Farkında mısınız? Farkında mıyız? Gençlere, öğrencilere, çocuklara çalışın öğrenin çabalayın merak edin gibi onlarca ifadede onlarca telkinde bulunuyoruz. Anne babalar, öğretmneler, eğitmciler, abiler, ablalar sürekli bir nasihat sürekli çalış, çok çalış, sabret, başarırsın, yaparsın gibi onlarca ‘motivasyon’ cümlesi kuruyoruz. Biraz okuyup , dinleyip, öğrenince meselenin çalışmaktan çok merak etmek olduğunu küçük çocukların ne de meraklı olduklarını bu meraklarının köreltilmesi gerektiğini ama eğitimle sistemle bütün bu merakın yerini rutine bıraktığını ve bunun bütün öğrenmeyi ilgiyi alakayı yaratıcılığı körelttiğine işlerin ritmik bir sisteme bağlandığında yeteneği yok saydığına herkesin basmakalıp yetiştirildiğine iyi puanın tıpa, mühendisliğe ‘zorunlu’ tutulduğununa bunun baştan yanlış olduğuna dair onlaca bilgi ediniyoruz.  Okuyoruz dinliyoruz tamam da uygulamaya gelince kimsede yok. Herşey lafta herşey teoride kalıyor. Görmediğmiz yaşamadığımız deneyimlemediğimiz yaşantıyı çocuğumuza gencimize nasıl yaşatacağız işte orada tıkanıp kalıyoruz. Biliyoruz ama bilemiyoruz. Biliyoruz ama bilmezden geliveriyoruz. Ve en önemisi meselenin kendimizden geçtiğini meselenin sadece çocuklarla ilgili olduğunu zannediyoruz. Eğitim hayatı bittiyse bittik oluyoruz. İşimize öylesi geliveriyor. Kolayına kaçıyoruz.  Mesele merak değil, merak etmek merak ettirmek değil. Mesele daha da öncesi; Fark Etmek. Fark etmeden, varlığını bilmeden, görmeden merak edemem. Fark etmek fark ettirmek. Yürüdüğün yolun, yanıdaki ağacın, uçan kuşun, esen rüzgarın, yağan karın farkında mısın? Farkında olmazsan merakda edemezsin, merak da ettremezsin. Herşeyin başı fark etmek sonrası merakla beslemek. Yıldızları fark etmezsen ne olduklarını merak edebilir misin? Merak etmezsen araştırabilir misin, araştırmadan öğrenebilir misin, öğrenmeden öğretebilir misin?  Değişimi, gelşimi, rengi, kokuyu, dokuyu, sıcağı, soğuğu, iyiyi, kötüyü, tehlikeyi, öfkeyi, mutluluğu, hüznü, acıyı, neşeyi... fark etmek fark ettirmek zorundayız. Fark edilmek, fark ettirebilmek, fark yaratmak için. Farkı, fark ettiniz mi?