Evlendikten sonra sevgiye ne oluyor? Evlenip boşanmış birçok kişinin sorduğu en temel sorulardan biridir bu. Flört zamanları çok güzel geçmesine rağmen evlendikten sonra eşler arasında oluşan bir mesafeden bahsediliyor. Peki bu mesafenin oluşmasının suçlusu gerçekten sevginin azalması mı? Sevgi azalmasa bile eşlerin birbirlerinden uzaklaşması neden? Uzun yıllar evlilik danışmanlığı yapmış olan Gary Chapman'a göre sorun sevginizde değil, sevgi dillerinde.
Her insanın ana dili vardır. Doğduktan sonra bu dili öğrenerek büyürüz. Evlilik danışmanı Gary Chaoman'a göre ana dilimizin yanı sıra hepimizin sevgi dili de bulunmaktadır. Kişinin en rahat konuştuğu sevgi dili ise kendi sevgi dilidir, tıpkı ana dilinde konuşan birinin yabancı dilde konuştuğu zamandan daha rahat olması gibi. Evlendiğinizde ise kendi sevgi dilinizin yanında eşinizin sevgi dilini de öğrenmeniz gerekir, bu yabancı bir dil öğrenmek gibidir. Eşler genelde diğer tarafın kendi sevgilerini anlamadıklarından yakınırlar. Bunun sebebi eşleriyle kendi sevgi dillerini kullanarak konuşuyor olmalarıdır.
Eşinin sevgi dilini öğrenmeyip hesaba katmayarak hareket eden birinin yaptığı şey, bir mektup yazıp boş bir zarfa koymaya benzer. Zarfın üzerinde alıcıya dair bilgi olmazsa mektup hedeflenen yere ulaşamaz. Bu nedenle eşlerin birbirlerinin sevgi dillerine kanalize olması gerekmektedir, bu aralarındaki sevgi iletişimini güçlendirerek yanlış anlaşılmaların önüne geçecektir. Birbirlerine sevgilerini etkin bir şekilde ifade edebilen çiftlerin sevgi deposu dolar, bu da ileride yaşayabilecekleri sıkıntıları en az hasarla atlatabilmeleri için onlara güç verir. Gary Chapman, temelde beş adet sevgi dili tanımlamıştır. Bunlar onaylayıcı kelimeler, kaliteli zaman, hediye alma, hizmet eylemleri ve fiziksel temastır. Eşinizin sevgi diline göre hareket etmek için onun hangi sevgi dilini baskın olarak kullandığını anlamanız gerekir, aynı zamanda kendi sevgi dilinizi de anlamalısınız.
Bu sevgi dillerinden biri olan onaylayıcı kelimeler temelde sözel iltifatlardan, takdir ifadelerinden ve bunları ifade ederken sergilenen yumuşak tavırlardan oluşur. Kelimelerin sevgiyi ifade etme noktasında oldukça büyük bir önemi vardır. Bu sevgi diline sahip olan eşinize, yaptığı şeyler hakkında olumlu geri bildirimler vererek sevginizi hissettirebilirsiniz. "Bu akşamki yemek gerçekten çok lezzetliydi, ellerine sağlık." "Odayı boyadığın için teşekkür ederim, bu konuda harikasın." gibi ifadeler kullanarak eşinizle konuştuğunuzda aranızdaki atmosferin düzeldiğini ve daha iyi iletişim kurduğunuzu fark edeceksiniz. Bu dili kullanırken dikkat edilmesi gereken sözlerinizle baskı kurmamaktır. Örneğin, eşinin zayıflamasını isteyen ve bu konuda ona baskı yapan kişiler genellikle bu baskıyı "teşvik" olarak adlandırır. Bu sevgi dilini kullanırken kendi isteklerinizi eşinize zorlamamalı, eşinizin kendi becerilerini öven bir şekilde iletişim kurmalısınız. Eşinize kilo vermesi konusunda baskı yapmak yerine, eşinizin kilo verme konusundaki kendi çabalarını desteklemelisiniz. Kelime seçiminin ve ifade biçiminin oldukça önemli olduğunu unutmamalısınız.
Diğer bir sevgi dili olan kaliteli zaman ise tüm dikkatinizi ve ilginizi, belli bir süreliğine, karşınızdaki kişiye odaklamanızı gerektirir. Yan yana oturarak televizyon izlemek gibi eylemler kaliteli zaman geçirmeye örnek olamaz çünkü bu durumda dikkat televizyonda olacaktır. Kaliteli zaman için birliktelik gerekir, yalnızca fiziksel bir birliktelik değil, eşlerin birbirlerinin gözlerinin içine baktığı ve birbirleriyle ilgilenmek dışında başka bir şey yapmadıkları bir birliktelik. Bu birliktelik eşlerin birbirlerine odaklanarak düşünce ve duygularını, dostça, sakin bir ortamda dile getirmelerini ve birbirlerini dinlemelerini gerektirir. Dinleme eylemi bu sevgi dili için oldukça önemlidir, eşinizi dinlerken onu daha iyi anlamak için sorular sormanız gerekir. Bu sevgi diline sahip kişiler, mutlulukların yanında, eşleriyle acılarını ve sıkıntılarını da paylaşmak ve sadece dinlenmek, anlaşılmak isterler. Böyle bir durumda eşinize yaşadığı sıkıntıdan kurtulabilmesi için tavsiye vermeniz yararlı olmayacaktır. Eşinizin istediği şey aslında sadece sizin onu dinlemeniz olduğu için tavsiyelerinizi uygulamayacak ve bu durum da sizi rahatsız edecektir. Bundan kaçınmak için sevgi dili kaliteli zaman olan eşinizin neye ihtiyacı olduğunu biliyor olmanız gerekir. Dinlemenin yanında kendinizi nasıl ifade edeceğinizi de öğrenmeli ve kendinizden de bir şeyler paylaşmalısınız. Her iki eşin de hoşlanacağı aktiviteler yaparak birlikte vakit geçirebilir ve sevgi dili kaliteli zaman olan eşinizi mutlu ederek sevgi deposunun dolmasını sağlayabilirsiniz.
Hediye alma sevgi diline sahip olan birisi için kendisine verilen hediyeler oldukça önemlidir, sevginin somut bir göstergesidir. Bu kişiler eşleri kendilerine hediye verdiğinde "Beni düşünmüş" diye düşünerek mutlu olurlar ve bu onların sevgi deposunu doldurur. Evlenirken kendisine verilen yüzük, yol kenarından koparılmış çiçeklerden oluşan bir buket, el yapımı bir hediye, satın alınan bir hediye- her tür hediye bu kişiler için sevginin ifadesidir. Hediye alma aynı zamanda en kolay öğrenilen sevgi dillerinden biridir yani eşinizin sevgi dili hediye alma ise buna kolaylıkla adapte olabilirsiniz. Ona daha önce hediye almamışsanız veya ne alacağınıza dair fikriniz yoksa eşinizin başka yerlerden gelen hediyelere nasıl tepki verdiğine bakabilir ve ulaştığınız sonuçlar doğrultusunda hediyeler vererek ona sevginizi ifade edebilirsiniz. Bunun yanında hediye alma sevgi diline sahip olan eşinizin zor zamanlarında, örneğin doğumdan sonra veya bir yakınının cenazesinde, fiziksel olarak eşinizin yanında bulunarak ona kendinizi de hediye olarak sunabilirsiniz. Bu durumlarda eşinizin en çok önemsediği durum yanında duruyor olmanız olacaktır.
Bir diğer sevgi dili de hizmet eylemleridir. Bu sevgi dili birlikte olduğunuz kişinin hoşuna giden eylemleri yapmayı içerir. Bunlar yemek pişirmek, bulaşıkları yıkamak, sofrayı kurmak, evi süpürmek, bebeğin bezini değiştirmek, arabayı yıkamak gibi eylemleri içerebilir. Bu eylemler düşünce, planlama, zaman, enerji ve çaba ister. Bu sevgi dilinin önemli noktalarından biri bu eylemleri zorla değil, isteyerek yapmaktır. Eşini mutlu etmek ve onun sevgi deposunu doldurmak için yapılan eylemler bu kapsama girmektedir. Eşine cansız bir eşya, bir paspas gibi davranmak sevgi olasılığını sıfıra düşürür. Eşine karşı "İyi bir eş olsaydın bunları zaten yapardın." gibi cümleler kurarak onu suçluluk duymaya yönlendirmek ve bu duygusundan faydalanarak onu kullanmak kesinlikle hizmet eylemlerinin kapsamına girmez. Bu sevgi dilinde asıl önemli olan şey eşine sevgisini göstermek için onun sevdiği şeyleri zorlanma hissetmeden yapmaktır.
Son olarak fiziksel temas el ele tutuşmak, öpüşmek, sarılmak, cinsel ilişkiye girmek gibi etkileşimlerden oluşan bir sevgi dilidir. Bu sevgi diline sahip olan kişiler fiziksel temas olmadan sevildiklerini hissedemezler. Bunun yanında, onları mutlu eden ve sevgi depolarını dolduran fiziksel temaslar sizinkinden farklı olabilir. Bu yüzden fiziksel temas eylemlerine geçmeden önce eşinizin nasıl dokunulmaktan hoşlandığını ve hoşlanmadığını öğrenmeniz gerekir. Bu temaslar sizin değil, sevgi dili fiziksel temas olan eşinizin istediği şekilde ve zamanda olmalıdır. Eşinizi zorlamak sevginin tam tersine yol açabilir. Bu sevgi diline sahip insanlar açık (cinsel ilişki, masajlar gibi) veya kapalı (elini koluna koymak, televizyon izlerken yakın oturmak gibi) dokunuşları tercih edebilirler. Sokakta el ele tutşarak yürümek, yan yana otururken temas halinde olmak, eşiniz dışarıdan geldikten sonra onu sarılarak karşılamak, eşiniz rahatsız olmadığı sürece ona masaj yapmak gibi eylemler sevgi dili fiziksel temas olan eşinize onu sevdiğinizi hissettirecektir.
Özetle, evlilik içerisinde eş ilişkisi flört dönemine kıyasla farklıdır. Kişiler evlendikten sonra eşlerinin eskisi gibi olmadıklarından yakınabilmektedirler. Bu durum eşlerin birbirlerinin sevgi dillerini anlamıyor olmasından kaynaklanıyor olabilir. Sevgi dili kaliteli zaman olan eşinizle hediye alma sevgi dilini kullanarak iletişime geçmeye çalıştığınızda, eşinizin sizin yaptığınız şeylere (bu durumda hediyelerinize) istediğiniz gibi tepki vermiyor olduğunu görürsünüz çünkü eşinizin ihtiyacı olan şey bambaşkadır. Dolayısıyla eşinizden istediğiniz tepkiyi alamadığınızda da olumsuz duygular yaşarsınız. Ve siz çaba gösteriyor olduğunuz halde eşiniz sizin kendisini ihmal ettiğini düşünmeye devam eder çünkü farklı dillerde iletişim kurmaya çalışıyorsunuzdur. Eşler arasındaki sevgi bağlarını güçlendirmek ve sevgi depolarını doldurmak, onların birbirlerinin sevgi dillerini önce anlaması sonra da bu dili öğrenip konuşmaya başlaması ile gerçekleşir.