Sınırda kişilik bozukluğuna sahip bireyler, ilişkilerinde, duygularında, benlik imgesinde tutarlı ve dengeli değildirler. Belirtiler tıpkı duygu durum ya da davranış bozuklukları, madde kullanımı, gelişim bozuklukları ya da psikotik bozukluklar ile benzerlik gösterebilmektedir. Sürekli boşlukta hissederler ve hayatları sanki hep bir girdap içerisindedir. Diğer bireylerle ilişkilerinde hangi mesafede durmaları gerektiği konusunda kararsızdırlar. Çevresindeki kişiler tarafından tutarsız ve dengesiz olarak nitelendirilirler (Bayat & Şengül, 2003). Bu bozuklukta, madde ve/ve ya alkol bağımlılığına sıkça rastlanır (Bayat & Şengül, 2003).
Sınırda kişilik bozukluğu olan bireylerin egoları güçsüzdür, bu sebeple kaygı bozukluğunu kendileri gideremezler, bu bozuklukta ebeveynlerin erken kaybı ya da ani travmatik ayrılıklar oldukça önem arz etmektedir (Bayat & Şengül, 2003).
Yapılan araştırmalara göre, sınır durum kişilik bozukluğuna sahip bireylerin toplumdışı, şizotürü, histerik ve özsever kişilik bozukluklarına da aynı zamanda rastlanabildiği görülmüştür (Yüksel, 2006). Ayrıca tanı koyarken sınırda kişilik bozukluğu, major depresyon ya da şizofreni izlenimi verebilir, ancak kendine has belirtileri ve belirtilerin şiddeti ile kolaylıkla ayırt edilebilir, örneğin; uzun süren psikotik epidozlar ve düşünce bozuklukları da diğer şizofreni belirtileri de sınır durum kişilik bozukluğunda görülmez (Bayat & Şengül, 2003). Ancak sınır durum kişilik bozukluğuna sahip bireylerde kısa psikotik epizodlar, özkıyım girişimleri ve yakın ilişkilerine olan bağımlılık görülmesi sebebi ile histerik ve antisosyal kişilik bozukluğu olan hastalardan ayırt edilmesi oldukça güçtür (Bayat & Şengül, 2003). Sınır durum kişilik bozukluğu olan bireylerde gözlenmiş özkıyım (intihar) oranı %5-10 oranında olduğu belirtilmiştir
Sınırda kişilik bozukluğu ile birlikte seyreden duygu durum bozukluğu, maddeye bağlı bozukluklar, yeme bozuklukları (Özellikle; Bulimia Nervoza), travma sonrası stres bozukluğu (PTSD), dikkat eksikliği- hiperaktivite bozukluğu v.b, eksen 1 bozukluklar birlikte görülebilir ve ayırıcı tanı esnasında her bir durum değerlendirilmelidir (Linehan, 1993).