Kognitif Terapi (KT) aynı zamanda Bilişsel Davranışçı Terapi olarak da bilinmektedir. 1960’lı yıllarda Aaron T. Beck tarafından oluşturulan ve etkililiği 2000’den fazla araştırma ile kanıtlanmış olan bir psikoterapi yaklaşımıdır. Kurucusu Aaron T. Beck tarafından zamana-duyarlı, yapılandırılmış, hasta-odaklı ve bilgi işleme dayalı psikoterapi yaklaşımı olarak tanımlanmaktadır. KT, hastaların hedefleri doğrultusunda ilerleyen, terapistin hastaya eşlik ettiği şu ana odaklanan bir terapi yaklaşımıdır. Kognitif Terapist, hastaların hedeflerine ulaşabilmeleri ve sorunlarını çözebilmeleri için kendi keşiflerine dayanan beceriler kazanmasına yardımcı olur. Terapide durumların kendisine değil kişilerin durumları nasıl algıladığına ve verdiği tepkilerdeki çarpıtmalara odaklanılır. Terapide öncelikle kişinin psikolojik rahatsızlığıyla bağlantılı olan durum, duygu, düşünce, davranış ve bedensel belirtiler belirlenir. Terapist hasta ile sürekli işbirliği halindedir. Hastaya ne yapması ya da yapmaması gerektiğini söylemez; hastanın keşfi Kognitif Terapi’nin en önemli noktasıdır. Hastanın keşifleri ve terapide çalışılanlar ev çalışmaları ile seans aralarında pekiştirilir. Terapideki kazanımların ev çalışmaları ile pekiştirilmesi hastanın terapiden sonraki hayatında kendi kendisinin terapisti olabilmesine yardımcı olur. Terapi süreci yine iş birliği içerisinde hasta ve terapistin kararı ile sonlandırılır. Kognitif Terapi, Depresyon, Anksiyete (Kaygı Bozuklukları) ve OKB (Obsesif-Kompulsif Bozukluk), Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB) ve Bipolar Bozukluğu'nun tedavisinde sıklıkla kullanılan ve en etkili olan psikoterapi yöntemlerindendir.