmelerine yol açar.      Özellikle ergenlik dönemine ait fiziksel ruhsal ve sosyal değişimler, ergenlerin benlik algılarını etkiler.     Her şey aynaya bakmakla başlar. Ergenlikte aynaya bakan genç, gördüğü görüntüden çok hoşnut olmaz. Çünkü onun bedensel benlik algısındaki beklenti çok yüksektir. Bazı gençler, ilk benlik algısındaki düşüşü aynanın karşısında yaşarlar. Sonra arkadaşlar arasındaki statüleri, becerileri, yetenekleri, donanımları başarıları, başarısızlıkları ve kendileri ile ilgili farkındalıkları benlik algılarını olumlu ya da olumsuz etkilemeye devam eder. Ta ki Maslovun ihtiyaçlar kuramındaki en son basamağa, yani kendini gerçekleştirme basamağına gelene kadar. Benlik algısı iner ve çıkar.      Kaliteli ve doyumlu bir yaşam, olumlu bir benlik algısı ve benlik saygısı ile ilintilidir. Benlik saygısı, yüksek kişiler, içlerindeki yaşadıkları sorunları ile daha kolay başa çıkabilir. Pozitif, güvenilir ve başkalarına güvenebilen, dinamik, kendi ile barışık tutumlar sergileyebilir.       Peki ebeveynler çocukların olumlu benlik algısı kazanmaları ve benlik saygılarını arttırmaları için ne yapabilirler? Öncelikle, çocukların koşulsuz sevilmesi ve koşulsuz değer verilmesi gerekir. Çocuk; koşulsuz sevildiğini algılarsa, istenildiğini hissederse, onlara insani değerler benimsetilirse hem kendi benliğine hem de başkalarına saygı duymayı öğrenecektir.     Yapmalısın, başarmalısın, söylemleri yerine yapabilirsin, başarabilirsin diyebilmek, çocuğunuzun güçlü yanlarının ortaya çıkmasını sağlayarak bunları çocuklarınızla paylaşmak, onları anlayabilmek, empatik davranabilmek, onlarla kaliteli zaman geçirebilmek olumlu benlik algısı geliştirmeleri için yapabileceğiniz en doğru tutumlardır, diyebiliriz.       Daha az insan daha fazla sanal dünya, yapay zekâ ve teknolojinin dünyalarında yer alacağı yeni nesil alfa kuşağı çocuklarınız, yalnızlığı seven, otoriteyi reddeden, sınırlardan hoşlanmayan, özellikleri ile gelişmeye ve büyümeye çalışırken onların öz benliklerini fark etmelerini sağlamalarına belki de daha fazla yardımcı olmak gerekecektir.  Bunun için onların dünyalarını anlama adına ebeveynlerin kendilerini geliştirmeleri, çağın gerekliliğine göre davranabilme becerisine sahip olmaları gerekliliği ortaya çıkmaktadır.      Çocuklarınızla kurduğunuz iletişimde gerçekçi, akılcı ve pozitif geri bildirimler, çocuklarınızın aile dışındaki benlik algılarını da olumlu etkileyecektir.  Onların hatalarında bile yapıcı, yüreklendirici ve çözüm odaklı davranışlarda bulunmak onların kendilerine olan saygılarını daha fazla artıracaktır. Belki de onlara şunu söylemek gerekir: “Biri sana senin dünyanın küçük olduğunu söylerse, ona içindeki evreni göster!”  Esen kalınız…