İşte Bu Doktor İndir
BAY BAY ÖFKE Her psikoeğitimde ifade ettiğim, duygu çalıştığım her seansımda dile getirdiğim birkaç noktayı tekrar vurgulamak istiyorum. Duyguları doğuştan getiririz. Bugün öfkeyi konuşalım biraz. Öfkenin seanslar sırasında bir çocuğum tarafından yapılmış bir tanımını çok güzel bulmuştum. “Böyle kafama doğru sanki ateş yükseliyor, kulaklarımdan çıkıyor.” Demişti. Peki öfkeyi ne yapalım? Bastıralım mı yönetelim mi? Kültürel olarak duyguları isimlendirmek, yönetmek ve baş etme yöntemlerini öğretmek yerine önceki kuşaklar bizlere çok güzel bakım vermiş olsa da bu kısımları yeni nesilde değiştirmek gerektiği düşüncesindeyim. Çocukların kendi kendini sakinleştirme, kontrolü yeniden kazanma ve sorunlarla başa çıkma becerilerini geliştirmeye yönelik harika kitaplardan derlediğim birkaç etkinlik önereceğim şimdi sizlere. Öfkeni Çiz Her aile üyesi kendisini öfkelendiren bir şey hakkında resim çizer. Çizim bittiğinde herkes çizimini açıklar. (Somutlaştırma, duyguyu bedenden dışarı çizim yoluyla çıkarma, henüz soyut işlem dönemine geçmemiş çocuk için terapidir. 6-12 yaş. )   İyi Duyguları İçine Çek Sırtüstü yere yat ve karnına pelüş  bir oyuncak koy. Nefes al ve nefes ver. Pelüş oyuncak sen nefes alıp verirken yükselip alçalıyor mu? Öyleyse doğru yapıyorsun J (Kas gevşetme ve nefes egzersizleri, vücutta öfke sırasında böbreküstü bezlerinden salınan adrenalin hormonunun azalıp sakinleşmenin başlamasına destek olur).   Kızgın Kaslar Ayaklarınla yumuşak bir şey tutmaya çalışıyormuş gibi ayak parmaklarını kıvır. Yumruklarını bir meyve türünü sıkar gibi sık. Sanki gökyüzündeki yüksek bir şeye uzanıyormuş gibi kollarını yukarı kaldır. Çeneni sert bir şey çiğnemeye çalışıyormuş gibi sık. Dizlerini bük ve sanki bir minder üzerine oturuyormuş gibi çömel. Sanki burnunda bir tür böcek varmış gibi yüzünü buruştur. Karnının üzerinde ağır bir hayvan oturuyormuş gibi karnını içeri çek.